15 Temmuz ‘FETÖ Terör örgütünün koordine ettiği darbe girişiminden sonra cevabı en çok merak edilen soruların başında ‘Orduya bu kadar cemaatçi nasıl sızdı? oldu. Bu sorunun cevabı ise Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen “Fethullah Gülen Terör Örgütü Çatı İddianamesi’nde yer aldı. İtirafçı ve gizli tanıkların ifadelerinde askeri lise sınavlarının sorularının sınavdan önce alındığı, mülakat kurulunda cemaatin adamının yer aldığı hatta fizyolojik sorunu olan öğrencilere estetik ameliyat yapıldığı, teğmen çıktıktan sonra bağlarının kopartılmadığı Ankara’da yaklaşık 5 bin evde abilerin cemaatçi askerlerle buluştuğu bu iddianamede ortaya kondu. İşte gizli tanık ve itirafçılardan orduya nasıl sızıldı sorusunun cevabı:
Kayıtları değiştirdiler
Gizli tanık Sipahi, 2006 yılında cemaat ile tanıştığını, 2010 yılında bir ev toplantısında çocukları hakkında bilgi istendiğini ve ardından çocuklarına dershaneye gönderdiğini, çocuğunun ardından cemaat evinde kalmaya başladığını 2011 yılında ise askeri lise sınavlarına girdiklerini anlattı: “Cemaatin adamı Selim eşimin kimlikteki fotoğrafında başının kapalı olup olmadığını sordu. Kapalı olduğunu söyledim. Selim, eşimin başı açık bir fotoğrafını çektirip kimliğini değiştirmemi söyledi. Bunları yaptım ve başvuru evrağını Selim’e verdim. Ancak bu sefer çocuğumun daha önceden cemaat dershanesine gittiğini, bunun engel olacağını, geçmişteki kayıtlarını sildireceğini ve cemaate ait olmayan bir dershaneye göstermelik bir kayıt yaptıracağını söyledi.
Sorular bir gece önce verilmiş
Sipahi sınavdan bir gece önce de soruların çocuğuna verildiğini söylüyor: “2012 yılı askeri sınavlarının düzenleneceği tarihten bir gün önce çocuğum cemaat evinden çağırıldı. Ertesi gün de sınava girdi. Sınavdan ise 15-20 dakika sonra çıktı. Niye erken çıktığını sorduğunda cemaat evinde kaldığında evdeki Engin Yanık isimli abisinin on beş gün süreyle 100 soru çözdürdüğünü, bu soruların da sınavda çıkan sorular ile aynı olduğunu söyledi. Hatta abileri çocukları ‘Bu sorulara dikkat edin bu sorularla karşılaşabilirsiniz, karşılaşırsanız da periyodik aralıklarla 5-6 tanesini yanlış yaparsınız” diye uyarmış.
Mülakata da sızmışlar
Sipahi, oğlunun 89 puan ile sınavı kazandığını ve ardından da mülakata girdiğini söylüyor: Mülakattan sonra oğlum, mülakatta heyette görevli bir abinin olduğunu, cemaat evinde kaldığı süre zarfında kendilerini pikniğe götürdüklerinde bu abi ile tanıştırdığını, mülakat esnasında abinin kendisini tanıdığını ancak tanımazlıktan gelmesi için işaret verdiğini söyledi. Bu olay üzerine Selim ile buluştum. Rahatsız olduğumu söyledim o da bana, ‘Bu teşkilatın içine temiz insanların girmesi için uğraşıyoruz bu gayet normaldir.
Okul birincisi yaparız
Mülakattan sonra sonuçlar açıklanıyor ve Jüpiter’in oğlu Maltepe Askeri Lisesini yedekten, Bando Astsubaylık okulunu ise asil olarak kazanıyor. Bundan sonrasını Jüpiter şanlatıyor: “Selim geldi, oğlumu kayıt yaptırmayacağımı bunun adil olmadığını söyledim. Selim bana kızdı. Bana oğlumu Bando Astsubaylık Okulu’na kayıt yaptırmamı, adamları sayesinde oğlumu okul birinci yaptırıp Kuleli Askeri Lisesi’ne kaydını aldıracaklarını söyledi. Ancak ben bunu yapmadım ve oğlumun cemaat ile bağını kopardım.”
Kaporta düzeltme
Çatı iddianamede itirafları yer alan başka bir gizli tanık ise Jüpiter. Jüpiter, cemaate giren çocukların askeri liseyi kazandırılmasından sorumlu bir abi. Yapılanları ise şöyle itiraf etti: Fethullah Gülen Cemaati içerisinde bilfiil beş yıl bulundum. Üniversitede okurken evlerinde kaldım. Ankara’da önce Kara Harp Okulu ve diğer askeri okul öğrencilerinin okula girmelerini sağlamak için görevlendirildim. Öğrenciyi TSK harp okullarına girecek hale getirmek için bazen istenen fiziki koşulların sağlanması amacıyla öğrencilere estetik ameliyat bile yaptırdık. Bu işleme kaporta düzeltme deniyor. Kaporta düzeltme işlemi sırasında öğrencilerin dişleri yaptırıldı, plastik cerrahi ile yara veya belirgin izlerin kapatıldı, göz kusurları düzeltildi. Benim ilgilendiğim 10 öğrenci vardı ve bunlardan dördü şu anda TSK’da subay ve astsubay olarak görevli. Öğrencilerin TSK’ya hazırlanması cemaatin yaptığı en mahrem hizmetti. Bu öğrencileri mezun olana kadar takip ettik. Örgüte bağlı olarak faaliyetlerinin devamını sağladık.
‘Kapadokya’ TSK demekmiş!
Jüpiter, askerlerle cemaat evlerinde toplantılar yapıldığını da söyledi: “İki teğmenden sorumluydum. Cumartesi veya pazar her hafta iki-üç saat onlarla bir araya gelirdim. Örgüt literatüründe Yenimahalle, Etlik, Keçiören, Çankaya, Kazan’ın ayrı eyaletlerdir. İsmini bilmediği Süleyman kod adlı kişi 200-300 kişiden mesul Etlik talebe sorumlusudur. Hususi hizmetlerin başında büyük bölge imamı Ertuğrul kod adlı Ömer Cüce’nin bulunuyor ve bu yapıya ait 5000 ev var. Örgüt jargonunda, Fethullah Gülen’in vaazının içinde Kapadokya kelimesini kullandığında TSK’yı kast eder. TSK’ya yeşil, polise mavi deniyor.”
Soruları abiler rüyasında gördü
Gizli tanık Kaktüs ise soruların önceden gelmesini sorgulayan öğrencilere verilen cevabı şöyle itiraf etti: 1994-1995 yılında askeri lise giriş sınavının 38 sorusunu getirdi. Bunlar matematik, geometri ve fen sorularıydı. Sorular her öğrenciye verilmedi ancak Türkiye genelinde her yere bu soruların ulaştırıldı. öğrencilere abiler rüyasında görmüş, bu sorular çıkacak denilerek çalıştırıldı. Askeri okullara yerleşecek zeki öğrencilerin sağlık problemi varsa gerekli egzersiz ve problemi aşıcı tedbirler uygulandı.