Tenekecilik mesleği teknolojiye yenik düşerken, yaptığı meslek nedeniyle dedesi Hanifi'nin 'Tenekeci' lakabını taşıyan Vehbi Çanakçı, 62 yıldır dede mesleğini sürdürüyor
Kahramanmaraş'tan yaklaşık 2 asır önce Gaziantep'in İslahiye ilçesine göç eden Hanifi Usta, Cumhuriyet'in ilanından sonra ise mesleği nedeniyle "Çanakçı" soyadını aldı. Yıllarca mesleğini sürdüren Hanifi usta, mesleği çocuklarına ve torunlarına da öğretti. Mesleği yapan Ahmet Çanakçı'nın 1956 yılında vefat etmesinin ardından 7 yaşındaki Vehbi Çanakçı, dedesinin mesleğini ve soyunu devam ettirmeye başladı.
Mesleğe başladığı yıllarda yaklaşık 10 usta ile yarışmak zorunda kalan Vehbi usta, yaklaşık 62 yıllık meslek hayatını halen devam ettiriyor. Mesleğin her geçen gün gelişen teknolojiye yenilmesi nedeniyle İslahiye ilçesinde mesleği yapan tek usta kaldığını belirten 4 çocuk babası Çanakçı, yetiştirdiği 20-25 çırağın da tenekeciliği bırakarak, başka mesleklere yöneldiğini ifade etti. Çocuklarının bile mesleği bıraktığını anlatan Tenekeci Vehbi usta, gelişen teknoloji ile tenekenin yerini, naylon, plastik, krom yada pet ürünlerin aldığını belirterek, "Bizim mesleği öldüren teknolojinin gelişmesidir. İlçede şimdilerde bu meslekte tek kaldım. 2 tane oğlum var, onlara da bu mesleği öğretmiştim. Ellerinden gelir ama meslek teknolojiye yenilince onlar da başka işlere yöneldi. Önceleri işler iyi olduğunda yanımda çalışırlardı. Şimdi farklı sektörlerde kendi işlerini yapıyorlar. Şu ana kadar yaklaşık 25 çırak yetiştirdim ama çoğu yetişmeden kaçtı. Yetişenler de bir süre sonra bu mesleği bıraktı, yine farklı meslekleri yaptılar. Şu an içlerinden sadece bir tanesi mesleği devam ettiriyor. Kimi polis, kimi asker, kimi de lokantacı oldu" dedi.
"Çırak bulamıyoruz"
Vehbi usta, son dönemlerde yetiştirecek çırak bile bulamadıklarını belirterek, bu durumun başlıca nedenlerinin ise teknoloji ve eğitim sistemi ve insanların kolay yoldan bol para kazanma gibi isteklerinin olduğunu ifade etti. Çanakçı, "Artık çırak da yetiştiremiyoruz. En büyük sebebi gelişen teknoloji ile yok denilecek seviyeye gelen kazanç. Bir de okulların 4+4+4 eğitim sistemine geçmesi. Bu eğitim sistemi nedeniyle çocuklar okullara gidiyor. Yazın çalışmaya gelen de meslek öğrenmeye değil para kazanmak için geliyor. İlk sorduğu da 'usta ne kadar para vereceksin' diyor. Gücüm olmadığı için çırak alamıyorum. Koşulları zorlayıp alsam bile işin zorluğu nedeniyle bir süre sonra kendisi kaçıyor" ifadelerini kullandı.
Kışın sobalar, yazın mandıracılar umut oluyor
Vehbi usta, mevsimlik işler yaptığını belirterek, geçimini sağlamak için kışın soba tamiri yapabildiklerini, yazın da mandıracılara süt ve süt sağma tenekeleri ile peynir kalıbı siparişlerinin yüzleri güldürdüğünü kaydetti. Vehbi Çanakçı, "Şimdilerde yani kış mevsiminde burada soba tamiri ya da eski evlere banyo sobaları, baca kapağı gibi işlerle para kazanmaya çalışıyoruz. Yaz döneminde yani süt sezonunda ise mandıracılara süt tenekesi ve peynir kapları yapıyoruz. Yani kısacası yaz günü mandıracılara kışın da soba işlerine ağırlık veriyoruz" diye konuştu.
İHA