HABER: ABDULLAH YILDIZ
Maden ve kuyumculuğa ömrünü vermiş olan Ahmet Fırış da bu ustalardan biri. Türkiye’nin her yanından madencilerin yanına gelip ders aldığı bir kişi olan Fırış aynı zamanda sektörde ki büyük firmaları da değerli madenlere yönlendiriyor.
Küçük yaşta topraktan altın çıkaran Ahmet Fırış’ın madenlere olan ilgisi çocuk yaşlarda başlamış. Uzun yıllar boyunca kuyumculukla uğraşan Fırış kariyerini şu sözlerle özetliyor: “Ben macera ruhu olan biriyim. Küçük yaşta topraktan bir altın çıkarmıştım. O günden bugüne içimde bir ukde kaldı. Şu anda da daha çok altın ağırlıklı olmakla birlikte her türlü madenin analizini yapıyorum. Tabi platin gibi madenlerde çıkıyor ama benim branşım altın ve gümüş olduğu için daha çok oraya eğiliyorum.
Kendimi bildim bileli kuyumculuk ve maden işleriyle ilgilenirim. Önceleri altını işlerdim ancak zamanla sermayem yeterli gelmeyince gümüşe yöneldim. Ancak gümüş piyasası da çok fazla veresiye ve borç döngüsü içinde olduğundan bakıra dönmeye karar verdim. Şimdide bakırı işliyorum. Bakır da yüz güldüren bir maden değil ama yaşımızda belirli bir raddeye gelmesiyle birlikte bir nevi oyalanmak için bakırla uğraşıyorum. Arkadaşlardan gelen özel siparişleri yapıyorum.”
“MADEN İŞLETMECİLERİNDEN VE FİRMALARDAN BİRLİKTE ÇALIŞMAK İÇİN TEKLİFLER GELİYOR”
Doğuştan gelen yeteneği ve yılların tecrübesi nedeniyle piyasaya danışmanlık yapan Fırış Türkiye’nin hemen her yerinden gelen numuneleri inceleyerek firmaları yönlendiriyor. Fırış, “Benim bu meslekte ki bilgim ileri seviyede olduğu için meslek erbapları benden fikir olmaya gelirler. Pek çok maden işletmecilerinden ve firmalardan birlikte çalışmak için teklifler geliyor. Ancak ben hem yaşımın ilerlemesi sebebiyle hem de bir başkasının hizmeti altında hiç çalışmadığım için kabul etmiyorum. Özgürlüğüme düşkün adamım onunda etkisi var. Ancak biz piyasaya yine de bir tür ücretsiz danışmanlık yapıyoruz. Bize gelen numuneler arasında zengin madenlerin ipuçlarını görürsek piyasada ki firmaları bu topraklara yönlendiriyoruz. Maddi bir karşılık beklemeksizin böyle bir hizmetimiz var.”
“TÜRKİYE’NİN HER YERİNDEN NUMUNELER GELİYOR”
Kendi atölyesini kuyumcu ve madenciler için toplanma yeri haline getiren Fırış, “burada fikir alışverişi yapıyoruz” diyor. Fırış kendisini geliştirmek isteyen meslek erbaplarının Türkiye’nin her yanından geldiklerini belirttiği konuşmasında şunları söyledi: “Burası sektör mensupları için bir nevi toplanma yeri. Nice dev gibi firmaları yönetmiş büyük işlerle uğraşmış dostlarımız var. Benim çevremde 20’den fazla madenci var. Bu arkadaşların sosyal medya hesaplarında iletişimde olduğu tüm ülke genelinde yüzlerce madenci var. Bize Türkiye’nin her yerinden madenler geliyor. Yine özellikle İstanbul başta olmak üzere tüm şehirlerden madenciler buraya gelirler. Kendilerini geliştirmek için birkaç gün konaklar ve bizlere danışırlar.”
Kılılı da maden işlemek için tesisleri olduğunu söyleyen Fırış, atölyede numuneleri analiz ederek değerli madenleri buldukları takdirde toprağı işlemeye başladıklarını ifade etti. Fırış çalışma sürecini şöyle anlattı: “Biz buraya toprağın küçük örneklerini getiriyor ve analiz ediyoruz. Benim burada işim analiz yapmak. Arkadaşlarımız dikkatlerini çeken numuneleri bana getiriler. Bende burada analiz ederim. Tabi kullandığımız büro bir nevi kuyumcu atölyesi ancak gelen numuneler 100-200 gram dolaylarında olunca kuyumcu tezgahları da iş görüyor.
Bazı madenler eritilerek ayrışırlar. Onları atölyede inceleriz. Bazı madenlerde asit yoluyla ayrışırlar. Onları da müsait mekanlarda asit kullanarak ayrıştırırız.
Eğer değerli madenleri bulursak birlikte çalıştığımız arkadaşların Kılılı tarafında tesisleri var. Oraya 10-20 ton toprağı götürüyor ve işliyoruz. Fakat burada analiz ve ön çalışma yapmak şart. İçinde bir şey görmediğimiz bir toprağı boş yere taşımayız.”
Hedeflediği çalışmayı da anlatan Fırış konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Tüm bu çabalarımız bizi henüz elle tutulur somut bir neticeye ulaştırmadı. Çünkü maddi gücümüz zayıf. Amacım maden yönünden zengin bir damar bulup ufak ufak çalışmak. Şimdiye kadar bulmuş olduğum bazı önemli ipuçları da büyük tesisleri olan zenginleri ilgilendiren çalışmalardır.”