HABER: ABDULLAH YILDIZ
Saadet partisine yapılan eleştirilere cevap veren Narlı, Kahramanmaraş’ın öncelikli sorunlarını tespit etme ve çözme vaadinde bulundu.
Erken seçimlere sayılı günler kala seçim çalışmalarını hızlandıran saadet partisi birinci sıra milletvekili adayı Ökkeş Narlı konuşmasına milli görüşle ilk tanışmasını anlatarak başladı. Narlı şöyle konuştu:
“1969 sanat okulunda öğrenciyken bir Bakan gelmiş dediler. Bizde gidip bu Bakanı dinleyelim dedik. Sonra gittik Şark Sineması vardı. Baktık orada Necmettin ERBAKAN yazıyordu, dedik ki: Bakan değilmiş gelen Necmettin Erbakan’mış. Konferans 2,5 saat civarında sürdü. Biz 5-10 dakika kalırız diye düşündük ve 2,5 saatin nasıl geçtiğinin hiç farkında olmadık. Ondan sonra bu görüşe hayran kaldığımız için 1969 yılından bu yana bu görüşe sabit kaldık. Hiçbir dönemde bu görüşün dışına çıkma lüksümüz olmadı.”
TEMEL KARAMOLLAOĞLU’NDAN DİREK TELEFON
Milletvekilliğine adaylığını koyma kararı aldığı süreci de anlatan Narlı bizzat genel başkan Temel Karamollaoğlu tarafından görevlendirildiğini söyledi. Narlı şöyle konuştu:
“Milletvekili adayı olmamızın sebebi: benim şahsi kanaatim Ankara’da ve diğer yerde istişareler yapıldı, beni mazur görün dedim. Önce tamam dendi, daha sonra Kahramanmaraş teşkilatımız özellikle aradı sonra Genel Başkanımız Temel Bey gece telefonla arayarak ‘sen milletvekili adayısın, birinci sıradan Kahramanmaraş’tan gideceksin’ dedi, bizde ‘baş üstüne dedik’ geldik.
Milletvekili olmak çok meşakkatli bir iş; belki bu yıla kadar olmama sebebimde buydu. Çünkü milletvekili olan insan vekildir, üstün olan asildir oy veren insandır biz vekil olduğumuz zaman bu verilen oyların hakkını veremezsek vebale gireriz. Herhangi bir insana karşı olan bir eksiğim, bir hatam, bir borcum karşılığında helallik almam gerekir. Ama ben milletvekili oldum veya bu milleti temsilen bu milletin oyuyla bir yere geldiğim zaman diyelim ki ben görevimi yapamadım veya yapmadım. Kimden özür dileyeceğim kimden helallik alacağım. Biz bundan korktuğumuz için şuana kadar biraz kenarda durduk. Ama artık görev verildi, bu göreve canla başla çalışmamız gerektiğine inandık ve İstanbul’u bırakarak Kahramanmaraş’a geldik.”
Kahramanmaraş’ın sorunlarını tespit ettikten sonra aciliyet sıralamasına göre çözüm getireceklerini vaat eden Narlı şöyle konuştu:
“Şimdi Kahramanmaraş’ın dert ve sorunu şöyle; Kabaca bilinen dertler var, ama neticede bu bir teşkilat biz buraya geldik alınan izinle seçim sonuna kadar Kahramanmaraş’ın her yerini gezeceğiz. Burada gezerken İstanbul teşkilatından aldığımız tecrübelerle bunları yoğuracağız. Hangi bölgenin aciliyetli olarak hangi sorunu var, hangi bölgenin sorunu biraz daha sonra olabilir. Halledilmesi gereken sorunları tespit ederek, buradaki arkadaşlarımızla kardeşlerimizle masaya koyup değerlendireceğiz. Ondan sonra net bir şey çıkacak önümüzde. Yoksa Kahramanmaraş’ı nispeten tanıyoruz. Ama neticede teşkilatla birlikte yapılacak bir programla neler yapacağımız meydana çıkacak inşallah.”
VİZYONUMUZU 100 MİLLETVEKİLİNE DEĞİŞMEYİZ
Saadet partisine CHP ile yapılan seçim ittifakından dolayı yoğun eleştirilerin geldiğini belirten Narlı, konuya açıklık getirdi. CHP ile ittifak yapmadan önce defalarca AK Parti yöneticilerle görüştüklerini belirten Narlı ‘Her defasında aldığımız cevap aynıydı. Partiyi kapatın gelin dediler’ şeklinde konuştu. Narlı sözlerine şöyle devam etti:
“Şimdi şöyle bu çok sorulan bir soru. Daha önce baraj sorunu vardı biliyorsunuz. Bu konuda tenkitlerde alıyoruz. Niye CHP ile ittifak yaptınız bu tenkitlerde geliyor ama biz CHP ile ittifak yapmadan önce üç defa Genel Başkanımız AK Partili yöneticiler ile görüştü. Ama her seferinde aldığımız cevap bizi üzdü. ‘Partiyi kapatın gelin, bu şekilde gelirseniz size milletvekilliği verelim’. Biz milletvekilliği için bunu yapmıyoruz. Bizim bir vizyonumuz var, bir teşkilatımız var, bir geçmişimiz var bunu 100 milletvekili ile yine değiştirmeyiz. Dolayısıyla biz buna sıcak bakmadık. Daha sonra bu teklif CHP’den geldi. Gelin kendi aday listelerinizi oluşturun, ve seçim pusulasının üzerinde iki tane logo olacak CHP’nin ve Saadet Partisinin. İster Saadet Partisine basacak, ister CHP’ye basacak. CHP’ye basanın oyu CHP’ye gidecek, saadete basanın oyu saadet partisine gelecek. Dolayısıyla buradaki ittifak böyle; yani biz orayla bütün olaylarımız birleştirmiş değiliz. Burada şunu da söylemek isterim. Biz Türkiye’de yaşıyoruz. Bizim kimseyi dışlayacak lüksümüz yok. Geçmişe gidersek, Kıbrıs harekâtı sırasında CHP’yle milli selamet partisi vardı değil mi? Yani şuanda ki ittifakın olduğu gibi. Koalisyon vardı ve Kıbrıs onlar zamanında hürriyetine kavuştu. İki tan zıt fikir demiyoruz yani. Burada başka bir şey daha söylemek lazım; bizim her görüşe saygımız var, olmazsa kopukluk olur kavga olur. Şimdi biz diyoruz ki; kardeşim, CHP’ye daha önce ki olduğu gibi: sen şu olmazsa olmazlarını kaç madde ise maddeler halinde yaz. O yazıyor, bizde yazıyoruz. Bir heyet toplanıyor şimdi. Getirin bu Ak Partinin isteklerini, Saadet’in isteklerini de getirin. Bir bakıyor öncelikle müşterek olanları işaretliyoruz. Bakılıp maddeleri içindekinin on tanesi aynı. Burada problem yok. Çünkü iki partinin seçmeni de mutlu ikisinin dediği de oluyor. Artık saadet partisi bu ittifakla birlikte meclise girecek. Yıllardan beri dışarıda kalan bir parti artık tabanını mecliste temsil edecek. Dolaşırken esnafların yorumları seçimlerden seçimlere geldiğimiz yönünde. Ama biz seçimlerden seçime gelmeyeceğiz. Bir iktidar ya da muhalefet olarak parlamentoya girdiğimiz zaman biz memleketimizi yalnız bırakmayacağız. Yine gelip esnaflarımızı ziyaret edeceğiz, yine dert ve sorunlarını dinleyeceğiz. Sorunları tespit edip önceliklerini belirleyerek mecliste de inşallah bu sorunlara çözüm arayacağız.
Şimdilik beklentilerimiz iki olması yönünde.
Bizim hiçbir görüşe karşı ön yargımız yok. Bu ülkede yaşıyorsak birbirimize hoşgörüyle bakmalıyız. Üst yönetim hoşgörüyle bakmazsa tabanda kavgaya düşer. Bu durumlar ülkemizin menfaatine değildir.”
ÖKKEŞ NARLI KİMDİR?
1950 Kahramanmaraş’ta doğdu ilköğretim, ortaöğretim ve liseyi Kahramanmaraş’ta okudu. 1974 yılında Ege Üniversitesi Tekstil Fakültesinde, Tekstil Mühendisi olarak mezun oldu. Kahramanmaraş Sümerbank’ta göreve başladı. Askerlik görevi nedeniyle ayrıldı, askere gitti. Daha sonra 6 yıl özel bir firmada idarecilik yaptı. 20 yıl Bahariye Mensucatta üst yönetici kadroda çalıştı. 2002 yılından bu yana başka bir firmada üst düzey yönetici olarak iş hayatına devam etmekte.