Kahramanmaraş'tan Radyo Gönül ve  Radyo Sultan, Malatya dan Radyo Selam, Gaziantep den Radyo Şafak ve Adana dan Radyo Barış olarak ortak yayın düzenlediği Gönül Fm stüdyolarından gerçekleşen program da Nuri Yıldız ve Şeref Dere’nin sorularına Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal cevap verdi. 
Mahir Ünal’ın konuşmalarından satır başları şöyle;
Kahramanmaraş’ın öncelikle çok ciddi bir tanıtımı gerekiyor. Öncelikle Kahramanmaraş’ın hale Akdeniz Bölgesi şehri değil de Güney Doğu bölgesinin ili zannediyorlar. Kahramanmaraş’ımız Kültür ve Medeniyet şehri, bir düşünce fikir şehri, şiirin başkenti ve Dulkadiroğlu Beyliğinin başkenti. 5 tane, saraya gelin vermiş aynı zamanda Yavuz Sultan Selim’in dayısı aynı zamanda Dulkadiroğlu Beyidir. Biz ne yaptık, biz programlara gitmeyeceğiz, birçok televizyonu şehrimize çağırdık. Program yaptık. Şehrimizi tanıttık. En sonda Trt Haber de programımız Kocabaş konağında yaptık. Amacımız Kahramanmaraş’ı tanıtmak. 
Şehrimizde 17 bin oyla bir milletvekili kaybettik. 1800 oyla, 400-450 oyla birçok ilde milletvekili kaybettik. Türkiye genelinde 1.5 milyon geçersiz oy var. Bununla ilgili iki temel çalışma yaptık. Müşahitlerle bir araya gelerek geçersiz oyların kriterlerinin bilgilendirilmesini yaptık. Şu anda şehrimizde sandıkları, her sandığı 2 kişiye zimmetledik. Sandık Yönetim kuralları dediğimiz yöntemle bu sorunları çözmeye çalışıyoruz ve başarılıyız. 7 Haziran da yeni bir seçimden çıktık. Sandık kurulu üyesi, müşahit ve okul görevlisi olarak çalışmalarımızla yeni seçime hazırız. 
Güney Doğu Seçim ve sandık güvenliği konusunda hiçbir tehdide ve sorun yaşamadan gelip oy kullanmasını sağlamaya çalışıyoruz. Bir köye terör örgütü tarafından, o köyde ki insanlar oylarını götürüp HDP ye verecektir. Biz bu konuda da ciddi önlemler aldık. Çözüm sürecine dönük istismar, sabotajlar çok artmıştı 7 Hazirandan sonra silahla müdahaleye dönüşmesi,  bu süreçte daha açık ve net kamu düzenin sağlanmasında Devlet kendi kararlığını ortaya koydu. Kimse çözüm süreci var diye kamu düzenini bozamaz. O dönemde birileri ısrarla sabote etti. Bu seçimde hiç kimsenin istismarına ve sabotajına izin vermeyeceğiz. Daha önce izin verdiğimiz anlamına gelmiyor. Dediğim gibi bazı illerde mülki ve idari amirler kendilerine verilen talimatın hassasiyetle uygulanması konusunda belli zaaflar göstermiş olabilirler. Bu defa asla hiçbir şekilde, Yüksek Seçim Kurulunun seçim güvenliğe sağlanmasına dönük aleyhinde girişim bulunmasında asla izin verilmeyecektir. 
Fuat Avni bir havuz hesap, Fuat Avni diye bir şahıs yok. Ve tamamen algı operasyonları için oluşturulmuş, Devletin tüm kılcal damarlarına kadar sızmış haşhaşi ve paralelcilerin bir takım bilgi kanarlından aldığı bilgileri deşifre eden bir fake hesaptı. Tamamen bir kara propaganda ve yalan haberi üreten bir hesaba dönüştü. Tabi bu hesabın Pensilvanya daki zatın algısı ilgisi ve talepleri doğrultusunda yönetildiğini biliyoruz. Biz iki yıldan beri bunlarla mücadele ediyoruz. Bunlar hala gazetelerinde, televizyonlarında, okullarında, iş yerlerinde iftiralarına yalanlarına ihanetlerine devam ediyorlar. Burada bunlarla yapılan mücadeleyi zorlaştıran şey ise siyasi partiler. Yani CHP-MHP-HDP nin bunlarla kurdu gizli ve açık işbirliği. Bunların kara propaganda argümanlarını bu siyasi partiler alıyorlar ve kullanıyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu ne yaptı bunların yaptığını aldı meclis çatısı altında hukuka aykırı olarak kullandı. Milli ve yerli olmak adına, bizim siyasi düşüncemiz farklı olabilir. Milli ve yerli olmak adına neyi kastediyorum; değerlerimiz ortak tır. Bayrak gibi Vatan gibi Devlet gibi, çünkü aynı Devletin ana yasasına uymak durumundasınız.. Diğer siyasi partiler bir sorumluluk üstlenmedikleri gibi, bu yıkıcı faaliyetlere zemin oluşturuyorlar. Daha da acısı 2013 Bu ülkenin bütün sırlarını yurt dışına çıkarttılar. İstihbarat elemanları deşifre ettiler, ve onların bir kısmının infaz edilmelerini sağladılar. Bu günde hiçbir şey olmamış gibi faaliyetlerine devam ediyorlar. Kahramanmaraş ta da faaliyetlerine çok rahat bir şekilde devam ediyorlar. Biz bunların kökünü kazıyana kadar bunlarla mücadele etmeye devam edeceğiz. 
Sayın Cumhurbaşkanımız da söyledi; ‘’Bunların tabanı ibadet, ortası ticaret, tepesi ihanet.’’
 Hala bunca ihanete rağmen aşağı tabanda inananlar varsa bunların ihanetlerini görmeniz için başka ne yapmaları gerekiyor. Bunlar devletin içerisinde her türlü ihaneti gerçekleştirdi. Kardeşlerimiz daha ne zamana bunların ihanetini anlamış olacak. Yani bir savcı, bir hakim, bir emniyet mensubu kendi amirinden talimat almayıp kendi abisinden, o Pensilvanya dan nasıl talimat alır. O zaman devlet dediğimiz yapı bunlara teslim edelim. Devlet değil de, Pensilvanya talimat versin.  
Milletin Terazisi şaşmaz. Biz buna saygı duyarız. 7 Haziran seçimlerinde milletimizin tercihi bu yönde olunca biz buna karşı duymayız. Biz kendi eksikliğimize bakarız. 13 yılsonunda diğer partilere de sorumluluk vermek istedi. Muhalefet olmayı unuttular, düşman oldular. Yaptıkları siyasetin, devlete zararını da düşünmeden ak parti ye zarar verelim de devlet ne hale gelirse gelsin dediler. Aslında millet bu 7 Haziran seçimlerinde millet size de sorumluluk veriyorum, sizden şu işin ucundan tutun dedi. 13 yıl sonra bakalım sizde işin ucundan tutabiliyor musunuz dedi halk. Seçmenin siyasi partileri sorumluluk testine tabi tutmasıydı. Bunlar siyaseti evcilik oynamak zannettiler. Bir birine başkanlık hediye etti. Biri ben muhalefet edeceğim dedi. 
CHP bize dedi ki 13 yıl boyunca yaptıklarınızı inkâr edin. Bunların yanlış olduğunu söyleyin. Bizimle onarım ve restorasyon hükümeti kurun. Sizin zaten dış politikanız yanlıştı, eğitim alanında zaten küllemen yanlıştı dediler. Bunları kabul edin sizinle koalisyon hükümeti kuralım dediler. Bizde öyle bir şey olmaz dedik. 
Sayın Devlet Bahçeli, partiyi milli ve yerli unsurlardan temizledi. MHP nin içerisinde yerli ve milli unsurlar kalmadığı gibi MHP adeta Hayır partisi haline dönüştü. Hayır-olmaz-hayır-olmaz niye? 
Tuğrul Türkeş çok güzel bir şey söyledi. Benim Babam 3 milletvekili ile partiyi iktidar etti. Bir başkan yardımcılığı iki bakanlık aldı. Devlet bahçeli ise 80 milletvekili ile partiyi rezil etti. İktidar ortağı olmadı. Bir siyasi partinin iktidar olmak gibi bir kaygısı yoksa gitsin dernek kursun. 
Biz yenilenmiş olarak seçmenimiz karşısına çıktık. Seçim beyannamemizle ortaya çıktık. Seçim beyannamemize gelince, biz vaatlerimizi zaten yapardık. Ama ne oldu diğer partiler tarafından açık arttırmaya çıktı. Biz iktidara geldiğimizde asgari ücret 184 tl idi, kaça tekabül ediyordu 100 dolara, biz 2014 yılı sonunda2015 yılı için 1020 tl çıkarttık. Yani 350 dolara çıkartmışız. Yani dolar bazında da %300 artış yapmışız. 
MHP nin %14 oyu var doldur boşalt vaatler, iktidar olmak kaygısı yok. CHP yine aynı doldur boşalt vaatler aynı. İktidar olma kaygısı olmayanın vaatleri açık arttırmaya çıkarttı. 
Bizim seçim beyannamemiz ortada ve hepsi tutarlı ve yapacağız. 
Mesele Ak Parti ya da seçim beyannamesi değil, mesele Memleket meselesi. Sandığa gittiğimiz de nasıl bir Ülke de yaşamak istediğimizin kararını veriyoruz. 
Seçeneklere bakalım; diğer partiler de Türkiye yi yönetecek bilgi, tecrübe yok. 
SGK, Kemal Kılıçdaroglu’na teslim edildiğinde kar eden bir kurumdu. Ve Kılıçdaroğlu SGK yı batırdı. Ve Kemal Kılıçdaroğlu kendi Rahşan affıyla kendini kurtarabildi. Biz Kelam Kılıçdaroğlu 4 yıl değil 4 dakika dahi teslim etmemeliyiz. Bu millet CHP yi iktidar yapmaz, Kemal Kılıçdaroğlu’na da bu ülkeyi emanet etmez.