Fedakarlığın özdeşi; Veteriner hekimler

Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Erdal Gök gazetemize yaptığı açıklamada veteriner hekimlerin karşılaştığı zorlukları ve sundukları fedakarlıkları dillendirdi.

Veteriner Hekimleri Odası hakkında bilgiler aktaran Erdal Gök, açıklamasında hayvanlardan insanlara geçebilecek olan hastalıkları ve bu hastalıklara karşı nasıl mücadele ettiklerini anlattı. Gök; “Bizler meslektaşlarımızın haklarını korumak adına bu odada faaliyet gösteriyoruz. 225’i aktif olmak üzere 325 üyemiz var. İlçelerimiz ile birlikte 102 tane kliniğimiz var ve 3 tanesi de açılmak üzere. Veterinerler sadece hayvanlara bakmıyor, bununla birlikte insan sağlığı ile de yakinen ilgileniyor. İnsanlar gıda tüketmek zorundalar. Sağlıklı gıda üretilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Veteriner hekimlerimiz burada fedakarlık yapıyor. Hayvanlardan insanlara bulaşan 300’den fazla hastalık var. bunların başında tüberküloz dediğimiz verem hastalığı var. Brusella dediğimiz halk ağzındaki peynir hastalığı var. Şarbon ve kuduz hastalıkları var. Bunlar ağırlıklı olarak vatandaşlarımızın da bildiği hastalıklar. Kesimhanelerde ve Tarım İl Müdürlüklerinde çalışan arkadaşlarımız var. Tarım İl Müdürlüğünde çalışan arkadaşlarımız bakanlığımız programları dahilinde aşılar yapıyor. Serbest çalışan arkadaşlarımız var, bunlar da hayvan hastalıkları ile mücadele ediyor. Mezbahanelerde çalışan arkadaşlarımız çok gündeme gelmiyor ama işin püf noktasında görev yapıyorlar. Geçtiğimiz günlerde Kayseri’de bir meslektaşımız tüberküloz hastalığına yakalanmış bir hayvana mezbahanede rastlıyor. Hayvanın imha edilmesi gerekirken hayvan sahibi buna karşı çıkıyor ve etin toplumun tüketimine kazandırılmasını istiyor. Veteriner hekimimize bıçak çekildiği söyleniyor. Bu tür sorunlarla kesimhanelerde karşı karşıya kalınabiliyor. Buna çözüm olarak mezbahanelerde herhangi bir güvenlik de bulunmuyor ve büyük bir ihtiyaçtır. Biz özgür ve korkmadan karar vermeliyiz. Bizim özgürce vermiş olduğumuz kararlar insan sağlığına yönelik kararlardır. Vatandaşların çıkarlarını düşünürüz. Kuduz hastalığından bahsetmek gerekirse tehlikeli olmadığını söyleyemeyiz. Önlenemez değil, tek çaresi de hayvanlara aşıdır. Bir insanı hayvan ısırdığı zaman 10 gün içerisinde açı programının başlamış olması lazım. Hayvan 10 gün içerisinde ölmezse kuduz olmadığı anlamına geliyor. Ama hayvan 10 gün içerisinde ölürse gerekli tahliller sonucunda hayvanın değerleri hastaneye bildiriliyor, hastane de ısırılan insana ona göre bir program izliyor. Kuduz hastalığı olan hayvandan insanlar kaçışıyor ama veteriner hekim bu hayvanın üstüne üstüne gitmek zorunda. Brusella dediğimiz peynir hastalığına yakalanan veteriner hekim arkadaşlarımızın birçoğunun çocuğu olmuyor. Çünkü bu hastalık üreme organlarına yerleşiyor. Şarbon kimyasal silah olarak kullanılan bir madde. Solunum yolu ile bulaşan bu hastalığı duyduğumuzda ürküyoruz ama veteriner hekim bununla mücadele etmek zorunda. Bu hayvana otopsi yapıldığında bile bulaşma ihtimali var. Diğer yandan tüberküloz dediğimiz verem hastalığı var. Bu insan tüketimine sadece kavurma olarak sunulabilir. Bunun da imkanı olan mezbahanelerde yapılması lazım. Bunu insan tüketimine sunmaya çalışanlar olabiliyor. Bu sefer de vatandaşlara çok ciddi sıkıntılar açabiliyor” dedi.

HEKİMLERİMİZİN SORUNLARINA KULAK VERİLMELİ

Veteriner Hekimlerin bazı haklarının geri alındığını ve ihtiyacı olan hakların da verilmesi gerektiğini belirten Gök; “Veterinerlerimizin yıpranma payı kaldırıldı. Bizim saydığımız hastalıklardan dolayı hayatını kaybeden veya çocuğu olmayan, sakat kalan meslektaşlarımız var. İşe giderken acil davranması gereken durumlarda trafik kazası geçirenler var. Bizim işimizin gecesi gündüzü yok. Bunlarla birlikte hekim arkadaşlarımızın dağın başında kendini koruması için silah taşıması lazım. Bunun kanunen onaylanıp silah taşıma ruhsatının verilmesi gerekiyor. Veteriner hekimlerin her zaman hayati riski söz konusudur” ifadelerini kullandı.

KAHRAMANMARAŞ’TA KLİNİKLER KENDİNİ GELİŞTİREREK ARTIYOR

Klinik sayısının her geçen gün arttığını ve mevcutların da kendilerini sürekli olarak yenilediklerini söyleyen Gök, Kahramanmaraş’ta hayvancılık ile ilgili de önemli söylemlere yer verdi. Gök; “Sayısı 32’ye ulaşan veteriner fakültesi var. Yılda 3 bine yakın veteriner hekim mezun oluyor. Bu insanlar da ister istemez kendi işyerini açma isteğine gidiyorlar. Kamuda uzun yıllardan beri alım da olmuyor. Bu vatandaş doğal olarak klinik açmak zorunda bu da klinik sayılarının artmasına neden oluyor. Son dönemlerde bilinçli bir şekilde klinik açanlar oldu. Yeni ekipmanlar ile kendilerini geliştiriyorlar. Sürekli kendini geliştiren hekimlerimiz var. Vatandaşlarımızdan beklentilerimiz var. Veterinerlerimize hekim gözüyle baksınlar. 5 yıl eğitim alıyor arkadaşlarımız. Beşeri hekim sadece insan anatomisini incelerken biz kanatlı, kedi, köpek, küçükbaş, büyükbaş ile ilgileniyoruz. Hekimler çok büyük süreçlerden geçiyor. Hekimin güveninin sorgulanması ve aldığı kararların sorgulanması bizi çok üzüyor. Bu konuda bizlere saygı duyulmasını istiyoruz. Veteriner fiyatlarının yüksek olmasından yakınılıyor. Bir buna katılmıyoruz. Biz el emeğimizi değil, aldığımız o kadar eğitimin hakkını istiyoruz. Sağlığın pazarlığı olmaz. Hayvanlarda da bilinçsiz antibiyotik kullanımı söz konusu. Hekimlerimiz bunun karşısına geçmeye çalışıyor ama buna da itiraz ediliyor. Vatandaşlarımız atadan görme usuller ile iş yapmaya çalışıyor, hekimi geri plana atıyor. Kahramanmaraş’ta çok güzel bir hayvancılık potansiyeli var. İklim yapısı çok müsait. Dondurmamız ve tarhanamız var. Bunların hepsinin hammaddesi süttür. Süt olmasına rağmen Kahramanmaraş’ta yeterli bir şekilde üretim yok. Tekirdağ’dan Kahramanmaraş’a süt geliyor. Bizim hayvancılığı aktif bir şekilde yapmamız gerekiyor. Vatandaşımızın ilk olarak işi nasıl yapacağına karar vermesi gerekiyor. Özellikle yemleme mevzusuna dikkat edilmesi gerekiyor ki birçok hastalığın temelinde beslenme yatıyor. Ama vatandaşımız bunu kabul etmiyor. Daha fazla nasıl verim alırız ona bakmamız lazım. Hastalık seviyelerini nasıl düşüreceğimizin derdine düşmemiz lazım. Bunların geneline baktığımızda beslenmenin etkisi çok büyük. Hayvancılık yapan çiftçilerimizin eğitimlere katılması gerekiyor. Bizim yetiştiricilerimiz kayıt tutmuyor. Kayıt bir işletmenin bel kemiğidir. Hastalıkların önüne geçip, karda mı zararda mı bakması lazım. Kahramanmaraş’ta süt toplama konusunda da eksiklerimiz var. Bu konuda yapılabilecek tek bir şey var o da; kooperatifleşmek. Bunu hızlı bir şekilde hayata geçirmek lazım. Gerekirse Tarım İl ve İlçe müdürlüklerimiz ile şeflikler kurulup bir araya gelinmesi lazım. Vatandaşın sütünü alacaksın, yöresel ürünlerini alacaksın ve direkt tüketiciye sunacaksın. O zaman herkes kazanır. Sahaya hakimiyet konusunda da kooperatif çok önemli. Üreticinin yem maliyeti de kooperatif sayesinde en aza indirilir” sözlerini vurguladı.

BEL KEMİĞİ AİLE TİPİ İŞLETMELERDİR

Aile tipi işletmelerin ülkede hayvancılığın bel kemiği olduğunu söyleyen Gök, bu konuda desteklerin artması gerektiğini söyledi. Gök; “Bizim ülkemizde hayvancılığın bel kemiği aile tipi işletmeciliktir. Özetlemek gerekirse, bir işletme hayvanı para olarak görür. Ama aile tipi işletmecilikte bir hayvandan vazgeçmek çok zordur. Hayvan hasta olduğunda ağlayan insanlar dahi var. Bu gibi insanlar çok zor durumda kalmadıkları sürece o hayvanı elinden çıkarmak istemezler. Ama bu işi ticari olarak gördüklerinde en ufak ekonomik sarsıntıda hayvanı elinden çıkartmaya çalışır, en büyük sıkıntılarımızdan bir tanesi de budur. Genellikle desteklemeler büyük işletmelere yönelik oluyor. Aile tipi işletmeciliğe destek oranı biraz daha düşük. Aile tipi işletmeciliğin ve onlara olacak olan desteğin artması lazım. O aileler sigorta için köyü bırakıp şehre geliyorlar. O insanların sigortası devlet tarafından yatırıldığı takdirde, hayvanlarına daha çok sahip çıkacaklardır. Şuanda ekonomik bir sıkıntı var. Hem tarım kısmında hem de hayvancılık kısmında ülkemizin bel kemiği aile tipi işletmeciliktir. Aile tipi işletmeciliğimizi göz ardı etmememiz lazım, elimizden geldiğince destek olmamız gerekiyor” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri