HABER: ABDULLAH YILDIZ
Kadına Şiddetin devlet eliyle engellendiğini savunan Avukat Kazancı, Kanunun şiddet gören kadına koruma sağladığını ve zarar veren bireylere uzaklaştırma cezası verildiğini söyledi.
Kazancı, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
“29 yıldır Avukatlık hizmetimizi sürdürüyoruz. Toplumda ki hukuksal olaylar arttıkça, Kahramanmaraş’ta Hukuk konusunda alan seçimi başladı diyebiliriz. Avukatlık mesleği Ceza davası, İcra davası, Boşanma davası, Tazminat davaları gibi alanlarda ayrılabiliyor.
Geçmişe göre günümüzde devletimizin vatandaşa daha fazla hak tanıdığını söyleyebiliriz. Aile içi şiddet, Cinsel suçlarda ciddi oranlarda artışlar var. Bu oranların artması toplumdaki şiddet oranının da arttırdığının bir kanıtı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bu tür şiddete maruz kalan davalarda kanun bireylere korunma ve buna benzer hakların birçoğunu tanıdığını söyleyebiliriz. Bireyler kendilerine tanınan bu hakların bilincine vararak kanuni haklarını kullanmalı ve bu haklarının bilincine varmalıdır. Örneğin bir ceza davası olan kişinin veya hukuksal bir davası olan kişilerin dosya masraflarını ödeyemeyeceği ve avukat tutamayacağını belirtirse kanunun ona tanıdığı yetkiye dayanarak kendisine bir avukat tayin edilir ve hakları ve savunma hakkını rahatlıkla kullanabilir.
Avukat tutacak imkanı olmayan kişilerinde avukat istemesi sonucunda Baro kendisine bir avukat tayin ediliyor ve savunması yapılabiliyor. Şahıs veya suç istinadı edilen kişi her aşamada ifadesine başvurulması gerektiği için avukat her zaman lazım oluyor ve bu hakkını devlet eliyle rahatlıkla kullanabiliyor. Adalette usul çok önemlidir. Usulen bir yanlış yaptığınız zaman esasta ne kadar haklı olursanız olun davayı kaybetme imkanınız yüksektir.
Davaları bekletici mesele yapılamaz. Şiddete uğrayan kadına aile mahkemesi tarafından uzaklaştırma kararları verilerek karşı da zarar veren kişinin kadına belli bir süre içerisinde yaklaşamıyor. Kadınların hayati tehlikesi olduğu zaman devlet koruması altında korunarak kadına yönelik şiddete devlet eliyle dur deniliyor.
Kadına şiddet tarihin hiçbir döneminde kabul görmemiştir. Günümüzde insanların maalesef maneviyat duyguları zayıfladığı için tam anlamıyla olayları akılcı göz ile bakamıyor ve bunun sonucunda kadına ve çocuklara şiddet cinsel istismar olayları artıyor.
Kadın şiddet tasviri ile hiçbir zaman birleştirilemez.”