Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin tarihini değiştirecek kritik referandum öncesi TVNET özel yayınında soruları yanıtlıadı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TVNET'te Referandum Özel Yayını'nda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Ben mitinglerden geldim oralarda yağmura rağmen muhteşem katılım vardı. Böyle bir katılımla bütünleşmek adeta finish diyebileceğimiz bir noktada ben halkımızın bu işi ne denli benimsediğini göstermesi bakımından önemli olduğunu düşünüyorum. Ben meydanların diline önem veririm, dün Erzurum'da aynı şekilde meydanlar patlarcasına, yollar, balkonlar patlarcasına her yerde bizimle kucaklaşmak isteyen halkımız vardı. Bir gün önce Şanlıurfa'daydım, Şanlıurfa hakkaten muhteşemdi. Şanlıurfa adeta miting alanına akın etmişti, bunları görünce toplumumuzun bir karar noktasına geldiğini görüyorum. Bazı sorularıma aldığım cevaplarla da artık işi benimsemiş gibi duruyor milletimiz.

"'EVET'TE ÇOK CİDDİ BİR TIRMANMA VAR"
Ben artık kararsızların kaldığını düşünmüyorum. O da artık siyasi partilerinde aradıklarını bulamamış olduklarından dolayı olduğunu düşünüyorum. Evette ciddi bir tırmanma söz konusu, hayırı da burada inişte olduğunu görüyoruz. Bir milletvekili seçimi olsa bazı şeyleri açıklamakta fayda olur ama referandum öncesi böyle bir durumu açıklamak doğru olmaz. Araştırmacı şirketlerin açıklaması daha doğru olur ki şirketler de şuan evetin önde gittiğini belirtiyorlar. Kamuoyu araştırmalarına da bakınca artık 'evet'te çok çok ciddi bir tırmanma söz konusu. 'Hayır'la ilgili bir inişin burada olduğunu görüyoruz. Evet'e olan ilgi alaka gayet iyi bir noktada. Bildiğim inandığım şey, şu anda gördüğüm ve bizimde bu konuda müşterek hareket ettiğimiz bazı araştırmacı şirketler evetin çok çok iyi bir konumda olduğudur.

"KILIÇDAROĞLU'NUN KORUMALARI DARBECİLERLE GÖRÜŞME YAPTI"
İşin kolayına gidiyor onlar. Yine bir televizyon kanalındaydı, 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece kendisine arkadaşlar soruyor; O gece darbe girişiminde siz neredeydiniz? Diye. Dedi ki; Sayın Cumhurbaşkanı beni haberdar etse kendisini beklerdim. Çünkü daha önce bazı televizyon, radyo programlarında darbe olacak olursa tankların önüne ben çıkarım diyen kişi. O akşam ben 03:30'da Yeşilköy'e iniyorum. Bu arada on binlerce İstanbullu bizi karşıladı, açıklamalar yaptık bu arada da vekaleten 1. Ordu Komutanımızı Genelkurmay Başkanlığı'na atadık. Valilerimizle orada konuştuk daha sonra Enerji Bakanlarımızla görüşmeler yaptık. Arkadaşlar dedi ki; Buradan 11:15, 11:30 civarı VİP'den Kılıçdaroğlu ayrıldı. Bir ışıldaklı araçla, tabi o akşam bunu bilmiyorduk biz. Şİmdi baktık ki malum A Haber - ATV aynı şekilde Sabah grubu daha farklı görüntüleri yakalamışlar. Oradan yakaladıkları görüntülerle orada yanındaki korumaları darbe yapanlarla görüşme yapıyor. Bu çok manidar, sen o arada 12 dakika bir görüşme yapıyorsun. Bir açıklama da yapmış değil henüz, nedir? Kimle görüştün, neyi görüştün? Bunları toplum bilsin ama her hangi bir açıklama yok. Işıldaklı arabaya atlıyor ve gidiyor. Helikopterler geldi geçti, uçaklar geldi geçti biz ertesi gün öğlene kadar oradaydık. Darbe tamamen geri tepti ve duruma hakim olduk ondan sonra da süreci işlettik. Şimdi bir gerçek var, dürüst ol. Yalan konuşma, şimdi bu milli bir mesela ama buna rağmen hatırlayın ben 7 Ağustos'taki Yenikapı buluşmasına kendisini davet ettim ve icabet etmedi sonra öyle zannediyorum ki çok baskı yedi ve bu baskılar neticesinde Cuma günü geleceğine dair haber geldi.

"AK PARTİ VE MHP BERABER CHP VE HDP BERABER HAREKET ETTİ"
Buna kendisi cevap vermesi lazım, yeni anayasa meydanlarda verilen sözdü. Burada AK Parti ve MHP grupları bir ittifak tesis ettiler ve 339'la parlamentodan geçti. Gönül isterdi ki buna CHP'de katılsın. Şu anda referandumla değil parlamentodan çıkardı bu karar. Bu defa iki siyasi parti referandumdan yana hareket etti ikisi de işe muhalefet olarak hareket etti. Millet gereken cevabı veriyor ve Pazar günü son nokta konulacak.

"CHP ATATÜRK VE İNÖNÜ İÇİN TEK ADAM DEMİYOR"
Bir defa tek adamlık konusu, bu zat önce kendi partisinin geçmişini bilmiyor önce bunu öğrenmesi lazım. Şu anda bu sistemle tek adamlık diye bir şey gelmiyor. Bu sistemle, dünyada da uygulamaları olan aslında parlamentonun işlevini artıran, ortak aklın oluştuğu bir kadro hareketi devreye giriyor. Gazi Mustafa Kemal malum hem CHP'nin Genel Başkanı hem Cumhurbaşkanıydı. Ardından İnönü geldi, hem CHP'nin Genel Başkanı hem Cumhurbaşkanıydı. Bugüne kadar bunlar için hiç tek adam dedi mi? Yok, biz de böyle bir adım atmadık. Biz istifa ettik, öyle Cumhurbaşkanı olduk fakat tabii ben ilk defa halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı oldum. Gazi Mustafa Kemal nasıl partisinin Genel Başkanı olarak kalmış hem de Cumhurbaşkanı olduysa yine bu olacak. Dünyada örnekleri var, partisinin başkanlığını yapan var, aynı zamanda başkan olan var. Ama bunları kabul etmek işlerine gelmiyor, dersini iyi çalışmıyor. Biz bir defa tek adamlık anlayışını anlatırken yanlış anlatıyoruz. Ben iki örnek veriyorum bakın, tek adamlık var mı yok mu? Eğer başka bir yorumun varsa yap onu da öğrenelim. Başbakan bir partinin Genel Başkanı mı? Genel Başkanı, aynı zamanda Başbakanlık yapıyor mu? Yapıyor, orada neden tek adamlık olmuyor? Garibim daha böyle bir şeyi göremediği için ne nereye tekabül ediyor bilmiyor. Burada biz o yorulma meselesi dedik ya, bunlar işte insanı yoruyor. Bu mukayeseyi yapamıyorlar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri