Türk halk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Abdurrahim Karakoç, unutulmaz eserleriyle Türk edebiyatına önemli katkılarda bulunmuştur. 12 yıl önce aramızdan ayrılan Karakoç, "Mihriban", "İsyanlı Sükut", "Hak Yol İslam Yazacağız", "Gel Gayrı", "Hasan'a Mektuplar", "Vur Emri" ve "Omuzumda Sevda Yükü" gibi eserleriyle tanınmaktadır.
Anadolu'nun zorlukları ve insanların yaşadığı sıkıntıları işleyen Karakoç, dört kuşak şair bir ailede doğmuştur. 7 Nisan 1932'de Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesine bağlı Ekinözü köyünde dünyaya gelen Karakoç, şiir ve okuma tutkusunu çocukluğunda keşfetmiştir. Babasının okuduğu değerli kitaplarla büyüyen Karakoç, okumaya olan tutkusunu hiç kaybetmemiştir. Edebiyat dünyasına 1958 yılında "Hasan'a Mektuplar" isimli eseriyle adım atan Karakoç, o günden itibaren Türk edebiyatının önemli bir figürü olmuştur.
Emekliliğinin ardından Ankara'ya yerleşen Karakoç, yazı hayatına Yeni Ufuk gazetesinde köşe yazarlığı yaparak devam etmiştir. Siyasi arenada da aktif bir şekilde yer alan Karakoç, Milliyetçi Hareket Partisi ve Büyük Birlik Partisi'ne üye olmuş ve siyasi duruşunu sıkça eserlerinde yansıtmıştır.
Karakoç'un eserleri, toplumun her kesimi tarafından ilgi görmüş ve birçok ünlü isim tarafından bestelenerek seslendirilmiştir. Şiirlerinde aşk, ayrılık, özlem, tabiat ve gurbet gibi temaları işleyen Karakoç, temiz Türkçe ve hece vezniyle dikkat çekmiştir.
Bir röportajında şiir yazma sürecini anlatan Karakoç, ilhamın önemine vurgu yaparak, yazma sürecinde Allah'ın verdiği ilhamın önemli olduğunu belirtmiştir. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde vefat eden Karakoç, Bağlum Mezarlığı'nda defnedilmiştir.
Abdurrahim Karakoç'un eserleri, Türk edebiyatının önemli birer parçası olarak gelecek kuşaklara da ilham kaynağı olmaya devam edecektir.
Kaynak: AA