EKONOMİ OLARAK DEĞERLENDİRDİĞİNİZDE 2018 YILI NASIL BİR YIL OLDU?

Ekonomi anlamında ilk 6 ayımız çok verimliydi. Firma olarak büyüdük ama hedeflediğimiz kadar olmadı. Genel olarak baktığımızda ülkemiz de beklediği büyümeyi yakalayamadı. Ekonomik saldırı sürecine kadar ekonominin gayet güzel gittiğini düşünüyorum. Verimli bir yıl olduğunu düşünüyorum. Ama Amerika ile yaşanan sorunlardan sonra ekonomi ciddi anlanmada darbe gördü ve ciddi zararlara uğradık. Birçok firma konkordato ilan etti. Ekonomi genel olarak ilk 6 ay normal, ikinci 6 ay ise çalkantılı geçti. AK Parti’nin yıllardan beri izlemiş olduğu ekonomi politikalarına baktığımızda uzun vadeli programlar ile devam ediliyordu. Biz şirket olarak baktığımızda bu doğrultuda çalışıyoruz. Çok sayıda geniş ve geniş proje alanlarına sahibiz. Biz projelere başlarken ihtimalleri göz önünde bulunduruyoruz. Maliyet hesaplarını çıkarıp o doğrultuda devam ederiz. 8. Aydan itibaren bir ekonomi dalgalanması yaşandı ama biz çokta zarar etmedik. Bizim topraktan satışımız yok. Bittikten sonra yaptığımız satışlardan da zarar etmiyoruz. Topraktan satış yapıp oradan finanse etmeye çalışsaydık bugün bu noktada olamazdık.

2019 YILI ÖNGÖRÜNÜZ NASIL? BU KONUDA NELER SÖYLERSİNİZ?

AK Parti politikası bu zamana kadar ekonomiyi çok güzel yönetti. Bu konuda temelde bir oluşum olduğu da söz konusu. Ekonomi temelimizde sağlamlaştırma çalışmaları durmaksızın devam ediyor. Bunun iş adamları olarak farkındayız. Bu krizi biz daha önceki hükümetler döneminde yaşamış olsaydık çok daha kötü durumda olurduk. Hiç kimse yaşantısında sosyalliğinden ödün vermiyor. Bu daha önceki dönemlerde olsaydı bırakın sosyalliği, karnımızı doyurmakta güçlük çekiyor olurduk. Bu insanların hükümete güvendiğinin göstergesidir. İlk çalkantı çıktığı dönemlerde ilk bir ay şoka uğradık. Ondan sonrasında her şey geri normale döndü. İnsanlar alışverişlerini yapıyorlar. Gezip eğleniyorlar. Önümüzde bir seçim var. Bu seçim sürecini de fırsat bilip dışarıdan saldırmak isteyenler olacaktır. Ortalığı germeye çalışacaklar. Bu her seçim döneminde olmuştur. Seçim sonrasında çok parlak bir 2019 yılının bizi beklediğini düşünüyorum. Piyasadaki sıkıntılardan bir tanesi nakit döngüsünün olmaması. Bunu da banka faiz oranlarının yüksek olmasına bağlıyorum. Banka faizlerinin düşmesi ile beraber biz eskisinden çok daha iyi durumda devam edeceğiz.

ŞEHİR EKONOMİSİ NASIL GELİŞİR?

Bizim şehrimizde sektörler belli. Tekstil, çelik, inşaat ve gıda gibi sektörlerimiz her zaman daha ön planda olmuştur. Kahramanmaraş’ta markalar oluşturmamız gerekiyor. Her sektörde bir marka ortaya çıkarmamız gerekiyor. Dış pazarlarda ciddi marka bedelleri ödüyorsak, kendi markamızı oluşturup bu problemi de ortadan kaldırabiliriz. Bunu ilk olarak herkesin kendi içinde yapması gerekiyor. Çırağın Group bir marka ise önce halkı sahip çıkacak. Sektörünü geliştirecek ve dışarıya açılacak. Markalaşma yolunda ilerleyenlere önce kendi halkı sahip çıkacak. Bu imkanları oluşturmalıyız. Dışarıdan firmaların gelip burada yatırım yapıp parayı dışarı götürmesindense, şehrin firmasının parasını buraya aktarmasından yanayız. Tekstil ve gıda sektörlerinde dünya pazarında çok iyi yerlere gelmiş firmalarımız var. Ama konu markalaşma olduğunda sıkıntı yaşadığımızı düşünüyorum. Diğer konu olarak; Kahramanmaraş’taki nakit eksiğinin yastık altında olduğunu düşünüyorum. Bu paraların yatırıma dönüşmesi gerekiyor. Ya da bankadaki mevduatta bekleyen paraların toplum içerisine çıkması ekonomimize ciddi anlamda katkı sağlayacaktır. Son aylarda mevduat saklama olayı çok fazla oldu. Ekonomi konusunda en büyük sıkıntılardan bire tanesi esnafların ceplerinde para olmaması oldu. Şehrin ekonomisinin güçlenmesi için siyasetçilerin, Ticaret Sanayi Odasının, Esnaf odalarının elini taşın altına koyup biraz daha farklı projeler geliştirerek orta ölçekli esnafları koruması gerekiyor. Yeni iş merkezleri kurularak sektörler arası çeşitliliğin sağlanması gerekiyor. Şehirdeki orta ve küçük ölçekli esnafların önünün açılması gerektiğine inanıyorum.