Kahramanmaraş'taki bu özel mağara, sağlık ve turizm alanında eşsiz bir deneyim sunarak ziyaretçilere mistik bir yolculuk vaat ediyor. Mersin'de ise farklı keşif hikayeleriyle ortaya çıkan mağaralar, tarih, sağlık, spor, inanç ve turizm açısından zengin bir mistik yolculuk imkanı sunuyor.
Dünyanın çeşitli kentleri ile Mersin'in Tarsus ve Kahramanmaraş'ın Afşin ilçelerinde de Ashab-ı Kehf'e atfedilen mağaralar yer alıyor.
"Türkiye'nin Mağaraları" dosya haberinin dokuzuncusunda, Mersin'deki mağaraların keşif hikayeleri, ilginç yapıları ve turizme katkıları ele alındı. Bu mağaralar, bölgedeki medeniyetlerin izlerini ortaya çıkararak dikkat çekiyor.
Mersin'in 321 kilometrelik sahil şeridi boyunca uzanan mağaralar, yılın her döneminde yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor. Bu mağaralardan biri olan Gilindire Mağarası, Aydıncık ilçesinde bulunuyor ve 1999'da bir çobanın keşfiyle ortaya çıktı. Mağara, Buzul Dönemi'ne ait birçok ilginç oluşumu içeriyor ve deniz seviyesinin altında devam eden özel bir kayıt noktası olarak kabul ediliyor.
Ayrıca, Afşin ilçesindeki Ashab-ı Kehf Mağarası, inanç turizminde önemli bir rol oynuyor. Milattan Sonra 2. yüzyılda putlara tapmayı reddeden 7 gencin sığındığı ve 309 yıl boyunca uyudukları rivayet edilen bu mağara, Hristiyan ve Müslümanlar tarafından kutsal kabul ediliyor.
Silifke ilçesindeki Astım Mağarası ise duvarlarından akan suyun astım hastalarına iyi geldiğine inanılan bir özelliğe sahiptir. Bu mağara, çeşitli kentlerden astım hastalarını çekerken, ilginç şekilli sarkıtları ve dikitleriyle de dikkat çekiyor.
Anamur ilçesindeki Morca Mağarası ise Türkiye'nin en derin mağaralarından biri olarak biliniyor. Bilim insanları ve mağara bilimcileri tarafından ziyaret edilen bu mağara, aynı zamanda tıp dünyasında çeşitli tanımlamaların yapıldığı bir alan olarak öne çıkıyor.