Ak Parti Kahramanmaraş İl Başkanı Ahmet Özdemir, Türkiye ekonomisinin geleceğini anlattı. Dünyanın Çin’den sonra 2’nci büyük ekonomisinin Türkiye ekonomisi olduğunu belirten Özdemir, 2017 yılında Türkiye ekonomisini aydınlık günlerin beklediğini söyledi. ‘Ticaretin yönü değişiyor’ diyen Özdemir, hacminin ise büyüdüğünü sözlerine ekledi.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından dimdik ayakta duran Türkiye ekonomisi, geleceğe doğru umut ışıkları saçmaya başladı. Güçlü Türkiye ekonomisi gün geçtikçe büyürken, dünyada ekonomisi gelişen 3 ülkeden birisi haline geldi. İstikrarın, Türkiye ekonomisini canlandırdığını belirten İl Başkanı Özdemir, iş adamlarına ve sanayicilere çok önemli mesajlar verdi. 15 Temmuz gecesi vatandaşların kendini feda ettiğini kaydeden Özdemir, ‘iş adamları da yatırım yaparak ve istihdam alanı açarak varlıklarını feda edecektir’ dedi.
DIŞ DESTEKLERİN EKONOMİYE ETKİSİ
15 Temmuz işgal girişimi esnasında vatandaşlarımız sokağa çıkarken bu işin ekonomik boyutunu düşünmedi. Vatan millet söz konusu olunca gerisi teferruattır anlayışıyla hareket etti. Bu girişimin üzerinden geçen sürece bakılırsa Türkiye ekonomisinin nereye gideceğini kestirmek zor değil. 16 Temmuz günü Rusya Devlet Başkanı bize desteğini açıkladı, ‘seçilmiş hükümetin ve Cumhurbaşkanının yanındayız’ dedi. Arkasından Türkiye'nin Rusya ile görüşme süreci başladı. Hemen akabinde Amerika'nın Türkiye ile görüşme süreci başladı. Hemen arkasından Çin ve Hindistan'la görüşmemiz oldu.
DÜNYANIN BÜYÜYEN İKİNCİ EKONOMİSİ
Dünyada 2010 yılından sonra büyüyen iki tane ekonomi var. Bunlardan bir tanesi Çin ekonomisi diğeri ise Türkiye Ekonomisidir. Çin ekonomisi yıllık ortalama yüzde 8 ile büyüyor. Türkiye ekonomisi ise yıllık ortalama yüzde 6 ile büyüyor. 2015 yılından sonra bu büyüme trendine giren Hindistan ülkesi var. Dolayısıyla bizim ekonomik çıkarlarımız siyasi çıkarlarımız kadar önemlidir. Biz bu görüşmeleri yaparak aslında bir anlamda ticaretimizin hacmini ve yönünü değiştirmeyi, artırmayı planlıyoruz. Bugün gelinen noktada 24 Ağustos tarihi itibariyle başlayan Cerablus operasyonu, bizim siyasi ve ekonomik olarak kendimize yer tuttuğumuzu gösteriyor. Geleceğe yönelik stratejilerimizi belirlediğimiz anlamına geliyor.
İSTİKRAR, EKONOMİYİ CANLANDIRIR
Ekonomik çevrelerin tansiyonu psikolojiktir. Siz piyasaya para sürerek ekonomiyi canlandıramazsınız. İstikrar göstererek canlanmasını sağlayabilirsiniz. Kapitalist bir ekonomik sistemin bu kadar duygusal olması mantıkla bağdaşmıyor ama geleceğe Dönük veri vermek etmek ekonomiyi güçlendirir. Biz hem kendi ekonomik çevremize hem de dünya ekonomik çevrelerine veriler verdik. Ticari ilişkilerimizi ve bağlantılarınızı iyi kuruyoruz ve bunun üzerine devam ediyoruz. Komşularımızla diyaloglarımız konusundaki attığımız adımlar ve geçirdiğimiz 40 günlük darbe sürecinin üzerine bunu yapmamız bizim ekonomik çevrelerimizde büyük bir hareketlenmeye neden olacaktır.
KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURAN, GÜÇLÜ TÜRKİYE
Buralarda söz sahibi ülke olarak bu bölgenin ekonomisine katkıda bulunurken kendi ekonomimizi de canlandıracağız. Rusya ile kuracağımız ticari ilişkilerimiz bunlardan bir tanesidir. Putin'in, ‘Türkiye ile ilişkilerimiz uçak krizinden önceki dönemde ki ilişkilerimizden daha iyiye gidecek’ sözleri her şeyi anlatıyor ve piyasaya bir canlılık getiriyor. Bu söylemin üzerine yeni ticari ilişkiler kurmamız, gelecekle ilgili bize umut veriyor. 15 Temmuz işgal girişiminden önceki halimizden daha umutluyum. Kendi ayakları üzerinde duran, güçlü ve yeri geldiğinde kendi kendini kurtarabilecek bir ülke olduğumuzu gösterdik. Önümüzdeki 2017 ekonomi planları ile ilgili çok aydınlık bir gelecek görüyorum.
EKONOMİNİN YÖNÜ DEĞİŞTİ AMA HACMİ ARTIYOR
İçeride aldığımız ekonomik önlemler ne olursa olsun bunun dışarı ile bağlantısını kuramazsanız bu bir kısır döngü haline gelir. Aracın içindeki havalandırma sistemi havayı ne kadar süzerse süzsün belli bir süre sonra havasız kalırsınız. Ekonomide böyledir. Dışarıdan bir hava girişi olmazsa ekonomi boğulur. Sürekli dışarıdan bir bağlantı kurmamız gerekiyor. 15 Temmuz’dan sonra bu bağlantıyı öncesine göre daha iyi kuruyoruz, daha sağlam kuruyoruz. Yönü değişti ama hacmi artıyor. Bu da çok önemli getiriler anlamına geliyor.
VATANDAŞ KENDİNİ FEDA ETTİ, İŞ ADAMLARI VARLIĞINI FEDA EDECEKTİR
İş adamlarının yatırımları hız vermesi gerekiyor. Çünkü darbenin altına gövdesini, kolunu koyan vatandaşlarımızın gövdesinden ve kolundan başka bir şeyi yoktu. Ve canı en kutsal şeyi idi. canından vazgeçerek kolunu ve gövdesini feda etti. Sanayicilerimizin ve işadamlarımızın paraları ve güçleri her şeyleri değildir. Bundan dolayı seve seve yatırım yaparak, varlıklarını feda edeceklerdir. 15 Temmuz gecesi her şeyini ortaya koyan adamın yanında mal varlığını ortaya koymak daha basit kalır. İşadamlarımız da bu fedakârlığı görüyorum. Bu duyguyu hissediyorum. Bundan sonra daha çok istihdam ve yatırıma yöneleceklerdir.