Cumhuriyet Üniversitesi (CU) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Başbakanlık Deprem Değerlendirme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Orhan Tatar, geçtiğimiz günlerde Tokat’ta meydana gelen 4 şiddetinde ve Sivas ile çevresinde meydana gelen hafif şiddetteki depremleri değerlendirdi.
''Sivas’ta deprem beklenmiyor''
Tatar, hafif sarsıntıların dışında Sivas’ta olası bir deprem beklenmediğini belirterek, “Bölgemizde küçük orta dereceli depremler beklemek son derece olağan. Son zamanlarda meydana gelen küçük ölçekli depremlere bakarak Sivas için yakın gelecekte bir deprem beklentisi var demek mümkün değil” dedi.
''Esençay fayı deprem kaynağı''
Nisar çayının güneyinden başlayıp, Erbaa’nın güneyine kadar uzanan yaklaşık 30-40 km uzunluğundaki Esençay fayının deprem kaynağı olduğuna dikkat çeken Tatar, “Sivas’ın kuzeyine doğru gittikçe 1. derece deprem bölgelerine giriyoruz. Tokat’ın Kuzeyinde Niksar, Erbaa civarında, Reşadiye civarında zaman zaman 4 derece ve üzerinde depremler beklemek olağan bir durum. Son zamanlarda Erbaa’nın hemen güneyinde meydana gelen depremler, bizim Esençay oyarak adlandırdığımız ve üzerinde uzun yıllardan beri depremin olmadığı, ancak depremi üretecek fayın üzerinde meydana gelen depremlerdir. Dolayısıyla Tokat’ta Esençayı olarak adlandırdığımız, Niksar çayının güneyinden başlayıp, Erbaa’nın güneyine kadar uzanan yaklaşık 30-40 km uzunluğundaki bir fay bölgedeki önemli deprem kaynaklarından birisi” dedi.
Tokat’ta 6'nın üzerinde deprem beklentisi
Tatar, Kuzey Anadolu fay zonunun Erzincan-Tokat bölümü arasında biriken enerjiden dolayı her an 6 şiddetin üzerinde bir deprem olabileceği uyarısında bulundu.
Tatar, “Tokat, Erbaa, Taşova civarından başlayıp Erzincan’a kadar olan hat üzerinde, Kuzey Anadolu fay zonunun bütünün üzerinde bir çok teknik araştırma yaptık. Bir çok veriler elde ettik. Buradaki önemli husus şu; Tokat civarında ve Sivas’ın kuzeyinde, Kuzey Anadolu fay zonu üzerindeki yıllık hareket hızı 2 santimetre civarında. Bunun hareket şekli de yanal yönde. Yer kabuğunun bir kabuğunu diğerine göre yılda 2 santimetre civarında hareket ediyor. Bu yamulma ve enerji birikimi kayaçların taşıyabileceği en son noktaya geldiğinde orada bir deprem olması kaçınılmazdır. 1939 yılında bölgede yaşanan depremden günümüze kadar orada 1 metre 66 santimetrelik bir yer değişikliğinin neden olabileceği deprem her an olabilir. Bu da en azından 6 ve üzerinde bir depremin o bölgede beklenmesini mümkün kılar. Kuzey Anadolu fay zonunun Tokat ve Erzincan arasında kalan bölümü için söylüyorum bunu. Şunu belirtmek istiyorum. İnsanları paniğe sevk etmek doğru değil ancak şunu bilmekte fayda var. O bölge aktif bir deprem bölgesi. Aktif faylar var. Faylar üzerindeki hareketlilik artık net bir şekilde biliniyor. Oluşan enerji birikimi biliniyor” şeklinde konuştu.
haber7