Uzunca zamandır girdiğim her ortamda rastladığım bazı cümleleri aktarmak istiyorum.
- Akparti, yola çıkışında toplumun çoğu kesiminin partisiydi. Geçmiş siyasetçilerden bıkkınlığın getirdiği bir öfke patlamasının sonucu olarak, girdiği ilk seçimde iktidara gelebilmeyi başarmıştı. Ama AKP eski Türkiye’nin beyazlarını yeniden servis ediyor.
- Önceden söylemler ve eylemler örtüşür şekilde devam ediyordu. Türkiye, tarihinde görülmemiş ekonomik kalkınma hamleleriyle tanıştık. Ama AKP yeni bir şey yapmıyor veya yapamıyor.
- Sosyoekonomik yapımızdaki değişimler bize çağ atlattı. Alım gücünün artması hepimizi rahatlattı. Ama şimdi paramızın bereketi kalmadı.
- Başörtüsüne özgürlük geldi, neredeyse her kurumda artık başörtülü insan çalışıyor, ama başörtülüler eskisi gibi değil.
- Bunlar adalet diye iktidara geldiler, ama şimdi kendilerinden olmayanları darmadağın etmek için her yolu mubah sayıyorlar.
- Akparti, temiz ve temizliğe önem veren isimlerin oluşturduğu bir siyasal yapılanma olarak çıktı. AKP ise geçmişi karanlık bir çok isimle kol kola girdi.
- Akparti, eleştiriye açıktı, AKP ise tahammül dahi edemiyor.
- Akparti’de vefa vardı. AKP ise vefasızlık örneği. Ömrünü davası uğruna heba etmiş insanlar, üç kuruşluk menfaat için her şeyi yapabilecek kapasiteye sahip kişilere feda ediliyor.
- Akparti zaruret gibi görünen bazı şeyleri kerhen yapmak zorunda iken, AKP’liler bunları tercihen yapıyor. Ve tercihler ekseriyetle kabullenemeyeceğimiz sonuçlar doğuruyor.
Bu devasa gövdeli yapının içine ağır ağır giren kurt adını AKP olarak koymasa da toplumun çoğunda böyle bir algı oluştu. AKP, Akparti’nin derin ve etkili kanadı olmaya başladı. AKP, Akparti hareketinin sevilmeyen ve istenmeyen kanadıdır. Ancak bu kanat Akparti rozetiyle bunu bertaraf edebiliyor. Milletin yetkililerden beklentisi artıyor bu kanadın ıslah edilmesi yönünde. Toplum nezdinde ne kadar kredisi tükenmiş adam varsa AKP kontenjanından Akparti saflarına dahil oldu. Bu zevatın söylemleri Akparti ile aynı, lakin eylemleri adeta Akparti’yi itibarsızlaştırmak için.
Millet alternatif arayışlarına girmekten çekiniyor, ancak bunun bir zaruret olduğunun da herkes farkında. 15 temmuz hadisesi ve sınır ötesi operasyonlar milletin bu arayışını bir müddet daha ertelemesine sebep olsa da bu bekleyişin her geçen gün arttığı da muhakkak.
Soru şu; bu kavganın galibi Akparti mi, yoksa AKP mi olacak?
Bu değerlendirmeler, son zamanlarda toplumun tüm kesimlerinde çok insandan işittiğimiz sözler. Bu değerlendirmelerin dikkate alınması gerekiyor. Bu görüşlerin dikkate alınması halinde bir takım sıkıntıların üstesinden gelebilmek mümkün olacak. Aksi durumda hem memleketimiz ve milletimiz için ve hem de Akparti için pek iç açıcı bir gelecek görünmüyor. Zira seçmen davranışlarının son 15 yılda nereden nereye evirildiği hususunda yapılan araştırmaları gözden geçirirsek, demek istediğimiz daha net ortaya çıkar. Seçmen artık ideolojik nedenlerle değil maddi gerekçelerle oy kullanır hale geldi. Bu da aslı itibariyle ürkütücü bir durum. Çünkü maddi gerekçelerle oy tercihlerini değiştirmek önü alınamayacak sıkıntıların sebebi olabilir.
Akparti, üzerinde yükselip iktidara kavuştuğu genetik kodlarına yeniden dönüp, milletin değerleriyle örtüşen çizgilerini kalın bir şekilde yeniden çizerse AKP’ye karşı galip gelebilir. Bunu yapabilecek iç dinamiklerin halen var olduğu kanaatindeyim. Lakin bu kişilerin neden bir bir köşelerine çekildiklerine de anlam verebiliyor değilim. Her şeyi Sayın Cumhurbaşkanı’ndan bekleyen bir yapı AKP’ye meydan vermekte. Çevremizde gördüğümüz Akparti’lilerin sayısı hızla azalırken, AKP’lilerin sayısı maalesef hızla artmakta.
Bizden uyarması.
Allah’a emanet olunuz.