Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile 1 saat 40 dakika süren görüşmesinin ardından AK Parti Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.
7 Haziran'da "uzlaşma temelli bir hükümet ortaklığı zarureti tablosu" ortaya çıktığını belirten Davutoğlu, "7 Haziran akşamı AK Parti'nin artık gelenekselleşmiş, demokrasi forumu gibi görülen balkon konuşmasında da birkaç hususu milletimizle paylaşmıştım. Milli iradeye saygıyı tartışmayız dedim. Çıkan tabloyu doğru okuyacağız, mesajları alacağız, gereğini yapacağız dedim. İkincisi Türkiye'yi bir an dahi hükümetsiz bırakmamak için her türlü tedbir alacağız dedim. Üçüncüsü de meşruiyet temeli içinde süreç kendi doğasıyla seyredecektir, Türkiye'de kimse kriz veya bunalım beklentisi içinde olmasın dedim. Bu kamuoyumuza güven vermenin dışında bizim savunageldiğimiz ahlaki değerlerin doğal yansımasıdır" diye konuştu.
7 Haziran'dan bugüne bakıldığında değerlendirme ve hukuki aşamanın geçildiğini vurgulayan Davutoğlu, şu anda ise üçüncü aşamaya geçildiğine dikkat çekti. Davutoğlu, "Hem siyasal sonuçların değerlendirilmesi hem hukuki süreç tamamlandı. Bugünden itibaren Kadir Gecesi'ni idrak ettiğimiz bir günde üçüncü aşamaya geçmiş bulunuyoruz. Her şeyden önce bütün milletimizin Kadir Gecesi'ni tebrik ediyorum. Bu aşamanın da hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
Başbakan Davutoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Bugünler herkesin kendi muhasebesini yaptıktan sonra toplumsal bütünlüğü sağlayacak şekilde milletin bütünüyle ilgili beklentilerini ortaya koyma günleridir, birlik, beraberlik günleridir, şahsi ve parti çıkarların ülke çıkarların önüne geçirilmemesi gereken günlerdir.
Dolayısıyla AK Parti olarak bugün Sayın Kılıçdaroğlu ile yaptığımız görüşme öncesinde ve yarın ve yarından sonraki görüşmeler öncesinde çok yoğun bir mutfak çalışması yaptık. Bu mutfak çalışmasında AK Parti içinde kendi tabanımızın temayüllerini alma dışında, muhtemel bir hükümet ortaklığı görüşmesinde değerlendirilmek üzere her partiyle ilgili özel komisyonlar kurduk ve bu partilerin siyasi görüşleri, seçim beyannameleri ve muhtemel koalisyon içindeki tutumlarıyla ilgili kendi karşılaştırmalı perspektifimizi geliştirdik."
"Bizim gördüğümüz tabloda en önemli unsur karşılıklı güvenin ihdas edilmesi, psikolojik eşik ve bariyerlerin aşılmasıdır" diye konuşan Davutoğlu, "Ondan sonra muhtevanın detaylarına girmek mümkün olabilir. Bu çerçevede bütün partilerimize iletilmek üzere bir usûl konusunu arkadaşlarımla istişare ederek tespit etmiştik. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu ile bu usûl çerçevesinde görüşlerimizi paylaştık, yarın Sayın Bahçeli ile devamında HDP ile bunlar görüşülecek. Usûl bağlamında söyleyeceğimiz şey şudur, bizim hükümet kurma görevi sırasında yapacağımız müzakerelerde ilk tur görüşmelerde, muhataplarımızla, genel başkanlarla ilk değerlendirmeler, karşılıklı ilkesel duruşlar ve bir anlamda psikolojik eşiği aşacak bir güven ortamının sağlanması hedef edilecek, niyet ve irade konusunda hepimizin berrak bir düşüncede buluşması temin edilmeye çalışılacak. Daha sonraki aşamada mutabık kalınırsa parti ve genel başkanlarla ki bugün Sayın Kılıçdaroğlu ile mutabık kalındı, diğer görüşmelerde aynı usulü takip edeceğiz.
İkinci tur öncesinde diplomaside kullandığımız tabirlerle istikşafi tarzda yani her iki tarafın birbirini anlaması, bir koalisyon müzakeresi tarzında değil müzakere öncesi bir ön görüşme şeklinde her iki tarafın birbirini anlamasını, seçim beyannamelerinin karşılaştırılmasını temin edecek ve oluşabilecek uzlaşı alanlarıyla, müzakerelerle ulaşılabilecek uzlaşı alanlarını... Hepsinin resmini çizecek bir çalışma yürütmek. Bütün partilerle bunun yapılmasının daha sonraki aşamada verilecek karar bağlamında faydalı olacağı kanaatindeyiz. Biz kendimiz bunu yaptık, çok kapsamlı bir dosyayla partilerin ortak görüşlerini, farklılaşan ve örtüşen görüşlerini ele aldık, aynı usulü de yarın Sayın Bahçeli'ye de teklif edeceğim.
Görüşme esnasında ortaya çıkacak duruma göre birlikte karar vereceğiz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Davutoğlu, 1 saat 40 dakika süren görüşmeye ilişkin, "Bugün Sayın Kılıçdaroğlu ile yaptığım görüşmeden bahsetmek gerekirse son derece samimi, dosthane bir atmosferde geçti. Misafirperverlikleri dolayısıyla bir kez daha teşekkür ediyorum. Çok sıcak bir ortamda, Ramazan'ın havasına, atmosferine uygun bir şekilde karşılıklı görüşlerimizi paylaştık. Ramazan dışında son Saraybosna ve Bosna Hersek ziyaretlerimdeki intibalarımı da paylaştım" dedi.
Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Daha sonra biraz önce zikrettiğim usûl çerçevesinde Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibine onların zikrettiği 14 ilke, benim geçen seneki olağanüstü kongrede vurgulamış olduğum 9 temel ilke, seçimlerden iki hafta önce Diyarbakır'da bir televizyon konuşmasında zikrettiğim ilk hükümet kurulmasından sonra hayata geçireceğimiz, atacağımız ilk adımlar çerçevesinde 10 adım, yeni Türkiye sözleşmesi, seçim beyannamesiyle ilgili hiçbir şekilde detaya girmeden görüşlerimizin karşılıklı olarak malum olduğunu, Türkiye'nin hükümetsiz 1 dakikaya dahi tahammül gösteremeyeceğini, bir an önce güçlü ve sağlam temellerde karşılıklı güvene dayalı, güçlü bir hükümetin kurulmasını arzu ettiğimizi ifade ettim, kendisi de bu çerçevede görüşlerini dile getirdiler ve aynı şekilde karşılıklı güven esasına vurgu yaptılar, güçlü bir hükümet vurgusunda bulundular. Bu çerçevede de ilk olarak bir niyet ve karşılıklı anlayış içinde görüşmelerin devam etmesi konusunda bir ortak anlayışa ulaştığımızı görüyorum. Ancak nihai müzakere aşaması değil ilk temas sonrasında istikşafi olarak karşılıklı birbirini yakından özellikle yaklaşımları görmek bağlamında bir çalışma, sonrasında ikinci tura gidilecek. Özellikle zikrediyorum aynı usulü yarın Sayın Bahçeli'ye de teklif edeceğim. Mutabık kalınmış bir koalisyonun görüşmeleri değil bunlar. Bunlar bir müzakere öncesinde tarafların birbirini doğru anlamalarını temin edici ön görüşmeler.
Eğer bir müzakere, bir hükümet ortaklığı müzakeresi bağlayacak bir zemin varsa müzakere ondan sonra başlayacak o da ikinci turda başlayacak bir durum. İkinci tura kadar bu temaslarımız arkadaşlarımız arasında devam edecek, ikinci turda da bu zemin üzerinde nasıl bir yol alabileceğimizi tekrar genel başkanlar olarak değerlendireceğiz."