Yeni dönemden ne bekliyoruz yaşantımızla beklentilerimiz örtüşüyor mu? Yeni dönem hiç bitmiyor ki… Her sabah bir yeni güne başlıyoruz. Her yeni günde biz aynı isek başkalarından nasıl yenilik bekleriz? Bizi yönetenlerden, ya da bizleri temsil edenlerden ne bekleriz? Önce bizden başlamalıyız. Mesela beklentilerimiz doğrultusunda davranışlarımızı sergileyerek olabilir mi?
Neredeyse hayatımızın her alanına işlemiş siyaset, Belki de biz öyle olsun istiyoruz. Halimiz oturup konuştuğumuzda mangalda kül bırakmayanlar gibi. Basının ve sosyal medyanın hayatımızdaki yeri bizleri bilmediğimiz birçok alanda uzmanmışız gibi davranmaya yönlendiriyor. Özellikle sosyal medya ailemizden biri gibi oldu. Sosyal medyanın evimizde girmediği oda neredeyse kalmadı gibi. Komşumuza açmadığımız kapımızı, evimizi, sırlarımızı yüzlerce binlerce insanın göreceği şekilde anlatmaya, paylaşmaya başladık. Gençlerimizi sanal alemde kayıp ediyor onlara yetişemiyoruz. Özelliklede ALGI OLUŞTURMAK isteyenlerin potansiyel, ücretsiz müşterileriyiz. Üzücü olan o ki farkında değiliz yada farkında olmak istemiyoruz.
Her seçim öncesinde olduğu gibi 24 Haziran’da yapılacak seçimler içinde çok önemli diyoruz. Sizce önemli mi?
Türkiye yönetim şeklini değiştiriyor. Bir sistem değişikliğinden bahsediliyor, prangaların kırıldığı, bürokrasinin hantal yapısının gitmesi hedeflendiği, büyümesinin önünün açılacağı bir ülke olmak için sistem değişikliğinden bahsediliyor. Yol, su, elektrik demek artık klasik hale geldi. Dün derdimiz bu idi, bugün bunları aştık ta bitti de gitti bile. AK Parti siyasetine RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN katmış olduğu vizyon ile beraber Artık tünelleri, denizin altından giden yolları, devasa hava limanlarını, savunma sanayini konuşur hale geldik. En önemlisi de YERLİ VE MİLLİ demeye başladık. Aslında birçoğumuzun aklında bile yoktu da birileri konuştu, anlattı, bir taraftan yapmaya başladı ve aklımıza düştü. Bizde ‘aaaa’ evet YERLİ VE MİLLİ dedik. TEK MİLLET, TEK VATAN, TEK BAYRAK, TEK DEVLET demeyi birileri dedi. İçimizde uyuyan duygularımızı uyandırdı da bizde evet ya bu iş doğru dedik. Çıktı ülke ve millet için öyle açıklamalar yaptı ki dinlediğimizde ve gördüğümüzde evet bu adamın hali başka dedik. Bu adam samimi dedik. Bu adam, önce yıllardan beri hor görülüp ezilmiş, her seçimde kandırılmış ama umudunu kayıp etmemiş, halkın konuştuğu ama derdini anlatamadığı DIŞA YANSIYAN sesi oldu. Aşmakta zorlandığı her meselede derdini millete anlattı. Samimi olmasaydı bu muhteşem millet anlar mıydı? Bazı yaptıklarında belki anlaşılmaz oldu. Eleştirildiği konular oldu. Her ne olduysa gün bu gün saat bu saat oldu ama bugün geldiği yerde dünyaya yönetmeye talip olanların vurduğu zincirleri kırmak üzere olan, Bu ülkede yaşayan insanların birlik beraberlik ruhunun neredeyse zirve yaptığı bir dönem içerisindeyiz.
SİZCE BU SEÇİM ÖNEMLİ Mİ?
Hep dendi ki bu adam yalnız bunu bürokrasisi de siyasetçisi de bu milletin bir çoğu da söyledi ama yalnızlığı gidermek için kim ne yaptı? İşte burda beklentilerimizle yaptıklarımızın örtüşmesi aklımıza geliyor. Ana dert koltuk muydu bu millet miydi, bu vatan mıydı, bu zamana kadar herkes yaptığıyla kaldı. Beklentimiz o ki 24 Hazirandan sonra bu milletin derdi ile dertlenmeyen bürokratı da siyasetçisi de yaptığıyla kalmayacak. Vekil sayımız 600 olarak artacak ama asıl yönetim tepeye doğru azalarak sorumluluklarının daha çok farkında olan üretmek ve çalışmak zorunda olan, hesap verilebilirliği daha artan bir yapı oluşacak. Belki de özel bir ekip hazırlanarak birçok ilde sürpriz bir vekil adayı olup birinci sıradan aday olacak ve saraya çalışacak. Ana sorumluluğu şehirlerdeki hantal, çalışmayan, koltuk derdinde olan, liyakati olmayan, derdi millet olmayan yöneticilere balyoz olacak. Olur mu? Bilmem ama herhalde olacak 2019 da olması beklenen yerel seçimlerde de belirleyici ve önemli faktörlerin başında yer alacak.
Hedefleri ve idealleri açıklamaları doğrultusunda bu millet, bu ülke ile örtüşmeyen her yıl farklı söylem geliştirerek nabza göre şerbet vermeye çalışan partilerin ve liderlerin kim olduğuna bakarsak bu seçimin önemli mi sorusuna daha net cevap verebiliriz diye düşünüyorum. Sanal alemin kaynağı belirsiz yayınlarında bizlere verilmek istenen mesajlara dikkat edersek, bu ülkenin sahibi biz iken, bu ülkenin sahibi bu ülkede yaşayan insanlar iken, bizleri sanal alemde sahte kahramanlar yönetmemeli. Söylemlere değil yapılanlara bakılmamalı mı?
SİZCE BU SEÇİM ÖNEMLİ Mİ?