HABER: ABDULLAH YILDIZ

Kağıt kaplamanın boyaya göre hem dayanıklı hemde sağlıklı olduğunu söyleyen Ali ustaya göre kaliteli işçilikle bir eve uygulanan kağıt kaplamanın ömrü 20 yıl.

Boyanın duvar kağıdı ile farkını vatandaşlara anlatan Ali Uyalım 10 yıllık tecrübesi ve deneyimli kadrosuyla Kahramanmaraş’ta tek. Tecrübeli usta şu ifadeleri kullandı:

“Duvar kağıdınız pvc yüzey ise 10 yıl boyunca olduğu gibi kalır. Dejenere olma süreci 10. Yıldan sonra başlar. Tabi vurma, çatma, yırtılma olmayacak. Bu tür darbelere dayanıklı kağıtlarda var. Mesela Piazza AVM’de kullanılan kaplamalar darbeye dayanıklı fakat Amerikan malı ve çok pahalı. Yani o ürün bir eve uygulansa 50 yıldan fazla dayanır.

Piyasada en çok bulunan ve tutulan ürün evlere uygulandığında 20 yıl boya cila derdi olmaksızın kullanım ömrü sunar. O yüzden biz müşterilerimize her zaman için sade ve şık bir dekor seçmelerini detaylı çalışmalardan kaçınmalarını tavsiye ediyoruz.

Vatandaşlarımız öncelikle duvar kağıdı seçeceklerse bize gelsinler ve danışsınlar. Çünkü her eve her duvara kağıt olmaz. Yağlı macunun üstüne kağıt olmaz, yağlı boyanın üstüne olmaz, sedef boyanın üstüne olmaz, eğer boyacı boya yaparken alçı astarı kullanmamış ise o boyanın üstüne de olmaz çünkü kağıt boyayı duvardan kaldırır.  Biz duvarı inceledikten sonra eğer kağıta uygunsa fotoğraflarını çekip uygun dekoratif örnekleri kendilerine sunuyoruz. Çünkü tüm örnekleri sunsak ki yüz binlerce örnek var müşteri seçemez. Eğer duvar uygun değilse duvarı uygun hale getirmenin çeşitli yöntemleri var. Geçiş astarı kullanıyoruz. Eğer mümkün değilse boyayı kazıyoruz. Yüzey tamiratı yapıp kağıdı öyle vuruyoruz.”

Duvar kaplamanın avantajlarını anlatarak cümlelerine devam eden Ali usta pratikte inanılmaz kolaylıklar sağlayan bu yeniliği şu sözlerle anlattı:

“Bu iş biraz ekonomik özgürlük biraz ihtiyaç biraz da evin ihtiyacı. Şimdi yeni bir ev düşünelim herşey çok güzel, parkesinden mobilyalarına kadar. Bu eve boya olmaz. Bu eve hoş bir duvar kağıdı lazımdır. Yaptığımız iş görsel olarak insandaki güzellik ihtiyacını karşılıyor.

Tabi uygulamada ki kolaylıklarda işin bir başka yönü. Boya için evinizi bir hafta boşaltmalısınız ki bana sorarsanız bunun süresi 15 gündür. Ki yeni bir eve boyacı çağırırsan evi kirletirsin. Kapıya bulaştırır yere döker. Kağıt ise montaj malzemesidir. Kapının dibinden başlanır ve duvara yapıştırılır. Ev kirlenmez. Ayrıca boyanan bir evin içinde eşya olması da son derece yanlıştır çünkü boya eve telvent yayar ve her eşya için geçerli olmak üzere özellikle mobilyalar bu kimyasalı çeker. Siz evi boşaltsanız dahi mobilyaları kullanırken o kimyasal teninize temas eder. Ama kağıdı ben bugün yaparım sen akşamına gelip kullanabilirsin. Zaten vatandaşların bu ürünü tercih etmesinde ki sebepte budur. Yani ilk olarak evdeki eşyaya kesinlikle zarar vermiyor. Kapıya bulaşmıyor yere dökülmüyor. Evde bir inşaat havası olmuyor.”

DUVAR KAĞIDI BOYANIN YANINDA SON DERECE MASUM KALIR

Duvar kağıdının farklılıklarına ilaveten ‘sağlığa zarar’ anlayışına da karşı çıkan tecrübeli isim boyanın yanında kaplamanın son derece masum kalacağını iddia etti. Ali Uyalım şöyle konuştu:

“Piyasada ki bir diğer yanlış algıda duvar kağıdının zararlı olduğu zannedilmesi. Duvar kağıdı yanmış birinci sınıf plastikten yapılır ama silikonlu boya saf işlenmemiş telventtir. Ayrıca evlerde kullandığımız parke duvar kağıdında kullanılan hammaddenin aynısıdır. Nitekim parkenin üzerinde yürürüz koşarız otururuz yani sürekli temas halindeyizdir ancak duvara sürtünmeyiz. Yani duvar kağıdıyla temas son derece azdır. Ayrıca parkeden dolayı vücudumuz söz konusu maddeye karşı bağışıklık kazanır. Oluşan bu bağışıklıktan dolayı vücut duvar kağıdına herhangi bir reaksiyon vermez. Bilimsel olarak kanıtlandı. En zararlı madde boyadır.

Duvar kağıdının adı dilimizde bu şekilde kalmıştır. Duvar kağıdının içinde bir gram kağıt yoktur. Üstü PVC tabanı elyaftır. Bunlar duvar kaplamasıdır. Şuan piyasada ki ürünlerin yüzde 90’ı duvar kağıdı değil duvar kaplamasıdır.”

EN İYİ REKLAM KALİTELİ İŞTİR

Sektörde ki firmaları da değerlendiren Ali Uyalım hiçbir denetimin olmadığı bu sektörde esnafı insaflı olmaya çağırdı. Vatandaşları uçuk fiyatlara karşı uyardı. Uyalım şöyle konuştu:

“Esnafımızın fiyatı vatandaşa göre ayarlaması lazım. Biraz vicdanlı olmalılar. Bizim burada 250 liraya vermiş olduğumuz ürünü piyasa da 500 liraya bulabilirsiniz. Bizim fiyatlarımıza ve hizmet kalitemize standart getirecek oda, dernek, birlik gibi kuruluşlarımız yok. O yüzden esnafımız kar marjını halkın gelir seviyesine göre belirlemeli. Ben burada çalışanlarıma maaş usulü değil de yaptıkları işe karşılık ücret ödüyorum bu sayede herkes daha çok kazanıyor. Yani sürüm mantığıyla çalışıyoruz ki bu da ‘az kar çok iş’ mantığı demektir. Bu sayede hem kamuoyuna hizmet etmiş oluyoruz hem çevremiz genişliyor. Hem de insanlar bizi tanıyor.

Bir diğer konu da batıdan gelen ustalar bizleri bir şeyden anlamaz sanıyorlar oysa onların yaptıkları işi benim en tecrübesiz ustam yapar. Yaptığımız iş İstanbul kalitesinde. Bize oradan gelen burnu havada ustalar mimarlar nasıl yaptığımızı sorup öğrenmek istiyorlar. Bu şehirde önceleri ustalar duvar kağıdı kesmeyi bile bilmiyorlardı biz öğrettik. Yaptığımız işlerde kağıt iade garantisi veriyoruz. İşçilik ve fiyat garantisi de veriyoruz.”

Sektörü geçmişten buyana değerlendiren Ali Uyalım yerli üreticiye yapılan teşvikler neticesinde yerli üretime dikkat çekti:

“7 yıl kadar önce işe ilk başladığımız da dolar 1.80’di. ürünler tamamen ithaldi. Kar marjı yüksekti. Sonra devlet kilo başı 5 dolar vergi koydu. Ki her topta 8 kilo olduğunu düşünürsek 40 dolar vergi geldi. Ürünleri satamadık bir dönem fakat aynı dönem bir şeyi gördük ki devlet yerli üretime destek vererek 15 tane kağıt ve duvar kaplama fabrikası açtırdı. Şimdi ithalden çok daha kaliteli yerli ürünleri ucuz bir fiyata halka sunuyoruz. Devletimiz o zamandan bugünü görmüş. Şuan ki doların bu fiyatı bizi etkilemedi. İthal ürün isteyene veririz. Rulosu 800 liraya. Ancak açık açık söylüyoruz ki yerli firmaların ürünleri aynı kaliteli fakat 300 lira. Hatta çoğu ürün ithalden daha kaliteli çünkü kaliteli malzemeyi yabancı firmalar kendi ülkelerinde satıyorlar.

Üretici firmanın garantileri  şunlardır: silinirken kağıdın yüzeyi deforme olursa, kuruduğunda arası açarsa, kağıt solarsa garanti kapsamına girer.

Garantiye girmeyen durumlar ise şunlardır; siz vurup kağıdı yırtarsanız, kağıt kalktığında altında boya sıva yada cila varsa, arkadan su alırsa garantiye girmez.”