İlk olarak aşılamanın hızlı bir şekilde yapılmasının salgının önüne geçeceğine değinen Aycan, “Türkiye’de (Covid-19) aşısı yapma süreci başladı. Sağlık Teşkilatı olarak aşı kampanyası yapma kapasitemiz yüksektir. Hedeflendiği gibi 25 milyon kişiye çok hızlı bir şekilde aşı yaparsak salgını önleriz. Uygulanan (Covid-19) aşısı Sağlık Bakanlığının test ettiği, onayladığı, ruhsat verdiği aşıdır. Aşının güvenliği üzerinden spekülasyon yapmak yanlıştır. Sağlık Bakanının ve siyasi liderlerin aşı olması çok doğru davranışlardır.

(Covid-19) aşısının bilinen, gözlenen ciddi bir yan etkisi yoktur. Böyle olmasına rağmen aşı karşıtı söylemlerde bulunmak, bunu yaymak kötü niyetli çabalardır. (Covid-19) aşısı yaptırmak kişisel tercih olamaz. Bir salgın durumu varsa, Sağlık Bakanlığı aşı kampanyası başlatmışsa, U.H. Kanununa göre aşı yaptırmak zorunludur. Aşı yaptırmayanlar veya aşı aleyhinde söylemleri olanlar suç işlemiş sayılır. (Covid-19) aşısı yapıldığında korunma hemen başlamaz. Antikor cevabı yeterli düzeye dört haftada yükselir. Dört hafta sonra ikinci doz aşıyı yaptırmak gerekir. Aşı yapılsa da maske takmaya ve sosyal mesafeye uymaya devam edilmelidir. Gelişmeler, yaşananlar gösteriyor ki; ne gerekiyorsa yapıp, kendi aşımızı üretmeliyiz. Aşı stratejik bir üründür. Paranla bile alamayabilirsin. Kendi aşı enstitümüzü, aşı fabrikamızı yeniden kurup gereken her aşıyı yapmalıyız. Sağlık Personelini verdiği (Covid-19) mücadelesinde desteklemeliyiz. Yen sağlık personelleri alınmalı, sağlık personeli altı saatlik vardiyalar halinde dönüşümlü çalışmalı ve tüm sağlık personeli ek ödemeden yararlanmalıdır” dedi.

MHP olarak mecliste teröristlerin övülmesinden bıktıklarını dile getiren Aycan, HDP hakkında şunları kaydetti: “Bazı HDP’li Vekiller halkı eyleme çağırmış, suç işlemişlerdir, bazı HDP’li Vekiller ise suçu ve suç işlemiş vekilleri savunmaktadır. Biz MHP olarak bu durumdan rahatsızlık duyuyoruz. CHP ve İP istemese de biz MHP olarak HDP’li vekiller hakkında yasal işlem yapılmasını istiyoruz.”

Aycan, konuşmasının devamında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye için en uygun model olduğuna dikkat çekerek, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Cumhur İttifakının Türkiye için geliştirdiği, uygun modeldir. Bundan da dönüş olmayacaktır. Tekrar sistem tartışması yapmak, model önermek; suyu bulandırma ve yürüyen sisteme çomak sokma girişimidir” diye konuştu.

Aycan, konuşmasını; “Öğretmen adayları Şubat ayında ciddi bir öğretmen alımı olmasını bekliyorlar. Sözleşmeli öğretmenlerde mağduriyetlerinin giderilmesini ve eş durumu tayin hakkı istiyorlar” diyerek sözlerini tamamladı.