Cuma namazı kıldı 7 yıl hapisten kurtuldu

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde, nitelikli tehdit suçundan 7 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan 49 yaşındaki A.A., suçun işlendiği iddia edilen saatte Cuma namazında olduğunu ispatlayınca, beraat etti. 
Edinilen bilgiye göre, ilginç olay, 11 Aralık 2015 tarihinde gerçekleşti. Elbistan’da yaşayan B.T. isimli bir şahıs, 49 yaşındaki komşusu A.A.’dan kendisini tehdit ettiği gerekçesiyle şikayetçi oldu.
A.A. hakkında nitelikli tehdit ve hakaret suçlarından dolayı Elbistan Asliye Ceza Mahkemesi’nde 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. A.A., ilk duruşmada avukatı Mehmed Faruk Çetin vasıtasıyla, üzerine atılı suçu işlemediğini belirterek mahkemeden beraatını istedi. İlk duruşmada karar çıkmayınca dava ertelendi.
Davanın ikinci duruşmasına hazırlanan Av. Mehmed Faruk Çetin, müvekkilinin olayın yaşandığı iddia edilen günün Cuma ve saatin de Cuma namazı vakti olduğu için kendisinin de o saatte namaza gittiğini beyan etmesi üzerine, tüm yoğunluğunu bu noktaya verdi.
Müvekkilinin olay günü Cuma namazında olduğunu ispatlamak için harekete geçen Çetin, görsel olarak yeterli kanıtı elde etti. Ayrıca 2 vatandaş da o gün A.A.’yı Cuma namazında gördükleri yönünde şahitlikte bulundu. Elde edilen bu deliller ışığında çıkılan ikinci duruşmada mahkeme heyeti A.A.’nın beraatına karar verdi.
7 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan ve Cuma namazında olduğu ispatlanınca beraat eden 49 yaşındaki A.A.’nın avukatı Çetin, “Müvekkilim A.A.’ya nitelikli tehdit ve hakaret suçlarından dolayı 7 yıla kadar hapis cezası verilmesi için iddianame düzenlenmiş, devamında Elbistan Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Müvekkilimin suçun isnat edildiği tarih ve saatte Cuma namazında olduğunu tespit ettik. Ancak esas mesele, bu durumu delilleriyle mahkeme heyetine sunmaktı. Müvekkilimi, o saatte camide gören 2 şahit bizim delil durumumuzu güçlendirdi. Yaptığımız bu savunma sonucuna adalet yerini buldu ve beraat kararı aldık” dedi.
Vatandaşlara haklarını aramaları tavsiyesinde de bulunan Çetin, “Sonuçta vatandaşlarımız hakkını aramalı. Mahkemeleri korkulacak bir yer olarak değil, adaletin sağlandığı bir yer olarak düşünmeli, bu doğrultuda hareket etmelidir” ifadelerini kullandı.