Bakanlıaktan yapılan yazılı açıklamada, keneyle bulaşan tehlikeli bir enfeksiyon hastalığı olan, dünyada 30'un üzerinde ülkede görülen KKKA'nın, Türkiye'de ise çoğunlukla OrtaKaradeniz ile İç Anadolu'nun ve Doğu Anadolu'nun kuzeyinde yoğunlaştığı ifade edildi.
Açıklamada, KKKA ile mücadele için ciddi tedbirler alındığı, hastaların takibi için sürveyans sistemi kurulduğu, bölge merkezleri oluşturulduğu ve hastalığın teşhisi için laboratuvar altyapısının güçlendirildiği belirtildi.
"2018 yılında 27 vatandaşımız hayatını kaybetti"
Kişisel korunma önlemlerinin hastalığın kontrolü için önem taşıdığı vurgulanan açıklamada, toplumsal farkındalığın artırılması için çalışmaların titizlikle yürütüldüğü kaydedildi.
Açıklamada, KKKA'ya yönelik afiş, broşür, TV spot filmi, belgesel, çocuklara yönelik animasyon filmi gibi eğitim materyalleri hazırlandığı, bunlara "https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/zoonotikvektorel-kkka" adresinden ulaşılabileceği belirtildi.
Çalışmalar sonrasında Türkiye'de görülen KKKA vakaları ve hastalığa bağlı ölümlerde düşüş görüldüğüne işaret edilen açıklamada, "2008'de hastalığa bağlı 63, 2018 yılında ise 27 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Alınan tedbirlerle vaka sayısında büyük azalma görülmesine rağmen 2019 Mayıs itibarıyla ne yazık ki 3 vatandaşımız KKKA hastalığı sebebiyle hayatını kaybetmiştir." ifadeleri kullanıldı.
"Nasıl önlem alınmalı?"
Hastalıktan korunmak için uyarılara ve alınması gereken önlemlere yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi kene yönünden riskli alanlara giderken vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçaları çorapların içerisine sokulmalı. Kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edilmeli.
Kene yönünden riskli alanlardan dönüldüğünde vücutta (kulak arkası, koltuk altları, kasıklar ve diz arkası dahil) kene olup olmadığı kontrol edilmeli.
Kene üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yağı gibi maddeler dökmek, vücut içeriğini kişiye aktarmasına sebep olacağı için kesinlikle yapılmamalı.
Kene tutunmuş ise hiç vakit kaybetmeden vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak bez, naylon poşet, eldiven gibi uygun bir malzemeyle çıkarmalı.
Kene ne kadar erken çıkarılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağı unutulmamalı.
Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak elle temas edilmemeli. Hastayla temas eden kişiler gerekli korunma önlemlerini almalı.
Kene tutunan kişiler, 10 günlük süre içinde halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler görülmesi halinde derhal en yakın sağlıkkuruluşuna müracaat etmeli."