Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Müftülük Meydanında konuşma yapıyor.
İşte konuşmanın satır başları:
“Sevgili Kahramanmaraşlılar, Sizleri en kalbi duygularımla hasretle muhabbetle selamlıyorum. Buradan sizin aracılığınızla tüm ilçelerde mahallelerdeki Maraşlı kardeşlerimizin her birine ayrı ayır selamlarımı iletiyorum. Kahramanmaraş’ın mert evlatları, kadir şinas insanlarını, edelerini gönülden selamlıyorum.
Maraş Can Maraş, Canlara Canan Maraş, Türkiye’nin sigortasının garantisidir Kahramanmaraş, Bu şehir düşman işgaline karşı kimseden yardım beklemeden kendi başına direnmiş bir şehirdir. Bu şehrin insanları kendi kendilerine organize olmuş ve yüreklerinin hakkıyla düşmanı bundan tam 97 yıl önce 12 Şubat 1920 de bağırlarından söküp atmıştır.
Türk Milleti Sütçü İmam’ın attığı o ilk kurşunla yanmaya başlayan, Rıdvan hocanın nefesiyle harlayan hürriyetin ateşini, Vatanına inancına bayrağına ezanına yükselen her saldırıda yeniden yükseltmiştir. Ülkemizin ve milletimizin başında bir musibet bela olursa ilk ve en güçlü tepkilerden birisi ben inanıyorum ki Kahramanmaraş’tan gelir.
Nitekim 15 Temmuz’da İstanbul’da Ankara’da ülkemizin her köşesinde, Sütçü İmam’dan bayrağı devralan edeler, Seymenler, zeybekler, uşaklar, gakkoşlar, kızanlar kol geziyordu. Dün ülkemizi işgal eden İngiliz’in Fransız’ın onarın maşaları olanların işbirlikçilerinin karşılarına dünyanın en modern silahları ile değil sadece yürek ve bilekle karşı çıkmıştık.
15 Temmuz’da da günümüzde ki işgalcilerin FETÖ ve yandaşlarının onların maşası kölesi olarak halkıma silah çekenlerin karşısında aynı mücadeleyi verdik. Ve 248 insanın şehadeti yürüdü, Allah Allah diyerek yürüdü. Şehadet diyerek yürüdü, Çünkü şüheda gövdesi bir baksana yerler gökler diyerek yürüdü. O rüku olmazsa eğilmez başlar diyerek yürüdü ve eğilmedi başlar. Onlar F 16’lar, Tanklar ve Helikopterle saldırdı ama milletim sevgili kardeşlerim, halkım, vatandaşım onlara ta Marmaris’ten meydanlara inin çağrısına uydu ve Türkiye’nin dört bir yanından meydanlara yürüdü.”
Ama şehadete yürüdüler onlar cennete yürüdüler, 2193 gazimiz vardı, Onlarda şehadet için yoldaydılar. Allah’ıma hamd olsun böyle bir milletin Reis-i Cumhur-u olmaktan daha güzel ne olabilir ki, Rabbim inşallah bize de o makamı ilahiyi nasip eder. Hep beraber bu ülkeye bizler muasir medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağız. İsteseler de istememelerde çıkartacağız. Ölüm saçan namluların karşısında sadece iman dolu yürekler vardı. Ne diyor şair: “İman dır o cevher ki ne büyüktür, imansız taslı yürek sinede yüktür.” Milletimiz sinesinde büyüklerin mangal gibi bir yürek taşıdığını hamd olsun dosta düşmana göstermiştir. Böyle bir milletin evladı olmakta, edelere yol arkadaşı olmakta ne kadar iftihar etsem, Rabbime ne kadar hamd etsem azdır. Sana Hamd olsun Yarab.
Kardeşlerim Kahramanmaraş’a eli boş gelmek olmaz dedik. Hiç merak etmeyin biz bugüne kadar hep dik durduk, biz sadece ve sadece Rabbimin huzurunda rüku da eğiliriz, secde de eğiliriz. Bugün burada teferruatına girmeyeceğim, 569 Milyon 569 Trilyon lira bedeli olan eserlerin resmi açılışını yapıyoruz. Kahramanmaraş’a hayırlı olsun.
Kardeşlerim bu konu da benim kanaatimi biliyorsunuz. Hedef ilk etapta 16 Nisan da ‘EVET’ oylarını halletmek, ve bunun arkasında parlamentoda inanıyorum ki, bu konu gündeme gelecek. Ve parlamentodan bunun geçeceğine de inanıyorum. Parlamentodan geçmesi halinde bana geldiğinde ben bunu onaylarım. Çünkü bunu onaylamak boynumun borcudur, şehitlerimize bunun hesabını veremem, Allah’a bunun hesabını veremem, Çünkü bir katili affetmek devletin yetkisinde değildir. Onu ancak onun varisleri affeder, affederse. Devlet kendisine karşı işlenen suçları affeder bu gerçeği de bilelim. Efendim Avrupa birliği şöyle diyor Hans şöyle diyor, Çorc böyle diyor bunlar beni ilgilendiriyor. Ahmet ne diyor, Mehmet ne diyor, Fatma ne diyor beni o ilgilendirir.
Millet onayına dayalı Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiyoruz. Bir başka ifadeyle artık hükümeti seçtiği Cumhurbaşkanı vasıtası ile doğrudan Millet kuracak, Milli iradenin tecellisi üzerinde kara bulut gibi dolaşan vesayet güçlerinin devri şahıslara bağlı olarak değil sistem itibariyle tamamen kapanıyor. Birilerinin 16 Nisan da yapılacak olan Halk oylamasına bambaşka anlamlar yüklemeye çalışması kafanızı karıştırmasın. Onlar Kasım 2002 seçiminden beri her seçimde aynı çarpıtmayı yapıyorlar. Her defasında milletimizden hak ettikleri dersleri almasına rağmen geri durmuyorlar.
Kardeşlerim dünya değişti, Türkiye değişti o zaman doğan çocuklar artık delikanlı oldu ve artık oy kullanacaklar. Genç kız oldu, ama bunlar yerlerinden bir milim kımıldamadılar. Kardeşlerim şimdi biz geldiğimizde iktidara 30 yaşında seçilme hakkı vardı, Seçme 18 seçilme 30 dedik ki, seçilmeyi 25 indirelim. Dedik ki batıda her yerde seçilme yaşı 18, e bizde niye olmasın bizim gençlerimiz de en az onlar kadar akıllı, Bunu biz getiriyoruz. Sağolsun MHP’li kardeşlerimizle el ele vermek suretiyle bu süreci çalıştırıyoruz. Büyük bir Türkiye hedefindeyiz.
Son günlerde eski Türkiye bugünden daha iyiydi diyorlar. Onların hayalindeki Türkiye’yi hatırlıyorsunuz değil mi, yahu 25 günlük hükümetler kuruldu bu ülkede, Benzin Kuyruklarını, Gaz yağı kuyruklarını unutmadınız değil mi?
ayrıntılar geliyor...