Antalya’da 1 ay önce istifası kabul edilmeyen genç, kullandığı beton yüklü mikserin devrilmesi sonucu ağır yaralandı. Gencin ailesi ise kaza yapılan güzergaha ağır tonajlı araçların girmesinin yasak olduğunu iddia etti. 
Geçtiğimiz 8 Haziran tarihinde Kepez ilçesi Odabaşı Mahallesi’nde kullandığı beton mikserinin devrilmesi sonucu ağır yaralanan sürücü 29 yaşındaki Niyazi Katı, yaşam mücadelesi veriyor. Kazanın ardından Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde tedavisine devam edilen Katı’nın eşi Gülsüm, 10 aylık oğlu Osman ve ailesiyle birlikte hastane önünde endişeli bekleyişini sürdürüyor. 
Oğlunun beton firmasında mikser şoförü olduğunu dile getiren baba Osman Katı, tonajın fazla olması nedeniyle yanlış yolun kullandırıldığını ve oğlunun da o yolda mikseri yan yatırdığını ileri sürdü. 
Oğlunun iyi bir şoför olduğunu, dümdüz bir yolda nasıl kaza yaptığını anlayamadığını ifade eden Osman Katı, "Şuanda oğlum yoğun bakımda. Biz yandık, başkalarının canı yanmasın. Kazanın nasıl olduğunu bilemiyoruz. Yükün ağır olmasından olabilir. Kaçak yol olduğu için tonaj nedeniyle kantardan kaçıyorlar. Oğlumun kaza yaptığı yollar kullanılmasın" dedi. 

"Eşim iyi bir şoför" 
Eşinin bir haftadır yoğun bakımda olduğunu belirten Gülsüm Katı, "Eşim kaza yerinde bekletilmiş. Firma çalışanları jandarma ve sağlık ekiplerinden önce oraya gelmişler. Arabanın içindeki yük irsaliyesi yok. Şüphelerimiz var. Eşim çok iyi bir şofördür, kendi hatası olduğuna inanmıyorum. Dümdüz yolda kaza yapmaz. O dar yollar büyük araçların girebileceği yollar değil" diye konuştu. 

"İstifasını vermişti" 
Eşinin ağır ve yorucu şartlardan dolayı bir ay önce istifasını verdiğini ama kabul edilmediğini dile getiren Gülsüm Katı, "'İşler yoğun, biz senden memnunuz, çalışkansın, bizi idare edeceksin' denilip istifası kabul edilmedi. Belki kabul edilseydi bunlar olmayacaktı. Eşim bir yıldır o firmada çalışıyor. Kaza olacak birçok yerde kaza yapmamışken neden dümdüz yolda kaza yaptı. Arabanın tonajından olduğunu düşünüyoruz. Eşimde yüzde 90 hata bulmuşlar, kesinlikle bunu kabul etmiyoruz. Kazanın detaylı araştırılmasını istiyoruz. Bizim içimiz yandı başkasının içi yanmasın. Yaşananların bir bedeli olmalı" ifadelerini kaydetti. 

"Kimsenin canı yanmasın" 
Yaşar Karaca, yeğeninin geçtiğimiz Cuma günü Odabaşı Mahallesi Sağlık Ocağı yanında kaza yaptığını aktardı. Yeğeninin beton mikserine fazla beton atıldığını ve işinin gece hep geç bittiğinden yakındığını dile getiren Karaca, "Kaza olduğunda gelen ilk vinç mikseri kaldırmak için bomu kırılıyor. İkinci vinç mikseri kaldırıyor. Ama bu arada beton sirkülasyonu yapıyorlar başka bir araca. Kullandıkları yolun trafiğe kapalı olduğunu biliyoruz. Niyazi’nin cep telefonu bile ortada yok. Kamyonda fazla yük olabilir. Kimse fazla çalıştırılmasın, kimsenin canı yanmasın" dedi. 

"Tonajdan dolayı arayol" 
Yeğeni Niyazi Katı’nın hayati tehlikesinin devam ettiğini belirten Yaşar Karaca, "6 gündür hastanedeyiz. Bizim canımız yandı, başkasının canı yanmasın. Devletten kaçmayalım ağır tonajlı araçlar kantarları kullansın. Vergiler verilsin. Kantardan kaçmak için bu yollar öneriliyormuş. 'Yasal yerden gitsen olmuyor mu?' dediğimde, 'Tonajdan dolayı firma ve biz ceza yiyoruz' diyordu. Ağır şartlardan dolayı yeğenim istifasını vermiş ama kafa izni yaptırıp devam etmelerini istemişler. Şimdi de bu talihsiz kaza geldi. Biz sadece yasal olan yolların kullanılmasını istiyoruz. Önlem alınsın, denetlensin" diye konuştu.