SAYIN CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN MANİFESTOYU AÇIKLADI KONUYLA İLGİLİ NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Ak parti siyasetinin bizi meydana getiren ak partiyi oluşturan yapının tekrar ortaya çıkması. Cumhurbaşkanımızın 1994’ü vurgulamasında ki en büyük sebep o, biz tekrar özümüze döneceğiz belediye başkanlarımız topluma tepeden bakmayan, toplumla birlikte hareket eden, toplumun istek ve ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran kişiler olmak zorunda. Cumhurbaşkanımız Belediye başkanları ve Belediye Meclis üyeleriyle ilgili söylemlerde bulundu. Bu teşkilatın içinden gelen, toplumun sıkıntılarını ve dertlerini bilen, topluma önderlik edebilecek, daha önce AK Parti teşkilatlarına, AK Partiye gönül vermiş insanların tekrar yönetime dâhil edilmesini istedi. Yani burada ki amaç şu ki; AK Parti tekrardan özüne dönecek, eğer arada yapılan yanlışlar varsa bunlar toparlanacak ve düzenlenecek. 1989 ve 1994 yıllarında AK Parti siyasetini bugüne taşıyan, o gün siyaset yapan insanların başarısı 1994 yılından sonra ki 25 yılın sebebidir. Toplumu kucaklayan toplumu, bağrına basan, her şeyi toplumun gözü önünde yapabilen, harcamalarını şeffaf yapabilen, her türlü parasal konuyu topluma açıklayabilecek olan Belediye Başkanlarına ve Yerel Yönetimlere ihtiyacımız var. Harcarken bu toplumun parası diyerek harcayan kuruş kuruş hesap yapabilen kendi, işyerini idare eder gibi belediye idare edebilecek yerel yönetim kadrosuna ihtiyacımız var. Toplumun içinde yaşayan insanların ihtiyaçlarını belediyelere anlatabilmesi gerekiyor. Yapılacak olan bir proje ve hizmetle ilgili toplumun görüşünü alırsanız, yapıldığı zaman şikâyetleri aza indirir memnuniyetler artırırsınız. AK Parti yaptığı hizmetlerle rüştünü ispat etti. Sadece biz bunu şekillendireceğiz. Toplumun beğeni standardını yükselteceğiz. Cumhurbaşkanımız çok güzel bir şey söyledi. “1994 yılında belediye başkanı olduktan bir yıl sonra biz habitatta en temiz belediye ödülünü aldık. 2 buçuk milyar dolar borçla aldık, bu hizmet yapmamıza rağmen borcu yarıya indirdik” dedi. Bu devletin ve vatandaşın imkânlarını hakkı ve hakkaniyeti gözeterek kullanırsan olur. Eğer vatandaşın parası da dâhil her türlü hakkını koruyarak iş yaparsanız işiniz rast gider ve bu sıkıntıların hepsi net ve ivedi bir şekilde çözülerek toplumun memnuniyet algısı hızla yükselir. Yerel yönetimler artık daha sıkı bir denetim sürecine giriyor. Yatırımlarda artık cumhurbaşkanlığı kontrolü altında olacak. Tüm belediyelerde ben bunu yaptım oldu mantığı ortadan kalkacak. Tüm fizibilite çalışmalarının, harcama kaynak ve şekillerinin kontrollerinin yapılmasının ardından uygunluk verildikten sonra bu hizmetler yapılacak. Para kaynakları ve harcama şekilleri artık cumhurbaşkanlığı denetiminde olacak.
CUMHURBAŞKANI MANİFESTONUN İÇİNDE KENT EKONOMİLERİNDEN BAHSETTİ, GÜÇLÜ ŞEHİR EKONOMİLERİ OLUŞMASI GEREKİYOR MU? BUNUN İÇİN NELER YAPILABİLİR?
Kahramanmaraş’ta çok ciddi bir sanayi sektörü var. Yaklaşık 150 bin civarı asgari ücretle çalışan insan var. Kahramanmaraş istihdam anlamında değerlendirildiğinde istihdam açığı en düşük şehirlerarasında önde geliyor. Diğer illerde birçok sıkıntı varken bugün, Kahramanmaraş firmaları personel temini konusunda arayışlar içerisinde. Toplumun topyekûn konuyla alakalı elini taşın altına koyması gerekiyor. Siyasetten bir beklenti var ve beklentilerin hepsi siyasetle çözüme kavuşacak beklentiler değil. Şehrin bütün dinamiklerinin, toplumun siyasi ve ekonomik yönden çalışması gerekiyor. Biz hem iyi insan hem de iyi siyasetçi yetiştirmek zorundayız. Eğer toplumun bütün dinamikleri harekete geçerse ve birliktelik içerisinde hareket ederse ekonomik ve siyasi anlamda gelişmelerin önünün açılacağını düşünüyorum. Ekonomik anlamda bu gelişimi sağlamak için özellikle yerel yönetim idarelerimizin ve sanayicilerimizin KOBİ’ler için alanlar oluşturması ve desteklemesi gerekiyor. Bunu sağlayabilirsek kısa vadede önümüzdeki süreçte ekonomik anlamda daha fazla rahatlayacağımızı düşünüyorum.
2019 ÖNGÖRÜLERİNİZ NELER?
Hükümetimizin büyük hedefleri var, bu hedeflere ulaşmak için çalışacağız. Bugün küresel anlamda ekonomik bir kaosun içinden çıktık. Biraz ekonomiyi okuyup takip ettiğimizde Avrupa’da insanlardaki memnuniyetsizlik algısı var. 2020 yılında Avrupa’nın göbeğinde ekonomik ve ABD’nin ekonomik bir zorlu süreç geçireceği konuşuluyor. Ortadoğu da ki durum aşikâr, bunun Türkiye’ye yansımasının olması da olası ihtimaller arasında. 24 Haziran sürecinden sonra AK Parti içinde bir değişim ve dinamikleri ortaya çıkarmaya yönelik çalışmalarını başlattı. Olumsuz algılara kapılmadan çalışmalara devam edeceğiz. Bizim yapmamız gereken Türkiye’ye olası yansımaları engellemeye yönelik hamleleri yapmak. Biz kendi yağımızda kavrulabiliyoruz. Biz ülke olarak savunma sanayii’ de dâhil olmak üzere bütün yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bunun dışında toplumun menfaati için yapılabilecek bütün yatırımları da yapmaya devam ediyoruz. Bahsedildiği gibi ekonomik bir buhranın içerisinde olsaydık bu tür yatırımları yapmamız mümkün olmayacaktı. Her türlü ekonomik zorluğa rağmen AK Parti hükümeti yatırımlarına devam ediyor. Bundan sonraki süreçte Türkiye sınırları dışında olan veya ekonomiyle ilgili olacak sorunların Türkiye’ye yansıtmalarını azaltmak üzere çabalar sarf etmeliyiz. Bunu azalttığımız takdirde hızlı bir şekilde büyümeye devam edeceğiz. Önümüzde ki 10 yıl içerisinde dünyanın en büyük 10 ekonomisinin içerisine girmeyi de başaracağız. Global anlamda yaşanan ekonomik krizi Türkiye fırsata çevirmesi gerekiyor. Şehirlerin dinamiklerini harekete geçirebilirsek güçlü şehir ekonomileriyle birlikte daha güçlü bir Türkiye ekonomisinin oluşmasını sağlayacağız.
Kahramanmaraş’ın kurtuluşunun 99. Yıl dönümü ile neler söylemek istersiniz?
Kahramanmaraş nasıl kurtuluş meşalesini yakarken öncülük yaptıysa Türkiye’nin gelişiminde de milli mücadele ruhunu elinden bırakmayarak öncülüğünü yapacaktır. Türkiye yeni bir yükselişe geçmiştir. Kahramanmaraş’ta buna öncülük ederek tekrar bir kurtuluş ateşini yakacağına inanıyorum. Bu vesile ile tüm halkımızın 12 Şubat Kurtuluş Bayramını kutlarım.