Başbakan Yıldırım gelecek 10 yılda 100 milyar liralık alt yapı yatırımı yapacaklarını, Varlık Fonu için de kısa, orta, uzun vadeli stratejik planlar hazırladıklarını açıkladı
Başbakan Binali Yıldırım, kamunun elindeki varlıkları çok daha iyi şekilde yönetmek ve oradan oluşturulan ilave kaynaklarla açığı kapatmak istediklerini ifade ederek, 10 yılda 100 milyar liralık yatırım yapacaklarını açıkladı. Yıldırım, Bloomberg News’te ekonomi gündemine ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
“Alt yapı yatırımlarını hızlandıracağız. Türkiye bu yıl ve gelecek yıllarda artık demiryollarına çok büyük yatırım yapacak. Yani gelecek 10 yıl içerisinde 100 milyar TL civarında yatırım yapacağız. Yatırımcılar şunu düşünmeli; hesabını bilmeyen kasap elinde kalır masat. Dolayısıyla hesap bilmeyen devlet ortada kalır. Siz hesabınızı iyi yapamazsanız, başkası gelip sizin adınıza niye gelip yatırım yapsın?
Kredi Garanti Fonu’nu 250 milyar TL’ye kadar belirlemiştik. Firmalarımızın taahhütlerine, borç yüklerine baktığımız zaman ilave bir imkân sağlama ihtiyacı gözükmüyor. O yüzden de çok acil olarak böyle bir düzeltme yoluna gitmeyeceğiz. Şu anda 157 milyar kullanılmış, daha 100 milyara yakın bir kaynağımız, potansiyelimiz var.
Varlık Fonu planı
Varlık Fonu’nun bir kısa, orta, uzun vadeli stratejik plan çalışması var. Bir tane ön çalışmayı tamamlayıp getirdiler. Şimdi onu arkadaşlarımız inceliyorlar. Ona göre bu planın hayata geçirilmesine olur vereceğiz. Varlık Fonu’nun amacı Türkiye’nin özellikle kaynak ihtiyacı duyduğu, uzun vadeli dönüşü olan projelere destek vermek. Yani bütçeye yüklenmeden, maliyeti daha makul projelere destek vermek. Kamunun elindeki varlıkları çok daha iyi şekilde yönetmek ve oradan oluşturulan ilave kaynaklarla açığı kapatmak.
Varlık Fonu bir anlamda Türkiye’nin yatırımla ilgili konular öncelikli olmak üzere finansal işlemlerde faiz yükünü azaltmaya yönelik, ülkeye katma değer sağlayacak her türlü fırsat sağlayan işlemlere girmesini öngören bir yapı. Geçmişte kaynak kullanılarak yapılmış projeler var. Onların maliyetlerini düşürücü bir destek de verebilir. Böylece o bankaların elindeki kaynaklar yeni projelere aktarılır. Bu da ciddi bir imkân.
Tabii ki sıradan rastgele alanlara yatırım yapmayacak, stratejik yatırım, stratejik yatırım demek ülkeyi daha yukarılara taşıyacak ve bir mukayesede üstünlük sağlayacak yatırımlardır. Üç tane ülkenin varlık fonlarıyla işbirliği iyi niyet anlaşması var. Ama onun dışında çalıştıkları projeler de var. Ama projeleri henüz sonuçlanmadığı için altyapı projelerinin finansmanı var. Varlık fonunun amacı yapılan projelere mali imkanlarla dış kaynak kullanılarak yapılan projelerin maliyetini düşürecek bir araç sağlamak. Yani yeni bir finansman modeliyle maliyeti düşürmek.”
Yükler azalacak
“Geçtiğimiz 6 - 7 ayı düşünün, Merkez Bankası’nın kararlarının alınmasında tereddüt oldu mu? Merkez Bankası kendi kararlarını aldı ve uyguladı ama biz ayrıca dövizle borçlanan yatırımcılarımızı korumak adına tedbirler aldık.
Merkez Bankası’nın tedbirlerini yeterli görmedik. Bunu da başardığımızı düşünüyorum. Merkez Bankası mutlaka kendi yetkisi içerisindeki her türlü kararı alır. Buradaki yanlış anlaşılma şudur; biz diyoruz ki yüksek faiz, yüksek enflasyon anlamına gelir. Dolayısıyla yüksek faizle yatırım yapamazsınız.
Türkiye yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen, dünya ekonomisine göre 2016 yılında da dünyanın ortalama ekonomik büyümesi 2.2, Türkiye 2.9 ile kapattı. 2017’de büyümede biz yüzde 4.4 hedef koymuştuk, buna yaklaşacağımızı düşünüyorum. Ayrıca doğrudan yabancı yatırımcıların daha fazla Türkiye’ye geleceğini düşünüyorum.
İstihdam üzerindeki yükleri azaltacağız. Çalışma hayatının düzenlenmesi konusunda da tabii ki atacağımız adımlar var. Burada ölçü şu olacak; ne çalışan mağdur olacak ne de çalıştıran tüm yüklerden olumsuz etkilenecek.”