KSÜ Cahit Zarifoğlu Konferans Salonunda düzenlenen anma programının açılış konuşmasını Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Solak yaptı. “Hocalı Soykırımını yeniden hatırlamak ve gelecekte bu tür soykırımlara maruz kalmamak adına millet olarak neler yapabiliriz düşünmek için bugün Hocalı soykırımının 26. Yıldönümünde toplanmış bulunuyoruz. Hocalı ve Hocalı gibi yaşanan olaylara şöyle çevremize baktığımız zaman dünya kör, sağır ve dilsiz kalmakta. Karabağ’da yaşanan vahşeti, Srebrenitsa’da yaşanan vahşeti, soykırımı ve katliamı, Doğu Türkistan’da yaşananları ve hemen burnumuzun dibinde Suriye’de yaşanan vahşeti maalesef dünya seyretmekte. Eğer akan kan Türk'ün kanı ise akan kan Müslüman'ın kanı ise emperyalist güçler için bunun hiçbir değeri, hiçbir önemi olmadığını, bugün dünya olarak seyretmekteyiz.” diyen Rektör Yardımcısı Solak, “Yeniden şaha kalkmak ve yaşananlara dur demek için gençlere büyük iş düşmektedir. Biz hocalarınız ve siz gençler olmak üzere, el ele düştüğümüz yerden kalkabilmek adına çok çalışmamız lazım. Yeni Hocalı'lar yaşamamak, Doğu Türkistan’daki kanı durdurmak ve Suriye’deki soydaşlarımız ve dindaşlarımızı yeniden kendi ülkelerine döndürebilmek adına çok çalışmamız lazım.” ifadelerini kullandı.
KSÜ Öğrenci Konseyi Başkanı Hasan Demir de kısa bir selamlama konuşması yaparak Hocalı’da şehit olanları andı.
Açılış konuşmasının ardından Hocalı Soykırımı’ndan sağ kurtulanların anlatımlarının ve soykırımın ardından çekilen görüntülerin yer aldığı “Sönmeyen Ateş Hocalı” belgesel gösterimi gerçekleştirildi.
Belgesel gösteriminin ardından Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Toğrul İsmayıl “26. Yıldönümünde Hocalı’yı Anlamak ve Türkiye-Azerbaycan İlişkileri” konulu konferans sunumunu gerçekleştirdi.
Hocalı Soykırımı’nda 239’u korkunç işkencelere maruz kalmak üzere 63’ü çocuk 613 sivilin katledildiğini ve 1225 kişinin işkence gördüğünü hatırlatan İsmayıl, “Millet olarak tarih bilincine sahip olmalıyız. Bu acı olaylardan ders almıyorsak, bundan sonra daha acı olayları yaşayabiliriz.” dedi.
Soykırımın sorumlularının halen ceza almadığını ve uluslararası camianın duruma sessiz kaldığını söyleyen Doç. Dr. İsmayıl, “Nedeni çok açık. Öldürülen, Türklerdir. Soykırımın tek sebebi burada yaşayanların Türk ve Müslüman olmasıdır.” ifadelerini kullandı.
Hocalı Soykırımı öncesi bölgedeki siyasi ve askeri hareketliliğe ilişkin bilgiler veren ve Hocalı Soykırımı’nın hazırlıklı ve planlı bir operasyon olduğunun altını çizen İsmayıl, soykırımın gerçekleştirilmesinde Ermenilere, Rusların ve uluslararası terör örgütü mensuplarının da destek verdiğini belirtti.
Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin mevcut durumu ve geleceğine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Doç. Dr. Toğrul İsmayıl, “Türkiye, şüphesiz bölgesinin en güçlü ülkesi olacaktır. Türkiye’nin güçlenmesi Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetlerinin de güçlenmesine ve Türkiye etrafında birleşmesine vesile olacaktır.” şeklinde konuştu.
“Birlikten güç doğar. Türkiye güçlenerek Türk ve İslam ülkelerinin yer aldığı bir ittifakın başını çekmelidir.” diyen İsmayıl, “Türklerin güçlü olması bölgeye hak ve adaleti getirecektir. Türkiye’nin gücü bölgeyi huzura kavuşturacaktır.” dedi.
Konferans sunumunun ardından Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Solak tarafından Doç. Dr. Toğrul İsmayıl’a hediye takdim edildi.