Tarihi gün! Didik didik arıyorlar, bölgede kuş uçurtulmuyor…

Tarihi gün! Didik didik arıyorlar, bölgede kuş uçurtulmuyor…

15 Temmuz Darbe girişiminde, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün talimatlarına uymayarak FETÖ adına hareket ettikleri iddiasıyla haklarından dava açılan 29 polisi bugün hakim karşısına çıktı.

Fetullahçı Terör Örgütü tarafından organize edilen 15 Temmuz Darbe Girişiminde, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün "herkes görev yerine geçsin, kalkışmaya karşı dirensin" şeklindeki talimatlarına uymadıkları ve silahlı kalkışmanın yaşandığı gece FETÖ adına hizmet ettikleri iddia edilen 29 polis bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmanın 4 gün sürmesi bekleniyor.

YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI

Darbe girişimine ilişkin açılan diğer davaların da görüleceği Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu'ndaki duruşma salonu çevresinde alınan yoğun güvenlik önlemleri dikkat çekiyor. Cezaevine gelen araçların geçişini kontrollü olarak izin verilirken, 20 ulusal ve 5 yabancı medya kuruluşundan 1'er gazetecinin duruşmayı salonda takip edebileceği öğrenildi. Duruşma salonuna giremeyen diğer gazetecilerin, basın odasına kurulan ekrandan duruşmayı takip edebiliyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcılarından Evliya Çalışkan tarafından 24'ü tutuklu, 1'i firari toplam 29 sanık polis hakkında iddianame düzenlenmiş, Başsavcılıkça onaylanan 68 sayfalık iddianame İstanbul 22'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek, ilk duruşmanın 27 Aralık 2016 tarihinde Silivri'de görülmesine karar vermişti.

SANIKLAR HAKKINDA İSTENEN CEZALAR

İddianamede, 21 polisin, "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ile "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarından 3'er kez ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.İddianamede, diğer 8 polisin ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep ediliyor.

"KADINLAR KUCAKLARINDA ÇOCUKLARIYLA KENDİLERİNİ, TANKLARA, BOMBALARA SİPER ETTİĞİ BİR ORTAMDA..."

Cumhuriyet savcısı Evliya Çalışkan hazırladığı iddianamede, söz konusu polislerin ya göreve gelmedikleri ya da darbeye direnen arkadaşlarını ve vatandaşları vazgeçirmeye çalıştıklarını iddia etmişti. Evliya Çalışkan şüpheli polisler hakkında hazırladığı iddianamede şu ifadelere yer vermişti:

"Doğru zamanda, doğru yerde bulunan tek bir kişinin, yerinde söylenen cesur bir sözün ve yerinde kullanılan tek bir kurşunun ülkenin kaderini çizdiği, kadınların kucaklarında çocuklarıyla kendilerini, tanklara, bombalara siper ettiği, erkeklerin kendini tankların önüne attığı, terör örgütüne kahramanlık ve direniş dersi verdiği bir ortamda, Emniyet Teşkilatına mensup bir kısım personel, çeşitli bahanelerle görev yerine gelmeyerek terör örgütüne direnmemiş, direnen vatandaş ve kolluk görevlilerinin şevk ve cesaretini kırmak için eylemlerde bulunmuşlardır."

"PİLOTLAR EMİRLERE UYMADI... HELİKOPTERİ KALDIRMADI"

İddianamede, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde kadrolu pilotlar Tolga G., ve Ender K., ile sözleşmeli pilot Mehmet Barış A.'nın darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı korumak için görevlendirilen özel harekat timini Huber Köşkü'ne götürmek için verilen emirleri uygulamadıkları, helikopteri kaldırmak için darbe girişiminin sürdüğü esnada yazılı emir istedikleri belirtilmişti. İddianamede, polislerin bu tavırlarıyla, "Yasal kamu hiyerarşisini değil, adeta silahlı terör örgütünün emirlerini esas alacaklarını ortaya koymuşlardır." ifadelerine yer verildi.

"KAMUFLAJLARI HAZIRLAYIN, YARIN ASKER OLUYORUZ"

İddianamede, İshak E., isimli bir polis memurunun da WhatsApp grubundan asker fotoğrafı paylaşarak "Bunların anlamını biliyor musunuz, kamuflajları hazırlayın, yarın asker oluyoruz" şeklinde mesaj attığı, bazı polislerin de darbeye direnen vatandaşlardan evlerine gitmelerini istedikleri belirtilmişti.

SALONU FİRARİ SAVCI SEÇEN DİZAYN ETTİ

15 Temmuz darbe girişimine katılan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) şüphelileri hakkındaki davaların duruşmaları, İstanbul Adalet Sarayı’ndaki salonların küçük olması ve güvenlik nedeniyle Silivri’de yapılacak. Duruşmalar, FETÖ’nün “17-25 Aralık 2013 paralel yargı darbe girişimi” öncesinde inşa edilen, FETÖ firarisi Savcı Fikret Seçen’in bizzat ilgilendiği, 2013 Mayıs’ında yapımı tamamlanan; Türkiye’nin hâlâ en büyüğü niteliğindeki büyük duruşma salonunda gerçekleştirilecek. 15 Temmuz darbe girişimi sanıklarının yargılanacağı büyük salonlar; Silivri cezaevi Yerleşkesi’nde ve Ergenekon ile Balyoz davalarının yapıldığı salonun karşısında yer alıyor. Binada büyük salonun dışında, 2 ayrı küçük duruşma salonu daha bulunuyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Asayiş Haberleri