Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak sığındıkları Türkiye'de acılarını bir tarafı bırakıp umutla geleceğe bakan Suriyeli anneler, kendilerine kucak açan topraklarda 200 bin 200 bebek dünyaya getirdi.
Suriye'de 2011'de başlayan çatışmalar nedeniyle binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarca kişi de komşu ülkelere sığınmak zorunda kaldı. Geçmişte birçok medeniyete ev sahipliği yapan Suriye toprakları bugün acı ve gözyaşının merkezi durumunda.
Yetim çocuklar, eşini kaybetmiş kadınlar veya evladından haber alamayan annelerin anlattığı hüzünlü hikayeler ise Suriye'deki yürek burkan dramı gözler önüne seriyor. Yaşanan bu drama sessiz kalmayan Türkiye ise açık kapı politikası uygulayarak, savaşın mağdurlarına kucak açtı. İç savaştan kaçan Suriyelilerin Türkiye'ye sığınmasıyla Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) devreye girdi.
Yaklaşık 3 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkede, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Adana, Mardin ve Malatya'daki 24 çadır ve konteyner kentte 246 bin 231 Suriyeli barınıyor.
Savaşın en derin etkilerini hisseden, eşini, aile fertlerini, çocuklarını kaybeden Suriyeli anneler, çadır ve konteyner kentlerde hayata tutunmaya çalışıyor. Yaşadıkları acıları yüreklerine gömen bazı Suriyeli anneler de Türkiye'de doğan çocuklarıyla hayatlarında yeni bir sayfa açtı. Yaklaşık 105 bin anne, Türkiye'de 2001'den bu yana 200 bin 200 çocuk dünyaya getirdi.
Suriye anneler, Türkiye'de çocuklarını güvenli ve bilinçli bir şekilde geleceğe hazırlıyor olmanın mutluluğunu yaşıyor.
İdlib'ten 5 yıl önce gelen Lura Zeytun, Türkiye'nin kendisi için yeni bir umut ve gelecek olduğunu söyledi.
Savaştan kaçarak ailesiyle Kahramanmaraş'a yerleştiğini, burada evlenerek bir erkek çocuğu sahibi olduğunu dile getiren Zeytun, anneliğin mutluluğunu savaştan uzakta özgür ülke Türkiye'de yaşadığını belirtti.
Mazlumlara ülkesinin kapısını açan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Zeytun, "Yeni evlendim ilk çocuğum da Türkiye'de dünyaya geldi. Burası ülke olarak emniyetli bir yer ve mutluyuz. Çocuklarımız için de emniyetli bir ülke. Burada rahatım." diye konuştu.
"Burada iyi bir gelecek bekliyor"
İdlib'den 5 yıl önce Türkiye'ye sığınan ve Kahramanmaraş'a yerleşen Hansa Rahmun da 6 çocuğundan ikisinin Türkiye'de gözlerini, özgürlüğe açtığını kaydetti.
Anne olmanın önemine dikkati çeken Rahmun, çocukları için her şeyi göze alabileceğini bunun için de savaştan kaçtığını söyledi.
Türkiye'de yaşamanın harika olduğunu vurgulayan Rahmun, şunları dile getirdi:
"Bizim için de çocuklarımız için de Türkiye çok güvenilir bir yer. Çok şükür burada durumlar çok iyi. Bütün ihtiyaçlarımız ve güvenliğimiz karşılandı. Özellikle çocuklarımızın geleceği açısından önemli çünkü onları burada iyi bir gelecek bekliyor. Burada çocuk dünyaya getirmek Suriye'den daha iyi. Recep Tayyip Erdoğan'a çok teşekkür ediyoruz çünkü savaştan ve bombardımandan kaçtık."
"Çocuklarımı koruyabilmek için savaştan kaçtım"
5 çocuk annesi Ravda Ammari de 1 çocuğunu Türkiye'de dünyaya getirdiğini söyledi.
Son çocuğunun diğerlerine göre şanslı olduğunu çünkü savaşı yaşayıp görmediğini vurgulayan Ammari, 2 yaşındaki oğlunun hasta dünyaya geldiğini, burada tedavi edildiğini, bunun için çok mutlu olduğunu kaydetti.
Suriye'den savaş nedeniyle kaçtığını aktaran Ammeri, şunları dile getirdi:
"Çocuklarımı korumak için baktım ki Türkiye emniyetli bir ülke buraya sığındım. Ben sadece çocuklarımı koruyabilmek için savaştan kaçtım. Türkiye'ye geldim. Allah'a binlerce şükürler olsun mutluyuz ve huzurluyuz. Eşimde benimle beraber yaşıyor, çalışıyor. Allah'a binlerce şükürler olsun. Ben anne olarak nasıl savaştan kaçtıysam, televizyondan gördüklerim karşısında da anne olarak aynı acıyı çekiyorum."