Konukoğlu, Türkiye'de geçmişte ağır sanayinin bebeklerin emeklemesi gibi yavaş ilerlediğini ancak 10 yıldır yavaş yavaş yürümeye başladığını ifade ederek, ağır sanayide yapılan imalatları Türkiye'nin tercih ederek almasının ağır sanayiyi daha çabuk büyüteceğini söyledi.
Kore'ye gidildiğinde yabancı bir şey bulmanın zor ve satılan ürünlerin hep Kore üretimi olduğunu kaydeden Konukoğlu, "Türkiye'de ağır sanayiyi bütün dünyaya tanıtmamız için öncelikle kendi içimizde bunu kullanarak yukarıya çekmemiz lazım. İthal ürünlerin sonunu görüyoruz." dedi.
'Yerli mal bilinci oluşmadı'
Abdulkadir Konukoğlu, Türkiye'nin gelecekte ağır sanayide ismini dünyaya duyurmaya başlayacağını ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İnsanların yerli mala karşı bir bilinci oluşmadı. 'Elin malı bizden iyi' deriz. Sanki yabancının malı bizden daha iyi. Mesela çelikte dünyadaki ülkeler ile aynı malzemeleri kullanıyoruz. CNC'de de dünyanın kullandığını kullanıyoruz. Biz emek yoğun sektör ile ağır sanayiyi birlikte götürmek zorundayız. Bizim başka yolumuz yok. Biz ağır sanayinin tamamını yapamayız, belirli bir süre lazım. Bu süre içerisinde emek yoğun sektörlerde devam edeceğiz. Benim idealim, Almanya gibi Türkiye'nin de işçi ithal etmesiydi. Türkiye 10 yıla kalmadan işçi ithal edecek. İnsanlar iş beğenmiyor. İşçi arıyorsun, bulamıyorsun. Gelen masa başı iş istiyor. Bunu kırmamız lazım."
'Çizme ellerinde kalacak'
Konukoğlu, devletin geçmişe göre Ar-Ge'yi daha fazla desteklediğini söyledi.
Türkiye'nin önünün açık olduğunu belirten Konukoğlu, "Türkiye, büyümeye devam edecek. Türkiye'yi sevmeyen ülkeler, Avrupa'daki yatırımcılara ülkemizi karalıyor. Bu karalama belli bir süre sonra geçecek. Usanacaklar. Bizim ayağımızdan ne kadar çekerse çeksinler, biz onların elinde çizmelerimizi bırakıp çıkacağız. Ellerinde çizme kalacak. Bu bir zaman meselesi." şeklinde konuştu.