Gazi. Mutasavvıf. Milli Mücadele Kahramanı. 1867 yılında Maraş’ta doğdu. Babasının adı Hacı Ahmed, Annesi Fatma hatundur. Baba tarafından bilinen ilk dedesi Emir Abdülcelil olup şecere ile Hazreti Hüseyin soyundan olduğu belirtilmektedir. İlk ilim tahsilini muhitinde tamamladı. 1884 de daha 17 yaşındayken, Rufai-Kadiri Şeyhi Şakir Efendi’ye intisab etti. Bir yandan da, klasik medrese tahsili için, Kalalı İmamzade Hacı Osman Efendiye devam ederek icazet aldı. 24 yaşında iken şeyhi Şakir Efendi’den Kadiri-Rufai hilafeti aldı. 1892 yılında Nakşibendi şeyhi Darandeli Muhammed Hilmi Efendiden de icazet aldı. Hatuniye mahallesinde bulunan şeyhi Şakir Efendi, 1894’te vefat edince onun işareti ile postuna oturdu.
1919’da başlayan, Maraş harbinin bitimine kadar, bağlıları ile berâber savaşa iştirak etti. Fransızca bilmesi hasebiyle görüşmelere katıldı. Harb öncesi ve içinde âkil insan görevi yaptı. Savaş esnasında zaviyenin bitişiğindeki meşrutası ve Şekerli mahallesindeki evi yandı, bütün eşyâsı ile kitapları da bu arada kül oldu. Şehrin düşman işgalinden kurtuluş sürecini anlatan notları kitaplaştırılmıştır.
Milli mücadele sonrasında 1924-26 arasında Maraş-Pazarcık havalisinde gezici vaizlik yaptı, 1926’da Maraş merkez vaizliğine atandı. Soyadı Kanunu çıktığında zamanın valisi Fahrettin Kiper’in teklifi ile, kurtuluştaki hizmetleri dolayısıyla “Kurtaran” soyadını aldı.
Ömrünün sonlarına doğru, dönemin atanmış belediye başkanı Hasan Sukûti Tükel’in hışmına uğradı. Harf İnkılabından önce yazdırdığı mezar taşındaki, Arabi yazıların, harf inkılabına aykırı olması gerekçe gösterilecek, hasta halinde, mahkeme ve gözaltılardan nasibini aldı.
1937’de vefat etti. Mezarı Şeyh Adil mezarlığındadır.