Kaybolan dosya Yargıtay’da Şimdi de orada bekliyor

Miras kalan taşınmazların, ağabeylerince kaçırıldığını belirten kardeşlerin açtığı davada, keşif günü kaybolan dosya 1 yıl sonra ilgisiz bir bilirkişide çıktı.

MEHMET AYDIN / İSTANBUL - Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görülen davada, dört kız kardeş, ağabeyleri M. E. Ö.’ün babalarından miras kalan taşınmazları kendilerinden kaçırarak, yararlanmalarını engellediği iddiası ile açtıkları davayı kazandılar. Ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin önce onayıp, sonra harç açısından bozduğu dosyanın başına gelmedik kalmadı. Dosya kayboldu.. Yenilendi.. Bu sefer de yanlış Yargıtay dairesine gönderildi. Doğru daireye gitmesi aylar sürdü.. Şimdi de 3 aydır Yargıtay arşivinde incelenmeyi bekliyor.

2012 yılında açılan davada, İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi kız kardeşleri haklı bularak, ağabey M.E.Ö’nün, danışıklı işlemle taşınmazları kendi üzerine geçirdiği sonucuna vardı. Ağabeyin kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesi önce kararı onadı. Sonra ise, taşınmazların değerinin tespit edilmesi ve buna göre harç yatırılması gerekçesi ile kararı bozdu.

BİLİRKİŞİ DOSYAYI OFİSİNDE BEKLETMİŞ

İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi kalem personeli, Yazı İşleri Müdürü Sema Aksoy, katipler Sibel Şahin ile Sezin Meral Şendoğan ve bilirkişi Kemal Kökpınar’ın birlikte imzaladıkları tutanakta “Mahkememiz bilirkişilerinden Kemal KÖKPINAR’ın bu gün Mahkememize 2016/2 esas sayılı dosya ile birlikte müracaat ederek; Mahkememizden bilirkişilik yapmak suretiyle aldığı dosyaları incelediği sırada, bu dosyanın da rapor düzenleyeceği dosyaların içinde olduğunu gördüğü, rapor düzenlenmek üzere kendisine dosyaların zabıt katibi Tolgahan ACEROĞLU tarafından verildiğini, Mahkememizin başka dosyasının eki olduğunu düşünerek dosyayı tarafından incelediğinde, gerek dosya numarasını gerek tarafları incelediğinde irtibat kuramadığını, bu nedenle dosyayı Mahkememize teslim ettiği” yazılırken, bilirkişinin bir yıl boyunca klasör halindeki dosyadan habersiz bürosunda bekletmesi garip karşılandı. Dosya, ikinci defa Yargıtay’a gönderilirken, daha önce 14. Hukuk Dairesi’nin bozma kararı verdiği apaçık biliniyor iken, 8. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesi, “Mahkeme kaleminde derin eller mi görev yapıyor?” sorusuna yol açtı.

Dosya, Yargıtay’a gönderilirken yanlış daireye hitaben form doldurulması sebebi ile, 1.5 ay boşuna oyalatıldığı belirtilirken, Yargıtay’daki ön inceleme bölümünün de bu yanlışı atlamasının skandal olduğu belirtiliyor. Bozma sonrasında ikinci defa Yargıtay’a giden dosyanın, benzer dosyalar karara çıkarken, hala karara çıkmadığı öğrenildi.

KLASÖR KAYBOLMUŞTU

2016 yılında yeniden görülmeye başlanan dâvâ sırasında ilginç bir gelişme yaşandı. Dükkanların değerinin belirlenmesi için keşif yapılacağı 05.05.2016 günü, klasör halindeki kalın dosyanın kaybolduğu anlaşıldı. Bütün aramalara rağmen bulunamayan dosyayı son gören kişi, keşif gününden bir gün önce dosyayı incelediğini söyleyen bilirkişi idi. Ancak dosyanın bulunamayacağının anlaşılması üzerine, dosyanın yenilenmesi işlemleri başlatıldı. Şikayet üzerine mahkeme personeli katip Sibel Şahin hakkında ceza davası açıldı.

DOSYA 4 HAKİM GÖRDÜ

Resmi Gazete ve bir gazetede ilan yapılıp, Adalet Bakanlığı’ndan izin alınan dosyanın yenilenmesi işlemleri sürerken, İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tam dört hakim değişti. 2017 yılı Mart ayında yenilenmesi tamamlanan dosyada mahkeme, kız kardeşleri haklı bularak davayı bir kez daha kabul etti. Bu kararı da beğenmeyen ağabey M. E. Ö. kararı temyiz etti. Yenilenen dava dosyası, 18 Mayıs 2017 günü Yargıtay’a kaydı yapılırken, bundan 5 gün sonra kayıp dosyanın bilirkişi Kemal Kökpınar tarafından mahkemeye getirildiği öğrenildi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri