Başbakan Yıldırım, Deniz Baykal’ın "Abdullah Gül’ün yüzde 49’un adayı olabileceği" yönündeki açıklamasına ilişkin, "Daha günü gelmeden kimin nereye aday olacağı arayışına girmek hem millete karşı bir nezaketsizlik hem de birinin bir başkasına makam ikramı çok da demokrasiye uyan bir şey değil" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Moldova’nın başkenti Kişinev’e gitmeden önce Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi. Moldova ile diplomatik ilişkilerin 25. yılı olduğunu belirten Yıldırım, "Başbakan düzeyinde gerçekleştirilecek ilk ziyaret. Bu bakımdan bu ziyaretimizde Moldova ile hem ikili ilişkilerimizi daha da ileri noktaya taşıyacak önemli görüşmeler yapacağız,birtakım anlaşmalar ve belgeler imzalayacağız. Meclis Başkanı ve cumhurbaşkanı ile görüşme fırsatımız olacak. Ziyaretin ikinci gününde dünya Gökoğuz Türkleri’nin toplantısına katılacağız ve orada bir konuşma yapacağız. Ayrıca gerek TİKA, gerek Türk müteşebbisleri tarafından yapılan çeşitli eserler var, bunların da açılışını gerçekleştireceğiz. Gököğuz tarafına yapacağımız ziyarette Moldova Başbakanı da bizimle olacak" ifadelerini kullandı.
Moldova ile Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması’nın 2014 yılında imzalandığını hatırlatan Başbakan Yıldırım, "Geçtiğimiz yıl itibarıyla yürürlüğe girmişti. Bu anlaşmayla beraber ülkelerimiz arasındaki ticaretin hızlı bir şekilde artacağını öngörüyoruz. Şu andaki ticaret hacmi her iki ülkenin potansiyelini göstermekten uzak gözüküyor. Geçen yıl itibarıyla 410 milyon dolar civarında bir gerçekleşme oldu. Gerek bu ziyaretler, gerekse Serbest Ticaret Anlaşması’nın getirdiği imkanlarla ikili ilişkilerimiz, ticari alanda, karşılıklı terörle mücadele alanında önemli mesafe katedilecek" dedi.
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın "Abdullah Gül’ün yüzde 49’un adayı olabileceği" yönündeki açıklamasına ilişkin soru üzerine Başbakan Yıldırım, "Tabii hayır kampanyası yapanlar, doğrusu artık ’evet’ çıktığına demek ki tam kani olmuşlar. Şimdi hayır grubunun kim aday olacak, makam dağıtma faslına geçmişler, bu iyi bir gelişme. Ama daha günü gelmeden kimin nereye aday olacağı arayışına girmek hem millete karşı bir nezaketsizlik hem de birinin bir başkasına makam ikramı çok da demokrasiye uyan bir şey değil. Ama söylediği sözün içinde doğru olan bir şey var, hayır kaybetmiş, evet kazanmıştır. Dolayısıyla bu halk oylamasının sonucu bir kez daha onlar tarafından da tescil edilmiş" şeklinde konuştu.
"CHP ve HDP’nin Hakimler ve Savcılar Kurulu adayları için kurulacak alt komisyona üye vermemesi" ve "Kılıçdaroğlu’nun ’hayır oyu verenlerin eğitimli, evet oyu verenlerin eğitimsiz olduğu" yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Yıldırım, "Ne olacakmış eğitimli, eğitimsiz? Oyları yeniden mi sayalım? Eğitimlilerinkini ayrı, eğitimsizlerinkini ayrı sayıp bir kat sayı ile mi çarpalım? Bir türlü bunlar demokrasiyi, milli iradeyi zihinsel olarak kabul etmemenin getirdiği sonuçlardır. Geçmişte de çobanın oyu ile profesörün oyu aynı olur mu diye birtakım laflar edenlerle bu lafı edenler arasında hiçbir fark yoktur. Demokrasiyi herkes içselleştirmelidir ve demokraside oyların ağırlık merkezi aynıdır, ağırlığı aynıdır. Her oy aynı şekilde temsil edilir. Dolayısıyla bu anlamsız tartışmaları bırakma zamanı çoktan gelmiştir. Memleketin önünde birçok işler var" dedi.
Kılıçdaroğlu’na çağrı
Başbakan Yıldırım, açıklamasında şunları kaydetti:
"Benim çağrım sayın ana muhalefet partisi liderine, Mecliste arkadaşları katılsın, gerekli çalışmalarda da yer alsınlar. Çünkü millet, vekilleri Meclisteki yasalar, vatandaşın ihtiyacı olan işleri görmek için seçti. Onun için görevlendirdi. Boykot yapmak, biz üniversite yıllarımızda zaman zaman dersleri boykot yapardık. Milletvekilleri sorumluluğuna sahip olarak görevlerini icra etmeli ve parti genel başkanları da buna imkan tanımalıdır. Çünkü orası milletin evidir. Milletin işlerinin görüleceği yerde ’ben yokum demek’ millete vekalet verenlere saygısızlık anlamına gelir. Bizim çağrımız, 2019 seçimleri ile yürürlüğe girecek yeni sisteme uygun her türlü düzenlemenin Mecliste bütün partilerin katılımıyla geniş kapsamlı görüşülerek, konuşularak yapılması doğrultusundadır. Buna yönelik daha önce çağrımızı yapmıştık, tekrar ediyoruz boykot etmekle, katılmamakla hiçbir sonuç alınmaz. Vatandaş, bunları uzaktan sakin bir şekilde izler, günü geldiğinde de herkese hak ettiği cevabı verir."
Başbakan Yıldırım’a Moldova ziyaretinde Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Genel Başkan Yardımcıları Mehdi Eker ve Fatih Şahin ile ilgili bürokratlar eşlik ediyor.