Kağıt sektörünün Türkiye'deki önde gelen temsilcilerinden Kahramanmaraş Kağıt Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Ciğer, günümüz dünyasında geri dönüşümün insanı değerler arasında yer almasını bir zorunluluk haline getirdiğini, uygulamaya konulan Sıfır Atık Projesi'nin ise bu değere önemli katkı sunduğunu bildirdi.
1988'den beri sektöründe gelişen teknolojiyi takip eden, sürekli kendisini ve ürünlerini yenilemeyi sürdüren ve daha önce Türkiye'de üretilmeyen birçok ürünü de portföyüne katıp, ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayan Kahramanmaraş Kağıt Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Ciğer, geri dönüşüm felsefesini değerlendirirken, "Bilindiği gibi ürünlerin doğada yok oluş süreleri günler, aylar, hatta yıllar almaktadır. Bu yüzden geri dönüşüm; hayattır, gelecektir" dedi.
Mahmut Ciğer, son yıllarda ülkemizde geri dönüşüm felsefesinin gelişme gösteren bir yapıda bulunduğunu ancak, henüz istenilen düzeye ulaşmadığını, geri dönüşümün en önemli insani değerler arasında olması gerektiğini vurgulayarak, ülke genelinde uygulanmaya başlayan Sıfır Atık Projesi ile son dönemde geri dönüşüm felsefesinin oluşmasında ciddi yol kat edildiğini bildirdi.
"Geri dönüşüm olgusunu hiçbir zaman oluşan atıkların ekonomiye kazandırılması olarak yorumlamamak gerekir" diyen Mahmut Ciğer, geri dönüşümün çevreci bir olgu olduğunu ve atık oluşumunu engellemekle başladığını belirterek, şunları kaydetti.
"Atık oluşumu kaçınılmazsa oluşan atık miktarını azaltmak, atığı azaltmak mümkün değil ise oluşan atığı tekrar kullanmak, tekrar kullanmak mümkün değil ise oluşan atığı geri dönüştürmek gerekir. Sonraki seçenekler ise istenilmeyen ama mecbur kalınması durumunda değerlendirilmesi gereken enerji kazanımı ve bertaraf seçenekleri değerlendirilebilir. Ülkemizde son dönemde uygulanan Sıfır Atık Projesi genel itibarla tüm paydaşlara atık hiyerarşisinde öncelik sıralamasını öğretmiş durumdadır. Uygulama kısmına geçilen projede resmi kurumlarda başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Nihai olarak bireysel olarak yani konutlarda bu projenin başarıya ulaşması geri dönüşüm uygulamalarında ülkemizi daha üst basamaklara taşıyacaktır."
Ağır yük yerel yönetimlerde
En öncelikli seçeneğin önleme olduğunu belirten Mahmut Ciğer, sonrasında azaltma, tekrar kullanım, geri dönüşüm, enerji geri kazanımı ve son olarak bertarafın geldiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Uzun yıllardır mevzuatı bulunan geri dönüşüm sektöründe ağır yük yerel yönetimlerdedir. Yerel yönetimler için saha uygulamaları zor olmakla birlikte genel uygulama ihale usulü geri dönüşüm yükümlülüğünün taşero edilmesi şeklinde olmuştur. İhale sonucu işi alan taşeronlar ise olaya daha ticari yaklaştığı için maalesef şimdiye kadar istenilen ilerlemeler elde edilememiştir. Ancak uygulaması başlayan Sıfır Atık Projesi bu konuyu biraz daha taşeron mantığında geri dönüşüm ihalelerini alan firmaların ticari yapı yaklaşımından sıyırmış ve başarılı çıktıları görmeye başlamıştır. Şuan hem devlet kademeleri hem yerel yönetimler ve hem de ticari şirketler bilinçlendirme çalışmaları yürütmektedir. Bu çalışmalar neticesinde kısa zamanda ciddi bir farkındalık elde edilmiştir."
En insani değer
Geri dönüşüm olgusunun en temel insani değerler arasında yer alması gerektiğini belirten Kahramanmaraş Kağıt Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Ciğer, "Başlangıç olarak belki formal olarak okullarda eğitim verilerek başlanabilir ancak nihai hedef informal eğitim yani evde ailede verilen eğitim olmalıdır. Sonuç olarak geri dönüşüm yapısı insani değerlerimiz arasına girmelidir" dedi.
Mahmut Ciğer, ülkemizde halihazırda geri dönüşüm kapasitesinin ülkemizde oluşan atıktan daha büyük bir kapasiteye sahip olduğunu, bunun da geri dönüşmüş ürün ihracatı ve atık ithalatı anlamına geldiğini belirterek, "Atıktan ürün elde edilmesi ile ciddi bir katma değer sağlayan sektör Avrupa'nın en büyük geri dönüşümcüsü haline gelmiştir" diye konuştu.
Türkiye'nin çöp ithal etmediğini, geri dönüşüm sektörü için hammadde ithal ettiğini, ancak birtakım fırsatçıların bu hammadde adı altında küçük makineler göstererek, çalışmayan makinelerle geri dönüşüm lisansı alıp ticari rant elde etmek için ülkemize çöp getirdiklerine yönelik haberleri basından defaten gördüklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Ülkemize çöp değil geri dönüşüm sektörü için hammadde gelmelidir, gelmeli ki bu büyüklükteki sektörün çarkları dönsün ve katma değer yaratsın. Bu olayı sadece ekonomik görmek tabi ki mümkün değil sadece ekonomik bakmak, gerçekleri görmezden gelmek anlamına gelir. Çevresel değerler ve kirleticiler göz önünde bulundurularak ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacak katma değer oluşturacak hammaddeler olarak bakmak ve üretim gerçekleştirmek gerekmektedir."
Kağıt grubu en üst sırada
Günümüzde çevresel kirleticilik konusundaki etkilere bakıldığında plastiğin daha çok gündeme geldiğini hatırlatan Mahmut Ciğer, "Ancak miktar olarak ve çevresel kirleticiliğin minimum olması noktasında baktığımızda kâğıt grubu geri dönüşüm hacminin en üst sırasında yer almaktadır" dedi.
Nihai olarak oluşan ambalaj atıklarının yüzde 60'ının kağıt kartondan oluştuğunu belirten Mahmut Ciğer, "Geriye kalan yüzde 40'lık kısmı ise plastik, ahşap, metal ve kompozit olarak dağılmıştır" bilgisini verdi.
Çevreci ambalaj tercih edin
Mahmut Ciğer, ambalaj sektörünün her geçen gün daha da büyüdüğünü, daha da önem kazandığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ticari hayatın tam merkezinde taşınım sırasında kullanılan ambalajlar olduğu için tüm ambalaj malzemeleri hayatımızın tam olarak içinde yer almaktadır. Oran olarak yine en çevreci olan kâğıt grubu yine en üst sıradadır. Ambalaj sektörünün hayatımızdaki yeri her geçen gün artmakla birlikte artık yapılması gereken tek şey bu oluşan atıkların ekonomiye kazandırılmasına dikkat etmektir. Öyle ki; ne alırsak alalım ambalajlı ve açılmamış olmasına dikkat ederken bu atıkların azalmasını bekleyemeyiz. Tam olarak bu noktada en çevreci ambalajın seçilmesi ve bu atıkların tekrar ekonomiye kazandırılması önem arz etmektedir."