Polat, “Gelişen teknolojiyle birlikte toprakların işlenmesi için geliştirilen tarım makineleri toprağın işlenirken dış etmenlerle sağlanan katkının daha kolay karışmasına yardımcı oldu” dedi.

Teknolojinin gelişimiyle tarım alanında yapılan yeniliklere ve teknolojiye ayak uydurmanın verimlilik konusunda etkili olduğu konularını vurgulaya Köylüm Ticaret İşletmecisi Efendi Polat; “30 yıldan bu yana bu sektörde faaliyet gösteriyoruz. Tarımda traktörlerin önemi tarımın modernizasyonu ve daha ileri safhalara taşınması adına ciddi önem arz ediyor. Bizim yeni başladığımız zamanlarda traktör tarlaya girdiğinde mahsul olmaz deniliyordu. Tek çeker, yeterince güçlü olmayan traktörler ve bilinçsiz gübreleme dolayısıyla toprağın altında kistleşme meydana geliyordu. Daha sonra teknolojinin gelişmesiyle birlikte toprakların işlenmesinde daha güçlü ve çift çeker traktörlerin kullanılmasıyla hem toprağın karıştırılması hem de ekilebilir arazinin artmasını hem de işlenebilir arazinin artışıyla verimliliğin artışına tanıklık ediyoruz. İstatistiklere göre Avrupa’da kullanılan çift çeker traktör beygir ortalaması 130 Türkiye’de kullanılan ise 60 beygir. Yani teknolojiye uyum konusunda yüzde 100’lerin altında kalmış durumdayız. Son dönemlerde güçlü traktörler ve hızlı makineleşme ile birlikte zirai aletlerde önem taşımaya başladı. Bu durumların neticesinde talepler doğrultusunda tarım makineleri geliştirildi. Gelişen teknolojiyle birlikte toprakların işlenmesi için geliştirilen tarım makineleri toprağın işlenirken dış etmenlerle sağlanan katkının daha kolay karışmasına yardımcı oldu. Toprakta su daha rahat hareket edebilir bir hal kazandı” dedi.

Zirai aletlerin kullanımıyla birlikte toprakların işlenmesinin ve ekim döneminde kolaylıklar getireceğine değinen Polat; “Teknolojinin gelişmesi çiftçiye büyük katkılar sağladı. Daha öncesi dönemde insan ve hayvan gücüyle işlenen arazide yapılan tarımın çok hükmü olmaması söz konusuydu. Özellikle şimdi alabora dediğimiz bir zirai alet var. Bu aletin kullanılmasıyla toprakta oluşan yarılmaların önüne geçilerek su kaybını minimuma indirir. Her geçen gün teknoloji daha ileriye gidiyor bunun tarıma entegre edilmesiyle birlikte tarıma olan katkıları ülke ekonomisi ve yerel ekonomiye gözle görülür katkı sağlamakla birlikte istihdam alanı da oluşturacaktır. Bu dönemlerde çiftçiye olan ekipman desteğinin de devlet bankaları aracılığıyla olması düşük faizlerin beraberinde gelmesiyle daha da güzel bir hal alıyor. Köylerden kente olan göçler ciddi dengesizlikler oluşturuyor. Makineleşme bu dengesizliğin neredeyse tamamen önüne geçmiş durumda” ifadelerini kullandı.

Tarım ile ilgilenen sivil toplum ve kamu kuruluşlarında teknik personel seçiminde liyakate dikkat edilmesi ve sahalarda olmasının gerektiğine değinen Polat; “Önemli olan bir diğer unsur ise tarımda teknik personellerin yetersizliği konuları. Teorik eğitimin yanı sıra alınan eğitimlerin tatbiki sağlanmasıyla tarım daha ileri evrelere gelmesinde yararı olacaktır. Yani tarım ile ilgili kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarında ki personellerin işlerinin ehli, liyakat sahibi bireyler olarak seçimlerinin yapılması gerekiyor. Artıları toprak analizi neticesinde dönüm başı ekilecek tohum, atılacak gübre ve uygulanacak bakımlar neticesinde verim oranı çok yüksek rakamlara ulaşacaktır. Mühendisleri kurumlarda değil sahalarda görmek istiyoruz” dedi.

Tarım alanında yapılacak olan bölgesel teşviklerinde zirai olumsuzların önüne geçeceğini ifade eden Polat; “Tarım alanında bölgesel teşvikler olması gerekiyor. Kırsal alanda ki çiftçiler desteklenerek her önüne gelenin çiftçilik yapmasının önüne geçerek tarımın olması gerektiği yerlere ulaşması sağlanmalı. Geçtiğimiz yıllara bakıldığında sarımsağı örneğiyle; önüne gelen, imkânı olan ger bireyin sarımsak ekimiyle piyasada bir fazla meydana geldi pazar fiyatları maliyetleri kurtarmamasıyla birlikte mahsulünü tarladan kaldırmayan çiftçiler oldu. Bu çok ciddi bir tarım zayiatı demektir. Belirli ürünlerde kota belirlenip alım garantisi sağlayarak verimli üretimin ve piyasa dengesinin sağlanacaktır” ifadelerini kullandı.

Tarımda reformlar yapılarak yerel ve ulusal alanda tarımın öne çıkmasının sağlanacağını aktaran Polat; “Yerel siyasetçilerden ve kurumlardan beklentiler var. Tarım konusunda sunulan teşvik ve hibelerden kırsal alanda tarım yapan çiftçiler yararlanamıyor. Bu durumun bir an önce dengelenmesi konularında müdahale bekleniyor. Çiftçilere sunulan kriterler biraz daha yumuşatılmalı” diyerek sözlerini sonlandırdı.