Ortodonti tedavisinin ne olduğu ve ortodontist hakkında bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu; “Ortodonti, çene bozukluklarını; dişlerde çapraşıklık, boşluk veya kapanış hatalarını inceleyen ve tedavi eden dişhekimliğinin uzmanlık dalıdır. Ortodontist, 5 yıllık bir diş hekimliği fakültesinden mezun olduktan sonra en az 4 yıl ortodonti uzmanlık eğitimi alan ve bu eğitimi başarıyla geçen uzman dişhekimine verilen ünvandır” dedi.
TEL TEDAVİSİ İLE DİŞLER KEMİK İÇERİSİNDE NASIL YER DEĞİŞTİREBİLİYOR?
Ortodontik tedavilerde dişlerin kemik içerisinde nasıl yer değiştirdiğini açıklayan Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Tedavide kullanılan teller ile dişlere hafif kuvvetler verilmektedir. Hafif fakat devamlı uygulanan kuvvet dişlerin kemik içerisinde hareket etmesini sağlıyor. Kemik diş hareketiyle birlikte şekil değiştiriyor” dedi.
ERKEN ÇEKİM ÇAPRAŞIKLIĞA NEDEN OLUYOR
Süt dişlerinin arkasından gelen dişlerin yerlerini muhafaza ettiği ve erken diş çekimlerinin çapraşıklığa yol açtığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Toplumumuzda en sık neden erken süt dişi çekilmesi ve buna bağlı oluşan çapraşıklıklardır. Süt dişleri kendinden sonra çıkacak daimi dişlerin yerini muhafaza etmektedir. Erken çekim bu yerlerin kapanmasına ve daimi dişlerin çapraşık çıkmasına neden olmaktadır” ifadelerini kullandı.
ORTODONTİK TEDAVİ YÖNTEMİ HER YAŞTA UYGULANA BİLİR
Ortodontik tedavilerde her yaşın uygun olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Tel tedavisi için genellikle daimi dişlerin çıkması beklenmektedir (genellikle 10-11 yaşları) ve bu dönemden sonra her yaşta uygulanabilmektedir. Fakat olası çene bozukluğu veya büyüme gelişimi olumsuz etkileyecek durumların önlenmesi için daha erken yaşlarda (7-8 yaşından itibaren) bireylerin muayene edilmesi gerekmektedir” dedi.
TEL TEDAVİSİNDE UYGULANAN EN POPÜLER YÖNTEMLER NELERDİR?
Çeşitli tedavi yöntemlerinin ve yöntemlerin hastanın isteklerine bağlı değişim gösterdiğini altını çizen Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Çeşitli tel tedavisi yöntemleri vardır. Metal ve estetik (şeffaf-diş renginde) teller haricinde son dönemlerde dişlerin iç tarafından takılan ve dışardan görünmeyen teller ve şeffaf plaklarla uygulananan tedaviler popülerdir. Hangi yöntemin uygulanacağı, hastanın diş-çene yapısına ve isteğine bağlı olarak değişmektedir” sözlerine yer verdi.
TEDAVİ SÜRECİ AĞRISIZDIR
Tellerin takılma süresinin bir saatten az sürede gerçekleştiği ve herhangi bir ağrının olmayacağını belirten Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Tellerin takılma süresi vakaya bağlı olarak 30-45 dk. arasında değişir. İşlem sırasında herhangi bir ağrı olmaz ve iğne yapma gereksinimi yoktur. Rahatsız olabileceğiniz tek konu işlem sırasında ağzınızın açık kalmasıdır” dedi.
SÜRE HASTANIN DİŞ VE ÇENE BOZUKLUĞUNA GÖRE DEĞİŞİKLİK GÖSTERİR
Tedavi sürelerinden ve ne sıklıkla randevu verdikleri konularına değinen Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu; “Tedavi süresi tabiki hastanın diş-çene bozukluğuna göre değişmektedir, fakat ortalama 1,5-2 yıl kadar sürmektedir. Randevular ortalama 3-4 haftada bir olmakta ve braket kopması veya tel kırılması olmadığı sürece 15 dk ile yarım saat arasında sürmektedir” dedi.
HERHANGİ BİR RAHATSIZLIK OLMAYACAKTIR
Tedavi sürecinde yapılan uygulamaların ve tel takım işlemlerinde herhangi bir rahatsız edici durum olmadığını, spor ve müzik gibi faaliyetleri de olumsuz yönde etkilemeyeceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu “Teller takılırken herhangi bir ağrı hissetmezsiniz ve dolayısıyla iğne bile yapılmamaktadır. Teller takıldıktan sonraki gün ve takip eden 3-5 gün hafif rahatsızlık verebilir. Bu süre sonrasında dişleriniz, dudaklarınız ve diliniz mevcut duruma alışacak ve rahatsızlıklarınız geçmiş olacaktır” ifadelerini kullandı. Boks gibi direk ağız çevresine darbe gelecek sporlar olmadığı sürece engel değildir. Ancak, hastaların spor faaliyetinde bulunacakları zaman dişlerini ve tellerini bir ağız koruyucusu ile korumaları önerilir. Engel değildir ancak oluşabilecek rahatsızlıkları önlemek için, braketleri kaplayan koruyucu materyaller (braket kaplayıcı-brace covers) kullanılması önerilir.
KULLANILAN METALE KARŞI ALERJİ DURUMLARINA DİKKAT EDİLMELİ
Kullanılan metale karşı alerji durumlarında başka bir materyal kullanarak sorun teşkil edecek durumların tamamen ortadan kaldırıldığının önemle vurgusunu yapan Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu ; “Kullanılan metale karşı alerjiniz yoksa endişelenmenizi gerektirecek bir durum yoktur. Eğer ki kullanılan materyale karşı alerji varsa başka bir materyal kullanılarak bu durumun üstesinden gelinebilmektedir” diyerek sözlerini sonlandırdı.