Bizim özellikle yeni dönemde üst yapıya dönük daha çok hız kazanacak. Çünkü Türkiye geçtiğimiz 16 yılda ulaşımda, sağlıkta, eğitimde ve turizmde çok ciddi altyapı harcamaları gerçekleştirdi” dedi.

Ünal; “Bizim Kahramanmaraş ile Göksun arasındaki 60 Kilometrelik yola iki kat trilyon para harcadık. Artık Türkiye bu alandaki çalışmalarını büyük oranda bitirdiği için yeni dönemde biz, şehirlerimizin kimliği, şehirlerimizin tarihi dokusunun yeniden ortaya çıkarılması sürdürülebilir çevrenin korunması, özellikle su kaynaklarımızın korunması gibi bu konuda önemli çalışmalara imza atacağız. Bugün Elbistan ile ilgili Peyzaj Mimarı Belemir hanımında bize katılmasıyla birlikte, bildiğiniz gibi bir beylik başkenti olarak Elbistan’ın master planını yapmıştık. Şimdi bu master planını ortasında hem Ceyhan Nehri’nin kaynağından başlayarak şehrin içerisinden geçişi ve bunun çevre düzenlemesi gerçekleştireceğiz hem de içinden nehir geçen şehriler son derece azdır. Elbistan’da bunlardan bir tanesi. İnşallah Belemir hanımla bir çalışma yapacağız çünkü Eskişehir ve Kırşehir’i Belemir Hanım yaptı. Şimdi de Elbistan’da Belemir hanıma emanet. Ceyhan, Cennet ırmaklarından dört cennet ırmağından biridir denir. Bu Cennet ırmağını inşallah çevre düzenlemesini biz Belemir hanıma emanet edeceğiz.

Bizim amacımız; bir beylik başkentinin ortaya çıkması öncelikle. Birde biz Kahramanmaraş’ı tarih turizmiyle, inanç turizmiyle, özellikle Kahramanmaraş’ın doğasıyla, Kahramanmaraş’ı önemli bir turizm yollarından birisi haline getireceğiz. Kahramanmaraş özellikle mozaikleriyle, Germenica ile önemli bir merkez. Kuzeye doğru gittiğimizde Geben yolu ve Kaleler ayrı bir tarihi dokuyu bize sunuyor. Hemen Göksun ve Afşin’den Ashab-ı Kehf’e ulaşıyoruz, Yedikuyular’a ulaşıyoruz. Ashab-ı Kehf’te biliyorsunuz Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı bütün dönemleriyle şuanda yaşıyor. Diğer taraftan Afşin’den hemen Elbistan’a geçtiğinizde Elbistan’da Ulu Camii, Pınarbaşı gibi yeni bir tarih iklimine giriyorsunuz. Biz bütün bunları bir turizm paketi halinde sunmayın da düşünüyoruz. Yani hem gastronomisiyle hem mutfağı ve damak tadı ile hem tarihin içerisinden akıp gelen muhteşem dokusuyla hem bölgenin belli inançlarının merkezi olması sebebiyle aslında biz yavaş yavaş Kahramanmaraş’ın bütününü planlıyoruz. Yani tüm bu çalışmalar bittiğinde çevresiyle, tarihi dokusuyla, kültürüyle, mutfağıyla, etnografyasıyla, her şeyi ile bir şehir ortaya çıkar. Bizim nihai amacımız bu. Su kaynaklarımızın korunması açısından geçenler de bir atık su arıtma tesisimizin açılışını yaptık. 130 milyonluk yatırımla Kahramanmaraş’ın özellikle atık su da bulunan kimyasalların, su kaynaklarımızı kirletmesi, verimli toprağı özellikle adeta verimsiz hale dönüştürmesini engellemek için önemli bir adım attık. Bunlar bir büyük çalışmanın küçük bir parçaları” açıklamasını yaptı.