Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş İl Başkanı Süleyman Öner, “Millet için evet, devlet için evet, Türklüğün bekası için, elbette Türkiye için evet diyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin Lideri Devlet Bahçeli’dir ve Partisi adına sadece o konuşur. Onun sözü bizim sözümüzdür. Kılavuzumuz odur”dedi.
Gazetemize referandum ile ilgili açıklamalarda bulunan Milliyetçi Hareket Partisi Kahramanmaraş İl Başkanı Süleyman Öner, "Bu anayasa Türk'ün anayasasıdır. Bu anayasanın altında 48 yıllık şerefli mazisi olan MHP'nin ve ömrünü bu millete adamış büyük devlet adamı liderimizin imzası vardır. Tüm ülküdaşlarımız ve Türk milleti rahat olsun. Bu anayasa rejimi de, ünite yapıyı da, ilk 4 maddeyi de, bayrağı da, Türklüğü de, devletin bekasını da güvence altına alan, Cumhurbaşkanı'nın sorumlu ve yargılanabilir olmasını sağlayan, devletin yönetim sorunlarını sona erdiren bir anayasadır” dedi.
KIRMIZI ÇİZGİMİZDEN BİRİSİ ANAYASANIN İLK 4 MADDESİ
“Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli bu 18 maddeye neden evet dediğini iyi değerlendirmek lazım” diyerek MHP’nin bu sürece destek verdiğinin altını çizen Başkan Öner şöyle dedi: “Bildiğimiz üzere 367 krizi oldu. Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir kriz ortamı oluştu. 2007 yılında Milliyetçi Hareket Partisi’nin meclise girmesiyle her zaman devletin destekçisi olarak parlamentoda katkıda bulundu. Sonrasında anayasada bazı değişiklikler olmuştur. Ancak bu süreçte bizim kırmızı çizgimizden birisi de anayasanın ilk 4 maddesi. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yapısı, bayrağı bağımsızlığı, cumhuriyeti bizim için çok hassastır. Ama bazıları bunu tartışma haline getirdi. Sonraki durumlarda parlamento da cumhurbaşkanı da halkın oylarıyla seçildi. Yasama ve yürütmede iki başlılık ortaya çıktı.
DEVLETİMİZİN BEKASI İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPTIK
Cumhuriyet tarihinde bu tür tartışmalar sık sık oluyordu. Sonrasında 15 Temmuz sürecini yaşadık. Gördük ki bu topraklardan bizi söküp atmak isteyen ne kadar Türk düşmanı varsa birleştiler. Bütün terör örgütleri birlikte hareket ederek bir kalkışma yaptılar. Bu durumlardan sonra Sayın Genel Başkanımız 15 Temmuza kadar olan tartışmaların artık millet ve devlet için ortadan kalkması gerektiğini ve siyasetin orta noktada buluşması gerektiği kararını aldılar. Milliyetçi Hareket Partisi devletin bekası söz konu olduğunda her zaman inisiyatif alan bir partidir. Ve biz inisiyatif aldık devletimiz için ne gerekiyorsa onu yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz” ifadesini kullandı.
BAŞKANLIK SİSTEMİ DEĞİL, CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ
Anayasa değişikliği ile yapılacak olan Başkanlık Sistemi değil Hükümet Sistemi olduğunu belirten Öner bu iki ayrıntıyı iyi ayırt etmek gerekir diyerek şöyle dedi: “Hayır cephesinde yanlış algılar oluşturuluyor. Yeni sistemde maddelere bakıldığı takdirde Cumhurbaşkanlığı ve Hükümet sistemi geçiyor. İki başlılık sona erecek ve halk hem parlamentoyu hem de cumhurbaşkanını seçecek. Ve bu seçimler de aynı gün yapılacak. Mevcut sistemde cumhurbaşkanına çok geniş yetkiler vardı. Ama sadece vatana ihanetten yargılayabiliyorsun. Yeni sistemde yaptığı her eylemden sorumlu hale geldi. Yeni sistemde ciddi anlamda bir sorumluluk var. Yeni sistemde 600 vekil olacak. Eskiye göre daha iyi bir hale geldi. Yasama ile yürütme tamamen birbirinden ayrılıyor. Yeni sistemde parlamento kanunları yapıyor, Cumhurbaşkanı yürütmenin başı oluyor. Cumhurbaşkanı kanun hükmünde karar çıkaramayacak. Sadece kararname çıkarabilir. Buda oylanmazsa geri çevrilir. Kararname ile ilgili kanunu yasama yaparsa kanun geçerli. Burada bir milli uzlaşma olması için iki parti bir araya geldi. Vatanı ve milleti çukura çekmek isteyenleri ortadan kaldırıyoruz. Terör her zaman saldırıyor. Avrupa’daki olaylar ortada. Milliyetçi Ülkücü Hareket il AK Parti’nin bir arada olup milli bir zeminde milli bir anayasa değişikliği yapmasını kesinlikle kabul etmiyorlar. Vatandaşımız 16 Nisan’da Türk Devletine diz çöktürülemeyeceğini gösterecektir.
NİÇİN EVET DEDİĞİMİZE DAİR HALKI BİLİNÇLENDİRİYORUZ
Parti teşkilatı olarak halkı bilinçlendirdiklerinin altını çizen Öner, “Teşkilatlarımızı ziyaret ederek sürece katkı sağlıyoruz. Niçin evet dediğimize dair şehrimizin çeşitli mahallelerinde çalışmalar yapıyoruz. Kendi imkanlarımızla halkımızın içerisindeki tereddütlü olan kardeşlerimizi ‘evet’ yönüne çekmeye çalışıyoruz. Bütün milliyetçi arkadaşlarımız ‘evet’ diyecektir. Milliyetçi Hareket Partisi’nin Lideri Devlet Bahçeli’dir ve parti adına sadece o konuşur. Onun sözü bizim sözümüzdür. Kılavuzumuz odur. Bunun haricince ‘ben eskiden ülkücüydüm’ deme hakkı yoktur. Zaman içerisinde kafasında tereddüt olan arkadaşlar bu değişikliğe ikna oluyorlar. Biz teşkilat yapısı ile yönetilen bir partiyiz. Teşkilatımız ne derse biz de oradayız. Her zaman haklı çıkan liderimiz de Türk milletinin ve devletinin yararına olmayan bir konuda inisiyatif almaz” ifadesini kullandı.