“Okul ve Aile”nin çocuğun karakter gelişiminde en önemli rol modeller olduğunu vurgulayarak konuşmasına başlayan Ahmet Şahin Akbulut konuşmasında Afganistanlı Mala’nın hikayesini anlatarak çocuklar arasında cinsiyet ayrımı yapılmaması gerektiğini belirtti. Sadece cinsiyet konusunda değil her konuda ayrımcılık yapılmaması gerektiğini söyleyerek Önce güven dedi. Çocukta güven duygusunun sevgiden önemli olduğunu belirtti ve çocuklar arasında kıyaslama yapmanın çocuğa verdiği zarara değinerek çocukları olduğu gibi kabul etmek gerek dedi… Sorumluluk vererek sorumluluk duygusunun gelişebileceğini belirten Akbulut ‘sorumluluk evde başlar’ diyerek bu konuda sorumluluğu veliye vurgu yaptı. Sorumluluk evde anne baba ile başlar. Çocuğun kendi sorunlarını kendisi yerine ebeveynlerinin çözdüğünü söyleyen Akbulut böyle yetişen bir çocuktan sorumluluklarını üstlenmesinin beklenemeyeceğini söyledi.
Çocuklarla iletişim konusuna da değinen Akbulut çocukların duygusal zekalı ile iletişim kurduğunu ve onlara duygu ile yaklaşılırsa doğru iletişim kurulabileceğini söyledi. Çocuğun çoğu zaman anlattığı ile anlatmak istediğinizin aynı olmadığını belirten Akbulut onların duygusal iletileri almak gerektiğinin bununla aktif dinleme ile gerçekleşebileceğini söyledi. Doğru iletişimin aile içinde başladığını ve anne- baba arasındaki iletişimin gücünün aile içine yansıdığını söyledi. Klasik anne baba hareketlerinden suçlama, emir verme, uyandırma, yargılama gibi davranışlarının çocuk davranışlarında suçluluk, kavga eden, iletişim kuramayan, sevginin ve değersiz hisseden bir çocuğa dönüşüyor. Ve söylediğimiz herseyi farklı algılıyor. Yetersizlik ve öz saygısını kaybetme, olumlu anne babanın birinci önemli tutumu kararlılık ve tutarlılık. Aktif dinleme çocuğun söylemek istediği söylediği şey olmuyor. Aktif dinlemenin pasif dinlemeye göre faydasını bahsetti. Yaşına ve cinsiyetine uygun sorumluluk, aşağılamak veya bedensel ceza yerine zevk aldığı şeyden kısıtlamayı tavsiye etti. Gerçekten doğru noktalarda ödül verilmesi gerektiğini belirtti. Batıda çok daha ağır yaptırımlar ve aşırı cezaların olduğunu söyleyerek cezaların hemen uygulanması gerektiğinin öneminden bahsetti. Uygulanmayacak ceza ile tehdit edilmemesi ve ödül gerçekten ödül gibi olmalıdır dedi. Çocuğun bize olan saygısını bitirmeyecek olan ödüller vermemiz gerektiğini belirtti. Çocuklardaki doyumsuzluktan bahsederek evde kaç poşet oyuncak var sorusunu anne babalara yöneltti. ‘Çocuk sürekli anne baba sevgisini kaybetme korkusu yaşar, onay alma isteği içinde bulunur‘ diyerek velilerin çocuklara karşı olan tutumlarına dikkat etmeleri konusunda uyardı. Uzak doğuda bir anaokulunda hiçbir kısıtlama olmadan çocukların dışarda olması gerektiğinden bahsetti. Finlandiya eğitim sisteminde okulda yardımcı olmadığı, yemek ve temizlik işlerinin gündüz öğrencilerin yaparak sorumluluk kazandırıldığını anlattı. Çocukların az miktarda tehlikeye ihtiyacı olduğunu ve bu şekilde yardımlaşmayı öğreneceğini belirtti. Çocukların çok fazla korunmamasını bazen düsmesi gerektiğini söyledi. Aşırı derecede koruyan anne babaların çocuklarının kendilerine bağımlı olacağını ilerde evliliklerine dahi zarar verebileceğini belirtti. Aşırı hoşgörü başarıyı olumsuz etkileyeceğini söyledi. Çocuğun karşısında okulun yanında olunması gerektiğini ve okulla işbirliği yapılmasını söyleyerek ancak bu şekilde başarının sağlanacağını belirtti. Baskıcı anne babaların çocuklarının isyankar olacağını ve aşağılık duygusuna kapılacağını söyledi. Çocuklara boyun eğildiğinde ise çocukların dışarıda da herkese hakim olmaya çalışacağını söyleyerek bunu dengede tutmanın önemini vurguladı. Gecenin sonunda Ahmet Şahin Akbulut’a plaket vererek teşekkür eden genel müdür Muhammet Kasap bu seminerin veli-çocuk ilişkisine büyük katkı sağladığını belirtti.