‘Bugüne insanın anlam arayışında şiirin bir ifade aracı olarak hayatımızdaki önemini hatırlatan mahcup dizeler bırakalım’ cümlesiyle sosyal medya hesabında paylaşımda bulunan Mahir Ünal, programda ki konuşmasında, “Kahramanmaraşlı olup da şiir yazmayan çok azdır. 1992 yılında Cihangir’de yine böyle bir geçmişe dair dost arkadaş sohbetinde, geçmişi konuşurken kaleme alınmıştı” dedi.
Ünal, 1992 yılında kaleme aldığı ‘Bir Ömre Zeyl’ başlıklı şiirini de okudu.
İşte o şiir;
BİR ÖMRE ZEYL
Yaş ondört
Kafada deli bir rüzgar,
Ve hayaller sevdaya dair,
Rüzgarı sert bir memleket,
Hayata meydan okuyan bir yürek,
Bir o kadar umut ve hayal,
İşte ben o kapına sığmaz genç adam,
Yeşil renginde çimdiğim Hurman Nehri şahidimdir,
Şahidimdir söğüt ağaçları,
Eteğinde top oynadığım dağ,
Üzüm çaldığım bağ şahidimdir.
Dağ gibi gördüğümüz babalarımız,
Sakin limanlar gibi sığındığımız analarımız vardı,
Bütün kahrımızı, taşkınlığımızı dalga kıranlar gibi tutan,
Acıyı bir lokma ekmek gibi yutan hep susan analarımız,
Gençtik, deliydik, kanlıydık,
Gökyüzü bizim, ovalar, nehir ve ağaçlar bizimdi,
Kuşu, böceği resimlerde görmedik dokunduk,
Her şey bizden biriydi,
Bizden biriydi onlar,
Dosttuk, her şey kendiydi,
Biz kendimizdik,
Her şeye sevgimizi serperdik,
Günel dost, ay dedeydi,
Karanlık korku demek değildi, oyun demekti,
En güzel oyunlarımızı geceye gizlerdik,
Ne keyifti Tanrım,
Ne kadar keyifliydi yaşamak,
Aşktan başka her şeyin olduğu bu şehre gelmeden.