HABER: ALİ HAN DELİGÖZ
Osmanlı Ayakkabıcılık İşletme Sahibi Osman Saka; “41 yıldan beri bu ayakkabıcılık sektörünün içerisindeyim. 1998 yılından beri de kendi işletmemi çalıştırıyorum. Nehir OSM adıyla kendi markamızı da oluşturduk. Türkiye’de Kahramanmaraş olarak ayakkabıcılık sektöründe oldukça güzel bir noktadayız. Suriyeli arkadaşların yardımı ile birlikte çıtamız daha da yükseldi. Maalesef ki her sektör de olduğu gibi bizim sektörümüzde de merdiven altı kaçak üretimler söz konusu. Ama profesyonel üretim ile kaçak üretim arasında çok fazla fark var. Biz şu anda kalifiye eleman yetiştiremediğimiz için bizden üsteki şirketlerde doğru düzgün eleman bulamıyorlar ve bizim gibi onlarda sıkıntı çekiyorlar. Bizde bu eleman sıkıntısını Suriyeli arkadaşlarla çalışarak gidermeye çalışıyoruz. Şu anda kalifiye eleman bulmak oldukça zor, Eğer Suriyeli arkadaşların olmadığını düşünürsek işçi bulma olanağımız fazlasıyla azalıyor” ifadelerine yer verdi.
Üretimde makineleşme süreci ile bilgiler aktaran Saka; “İnsanların aklına gelen çözüm makineleşme olacak. Makineleşme çözümü zor bir çözüm. Tabi ki makineleşmeyi kullanan arkadaşlarımız mevcut. Biz Ayakkabıcılar Kooperatifi olarak kendimize ait arsamız olmasına rağmen, o arsanın üzerinde hiçbir şekilde bir oynama ya da bir çalışma yapıldığını görmüyoruz. Bizim başımızda olan arkadaşların bizim yolumuzu açmaya ilişkin projeler yaptığını görmüyoruz. Kahramanmaraş’ta bu sektörde ilerleyemememizin tek sebebi işletmelerimizin küçük olması. Kahramanmaraş’ta işletme küçüklüğünden dolayı gelişemiyoruz. 41 yıldır bu işletmenin içerisindeyim fakat daha bu kadarlık iş hayatımda ben bu kadar sıkıştığımızı hatırlamıyorum. Kahramanmaraş’ta bir büyüme ya da bir ilerleme istiyorsa bizim yolumuzu açmaları lazım. Biz arsamızı almamıza rağmen bir kazma dahi vurulmadı. Sektörümüz büyüyüp gelişse bile belirli bir alanda olmadığımız için işletmeler arasında ister istemez bir kopukluk oluşuyor. Şu anda işletmeler arasında bir kopukluk olduğu için sektör haline gelemiyoruz. Genel olarak kurumsal yapımızın bir araya gelmemesi dolayısıyla düzgün bir pazar ortamımız olmuyor” sözlerini kullandı.
Kahramanmaraş’ta Ayakkabıcılığa değinen Saka; “Bundan 10 yıl önce Kahramanmaraş Türkiye’nin ayakkabı üretiminde bel kemiği iken şu anda eskiye göre çok gerideyiz. Kendimizi kandırmaya gerek yok belirttiğim sorunlardan dolayı şu anda Türkiye de ciddi anlamda gerilememize yol açtı. Bizim eski halimize gelip tekrardan Türkiye de ayakkabı üretiminde birincisi olabilmemiz için üst düzey şirketlerin ya da kişilerin bu sektöre yardımcı olması lazım. Ayakkabıcılar sitesi açılsa bizim için daha iyi olabilir. Çünkü ayakkabıcıların hepsi tekbir bölgeye toplanacağı için aramızdaki kopukluk ta gitmiş olur. Dışarıdan gelen kişide o siteye girerek kiminle alışveriş yapmak istiyorsa yapar ve gider. Bizim gelişmemiz için kurumsal olmamız lazım. Kurumsal olmak içinde bizim çok büyük desteğe ve teşvike ihtiyacımız var. Bundan 8-10 sene önce yüzlerce üreticimiz varken şu anda üreticimizin sayısı 45 e kadar düşmüş durumda. Bizim gün geçtikçe ilerlememiz gereken yolda gittikçe kan kaybederek gücümüzü kaybettik ve çok fazla sayıda düşüşe uğradık. Bizim tekrar kendimize gelip toparlanabilmemiz için ayakkabıcılara sanayi lazım” dedi.
Merdiven altı üretimlerin zararına değinen Saka; “Ben sigortalı işçi çalıştırıyorum Allaha şükür işçilerimin de sigortasını yatırabiliyorum. Ama kayıt dışı istihdam barındıran bir merdiven alt işletmeyle rekabetimiz söz konusu bile olamaz. Devletimizin bu konuda bize yardım etmesi lazım. Ben merdiven altı üretime de karşı değilim. İllaki her sektörün merdiven altı üretimi olacak. Bizde de olduğu gibi. Ama devletimizin bizim bu sorunumuza kesin çözüm bulması lazım. Doktorlar nasıl hastalığı tamamen gidermeye çalışıyorsa devletimizin de bu sorunu tamamen kökten çözmesi lazım” sözlerini sarf etti.
Ayakkabı alırken vatandaşımızın nelere dikkat etmesi gerekenler konusunda bilgi veren Saka; “Ayakkabı alırken vatandaşlarımızın ayakkabının görünüşüne önem verdiği gibi, konforuna da dikkat etmesi gerekir. Bir ayakkabı alıp o ayakkabıyı her yerde ve her mevsimde giyilmemeli. Aldıkları ayakkabıları mümkün olduğunca mevsimlerine göre kullansınlar. Bir insanı taşıyan organ ayaktır. Bir insanın ayaklarına iyi bakması gerekir. Eğer bir insan ayakkabısına dikkat etmezse ayakkabıda bir süre sonra bakteri oluşur ve ayaklarda bir süre sonra hastalık oluşturmaya başlar. Bir insan gün boyu zinde olmak istiyorsa ayakkabının sağlamını ve rahatını giymesi gerekir. Ayakkabının kötüsü insan sağlığını daha çok etkiler. Bundan dolayı da insanların ayakkabı seçiminde çok dikkat etmesi gerekir” açıklamalarını yaptı.