Kahramanmaraş'ın sembolü: Maraş Aslanı'nın anlamı ve yeri
Maraş Aslanı heykeli, Gurgum Krallarının soy ağacını anlatan hiyeroglif yazılarla dikkat çekiyor. Kahramanmaraş'ın sembolü, tarihin derinliklerinden günümüze ulaşıyor.
Maraş Aslanı olarak bilinen heykel, III. Halpuruntaş dönemine (MÖ 810-783) ait olup üzerindeki hiyeroglif yazıtlar, Gurgum Krallarının soy ağacını belirlemesi bakımından büyük öneme sahiptir.
Geç Hitit Krallıklarının başkentlerinde, özellikle kapı girişlerinin her iki tarafına bu tarz aslan heykelleri yerleştirilirdi. Maraş örneği, daha küçük boyutta olmasına rağmen, Aslan heykelinin özellikle sırt kısmının ve duvara bitişik sağ yanının düz olması nedeniyle Maraş kentinin kapı girişlerinde kullanılmış olma olasılığı yüksektir.
Başlangıçta Kahramanmaraş Kalesi'nde bulunan Maraş Aslanı, 1886 yılından itibaren İstanbul Arkeoloji Müzesi-Eski Şark Eserleri Müzesi'nde sergilenmekteydi. Ancak, 2012 yılı Ekim ayında Bakanlık Makamı tarafından onaylanan bir kararla, 30 Ağustos 2013 tarihinde Kahramanmaraş Müzesi'nde sergilenmek üzere Kahramanmaraş'a getirilmiştir.
Heykel üzerinde yer alan hiyeroglif yazıtın çevirisi şu şekildedir:
“Ben prens Halparuntaş,
Gurgum şehrinin kralı,
Vali Layamaş’ın ilk oğlu,
Kahraman Halparuntaş’ın torunu,
Cesur Muvataliş’in torun çocuğu,
Prens Halparuntaş’ın torununun torunu,
Kutsanmış Muaviş’in torununun torun çocuğu,
Büyük Layamaş’ın torununun torununun torunu,
Vali Layamaş’ın soyundan,
Tanrılar tarafından sevilen,
Halkın tanıdığı, uzak ülkelerde bilinen,
Yüce ve lütufkâr kral beni ve atalarımı seven tanrılar,
Beni babamın tahtına oturttular,
Harap olmuş yerleri tekrar ayağa kaldırdım,
Tarhunzaş ve Ea’nın izniyle bu şehirleri ihya ettim…”
KAYNAK: Maraştanhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.