Ey azizan!

Bu havadisi size duyurmazsam rahat edemem. Hatırlarsanız, T. Yazarlar Birliği Şehr-i Maraş Şubesi, mânevî adıyla Fikir ve Gönül Dükkânı dostlarımın arasında Somalili Mahmut nam, asıl adıyla Muhammet Mahmut Şıh Ali diye güzel bir dost vardı.

“Nerelisin” diye sorduklarında vecd ve imanla “Anadolu’nun Somali kasabasındanım…”  diyen, Cenab-ı Hakk’ın, simsiyah teninden nur yaydığı, aydınlık saçtığı güzel Mahmut’tan bahsettiğimi anlamanız lâzım.

Ümmetin bir beldesi olan Somali’den gelerek şehr-i Maraş’ta yüksek tahsil yapıp, sonra İstanbul’a yüksek lisans için giden ve her işinde idealist, yâni tam bir Müslüman nümunesi olan Mahmut’dan bir haber aldım ki çok sevindim.

Mahmut, İstanbul’da burs aldığı Hüdayi Vakfı’nı araya koyarak, Somali’nin iki şehrinde üç kuyu açılması faaliyetine vesile olmuş. Hakikati Allah bilir ki bunun sevabı vakıfla birlikte Somalili Mahmut’a da yazılacaktır.

Diğer bir havadis: Bu ecrinin gününü görmesi nasip olmuş ki, aynı vakfın imkânlarıyla mübarek Ramazan’ın son haftasında Mahmut umre yapacak, inşallah.

Daha Maraş’tayken içime doğmuştu Mahmut’un millet ve ümmetine hayırlı işlerde bulunacak bir münevver olacağı… Ümmeti ve milleti tastamam Mahmut’un sîmasında görüyorum, demem, onun ferasetli hâl ve fikir sahibi oluşundandı…

Dost meclislerinde ve beraber bulunduğumuz her toplulukta “Somalili Mahmut, milletin ve ümmetin nümunesi…” diye tanıtırdım. Onun hem ehl-i tarik, hem dâvası olan hizmet adamı olacağını söylüyordu kalbim.

Allah bilir ve yardım eder ki, Mahmut, Somali’nin yakın geleceğinde münevver, idareci, mülkiyeci, daha ilerisi Türkiye Somali arasında bir hariciyeci, yâni hem derviş, hem devlet adamı olacak inşallah.

Ey güzel Mahmut! Yüreğimize kazıdığın dostluğunu, Bilâl-i Habeşi Hz.lerini hatırlatan simsiyah nurlu çehren ve sesinle okuduğun Kur’an tilavetlerini, milletdaşlığını, Osmanlı medeniyet ruhunun mirasçısı istikâmetindeki Türkiye ve Türk hayranlığını, nüktelerini ahrete unutmayacağım.

--------------------------------

DOSTLAR KÜLTÜR FÜTUHATINDA…

Bu yıl Erzurum’da yapılan Türkiye Yazarlar Birliği 9. Şubeler Buluşması’na Kahramanmaraş Yazarlar Birliği Şubesini temsil etmek üzere giden Mehmet Yaşar ve Mehmet Raşit Küçükkürtül dostlarımız tarih ve kültür şehri Erzurum’dan eminin çok derin ve anlamlı hatıralarla dönecekler inşallah. Bu iki hatip dostun anlattıklarını, her satır için telif ödeyerek dinleyeceğim.

Şube Başkanı öğrt. gör. İsmail Göktürk ise, “Mostar Gençlik Söyleşileri” çerçevesinde “Kültür Söyleşileri” adıyla yapılan “Medeniyetin İnşası İçin İnsanın İhyası” konulu, bu baharın ilk konferansını Kayseri’de gerçekleştirdi ve geldi. Görelim, Cuma Kapısı’nda neler anlatacak neler…

FİKİR DÜKKÂNININ KAPICISI GELDİ VE GURBETE GİTTİ

Fikir Dükkânının, diğer adıyla Cuma Kapısı’nın kapıcısı (Dergâh- ı Âli Çavuşu), yâni eski mes’ul müdürü fedakâr ve hasbî dost Hacı Ahmet Eralp memuriyet gurbetinden gelip, gün batımından seher vaktine kadar dostlarıyla hemhâl oldu, türküler dinledi, gurbet hâtıralarını anlattı. Hâsılı, dostlarının gönlüne hüzün bıraktı gitti.