KSÜ Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yılmaz İnanç, her yıl Mayıs ayının son haftasında hatırlanan Multiple Skleroz (MS) Hastalığı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
DOÇ. DR. İNANÇ, MS'E GENELLİKLE GENÇLER VE KADINLARDA DAHA ÇOK RASTLANDIĞINA DİKKATİ ÇEKTİ
Multiple Skleroz (MS) Hastalığı ile ilgili bilgilendirmelerde bulunan Doç. Dr. İnanç, “Hastalık genellikle ataklar ve düzelmelerle(relapsing remitting) seyretmekte, Yüzde 10-15 olguda ise sürekli olarak ilerleyici belirtilerle (primer progresif) seyretmekte olduğunu ifade ederek Atakların genellikle saatler içinde ortaya çıkan, 24 saatten uzun süren, ateşin ve enfeksiyonun eşlik etmediği yeni nörolojik belirtilerdir” dedi.
MS’LİLERE ÖNERİLER
“Gözde ani gelişen bulanık görme (optik nörit), çift görme, kollarda bacaklarda güç kaybı, vücudun değişik bölgelerinde özellikle gövdede, yüzde, kollar ya da bacaklarda uyuşukluk, karıncalanma, denge ya da yürüme bozukluğu, idrar tutamama veya kesik kesik yapma, konuşma bozukluğu (peltek konuşma),yutma bozukluğu gibi atak bulguları görülebildiğini söyleyen İnanç, MS hastalığında görülen belirti ve bulgular diğer pek çok nörolojik hastalığı taklit edebilir. Bu sebeple ayırıcı tanı için ayrıntılı öykü, fizik muayene, bazı testler ve görüntüleme yöntemleri kullanmak gerekir. Tanı-ayırıcı tanı için MRG (manyetik rezonans görüntüleme) ve beyin omurilik sıvısının (BOS) incelenmesi, vaskülit testleri gibi kan tetkikleri yapılmaktadır. Özellikle MRG hem tanı hem de hastalığın takibinde klinik bulgular eşliğinde önem arz etmektedir.”
MS’İN TEMEL OLARAK 3 TİP TEDAVİSİ VAR
MS’in temel olarak 3 tip tedavisinin olduğunu dile getiren Doç. Dr. Yılmaz İnanç bu tedavi yöntemlerini şöyle sıraladı:
“Atak tedavisi ve atakları önleme tedavisi, belirtilere yönelik tedavi Multipl skleroz atakları sırasında kişiye 3 ila 10 gün boyunca metilprednizolon adlı steroid verilir. Bu süre boyunca diyetten tuz ve karbonhidrat çıkarılır. Bazı durumlarda metilprednizolona yanıt alınamazsa plazmaferez uygulanabilir. Sosyal ve psikolojik destek, fiziksel rehabilitasyon hastalığın seyrine katkı sağlamaktadır. Beslenmeye dikkat edilmeli, balık ve deniz ürünleri, salata, sebze ve meyve tüketilmelidir. D vitamini düzeyi MS hastalığında önemlidir, diyet dışında uygun zamanlarda güneş ışığından faydalanma faydalı olmaktadır. Vücut ısısının arttığı durumlar kaplıca, termal sular ve sauna gibi sıcak ortamlar hastalık belirtilerinde artışa yol açabilmektedir. Mümkün olduğunca bu ortamlardan uzak durulmalıdır. Sigara kullanımı atak sıklığında ve hastalığın ilerlemesinde önemli rol olmaktadır. Sigara kullanımın bırakılması hastalığın ilerlemesine ve aynı zamanda tedavi etkinliğine katkı sağlayacaktır. Tedavide son 20 yılda önemli seçenekler elde edilmiştir. Enjeksiyon tedavileri, oral tedaviler(ağızdan haplar) ve serum tedavileri şeklinde uygulanan tedaviler ile hastalık aktivitesinde önemli derecede azalma olanağı sağlanmıştır. Hastalık tedavisi ne kadar erken başlanırsa, yine özürlülük gelişmeden tedavi başlanırsa tedaviden fayda oranı daha da artmaktadır.”
MS HASTALIĞI ÇOCUK SAHİBİ OLMAYA ENGEL DEĞİL
MS hastalığının hamileliğe engel olamadığını ve çocukta herhangi bir gelişim bozukluğuna sebebiyet vermediğini belirten Doç. Dr. Yılmaz İnanç, Radyolojik ve klinik aktivitenin olmadığı dönemde bu sürecin hekime danışılarak düzenlemelidir” ifadesini kullandı.