Maraş yerel kültürümüzü yaşatmak ve geçmişin güzelliklerini bugüne taşıyıp, geleceğe miras bırakmak için, uzun süre tuttuğum kayıtlardan bazı atasözlerini paylaşacağım bu yazımda.
Bu ecdat sözlerini, Kahramanmaraş’ın birçok yöresini gezerken tanıştığım büyüklerden derledim kayıt altına aldım.
Sonraki yazılarımda da diğer derlediğim Maraş atasözlerini de paylaşacağım.
İlerleyen günlerde söylenen sözlerin, neden söylendiğini, yani anlamlarını da inşallah paylaşacağım.
Çünkü bu sözlerin bir kısmı öfkeden, bir kısmı sevgiden, bir kısmı ortamdaki bazı garipliklerden söylenmektedir. Yani eski Maraş halkının hissiyatını anlatıyor.
İşte o sözlerden bir kaçı:
Sütü bozuk olanın, kanı temiz çıkmaz
Kış günü öküzü aç bırakanın, yaz günü tarlası bor kalır.
Sabanı olmayanın harmanı olmaz
İtkuyruğundan bezmiş olsa da kuyruğundan vazgeçemez.
Sahibini sevmez ise eşek, sahibini pıtrak tarlasına düşürür eşek.
Değirmeni dönenin, bulguru eksik olmaz
Koyun gütmesi ile ayva yetmesi ile adam gülmesi ile belli olur.
Hırlayan köpeği, bir kemik susturur.
Anasız gezmek bebek, Maraşlıda olmaz göbek
Avratı hürmetsiz adamın, evinde misafir eğleşmez
Yolu uzun olanın, kolu kısa olmaz.
İpek giyme ile kadın, bıyık kıvırma ile adam olunmaz.
Koca olursa arif, hanımı olur zarif
Avratın dişi ile erkeğin işi sağlam olacak.
Gelin kapıdan, hastalık ayaktan çıkar
İyi hoca ilminden, iyi koca derdinden belli olur.
Un elekten, çamur bilekten geçer.
Komşun iyiyse, kapını pencereni aç; komşun kötüyse mahalleden kaç.
Gül ağacının dibine hayma kuranın, kül tenekesinden bakracı olur.
Yükü ağır olan eşeğin, gidişi yavaş olur.
Üç koyun için çoban tutulmaz
Uyuz itin etrafına kurt gelmez.
Direği zayıf evin merteği sağlam olsa nolur.
Hamarat kız mahallesinde kalır
Emek edenin elleri nasırlı olur
Yoğurt’un yüzünü yiyen, yolun düzünü yürüyen adamla baş edemezsin.
Sağlıcakla ve Atasözleri ile kalın