Hulusi Akar çok net konuştu: Artık bitti!
Hulusi Akar çok net konuştu: Artık bitti!
Genelkurmay Başkanı Akar, Jandarma Genel Komutanı Güler ve Hava Kuvvetleri Komutanı Ünal'ın TBMM resepsiyonunda gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kabine üyeleri, komutanlar, yüksek yargı temsilcileri, diplomatlar resepsiyona katıldılar.
Gerçi benim izlediğim 23 Nisan resepsiyonları içerisinde en kısa sürede sona eren davetlerden biriydi ama en azından bir siyaset geleneği icra edilmiş oldu. Yakın geçmişte komutanların siyasete ayar verme amaçlı açıklamaları nedeniyle apoletliler etrafında yaşanan izdihamlara çok tanık olduk. Bu hava, yıllar içinde dağıldı. Ancak dünkü resepsiyonda kaçınılmaz olarak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları ilgi odağıydı.
Neden?
Çünkü 16 Nisan referandumu nedeniyle gündemin biraz daha gerisinde kalan Suriye ve Irak’taki olası operasyonlar ve içeride PKK ile verilen mücadeleye yönelik atılacak adımlar konusunda komutanların söyleyecekleri önemliydi.
‘UYUM ÇOK ÖNEMLİ'
Her zamanki gibi bir yuvarlak masanın etrafında toplanan komutanlarla sohbet olanağı bulduk. Selamlaştıktan sonra Orgeneral Akar’a, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ABD ziyaretinde eşlik edecek misiniz?” diye sordum.
Akar, o sırada bir meslektaşıma “normal olanla olmayan arasındaki farkı” anlatıyordu. Kelimenin kökenini analiz ediyor ve “norm” ifadesi üzerinden devlet işleyişine ilişkin açıklamalar yapıyordu.
Ben bu soruyu yönelttiğimde önce sadece gülümseyerek yanıt verince, “Bu soru normal değil mi?” diye ikinci bir soru sordum. Akar, az önceki sözlerine atıf yaparak, “Aslında değil” dedi ve bu tezini şöyle izah etti:
“Devletin bir işleyişi var. Ona göre hareket ediyoruz. Devlette birlik, beraberlik, uyum çok önemli. Devlet işleri mecrasında devam eder. Geziler, görüşmeler. Önemli olan birlik ve beraberlik. Birlik ve beraberlik içinde her şey çok güzel olacak.”
‘MİLLET ORDUYU SEVİYOR'
Akar, Türkiye’nin dış politikasındaki bazı önceliklere vurgu yaptıktan sonra Afrika örneğini verdi. Küresel güç olmanın önemini anlatırken Çin’den, Kore’den söz etti. Devletin, Afrika ve Uzakdoğu’ya yönelik ilgisini övgüyle vurguladı.
Akar’ın birlik ve beraberlik vurgusunu ısrarla yapmasında kuşkusuz 15 Temmuz travmasının da rolü var. Sohbetin bir yerinde söz 15 Temmuz darbe girişimine geldiğinde Orgeneral Akar, “Bu millet ordusunu seviyor. 15 Temmuz büyük bir travmaydı ama atlatıldı” dedi.
Akar, terörle mücadele konusunda da “Kahramanlıklar, fedakarlıklar devam ediyor. Her şey çok güzel gidiyor. En son terörist yok edilinceye kadar terörle mücadele sürecek. Bu mücadeleyi yaparken masum insanların zarar görmemesi için güvenlik kuvvetleri elinden gelen gayreti gösteriyor” diye konuştu.
‘PKK ARTIK TOPARLANAMAZ'
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler’le de yurt içindeki operasyonları konuştuk. Güler netti. “PKK içeride bir daha toparlanamaz” dedi. Orgeneral Güler, “Bir daha toparlanmamak üzere belini kırdık diyebilir miyiz” sorusu üzerine şu yanıtı verdi:
“Bizim içeride PKK ile mücadeledeki zorluğumuzu hendek kalkışması sırasındaki mücadele konseptimizde görmüştünüz. Şimdi de bu hassasiyet aynen devam ediyor. Yani teröristi etkisiz hale getirirken sade vatandaşı üzmemek. Buna o kadar hassasiyet gösteriyoruz ki. Bunlar kamuoyuna çok yansımıyor. Sur’da da Cizre’de de, Silopi’de de bunu yaşamıştık. Sur’daki mücadeleyi bu hassasiyet nedeniyle bir hafta geç bitirdik. Yine bu hassasiyet nedeniyle çok şehit verdik. PKK meselesinin sınırımızın dışındaki gelişmelerle bu kadar iç içe geçtiği bir dönem hiç olmadı. O nedenle Suriye ve Irak’taki gelişmeler içerideki mücadeleyi de etkiliyor. Diyarbakır’daki tünel meselesi; bunlar hep örgütün Suriye’den devşirdiği yöntemler. Bütün bölge tarandı, taranıyor tünel konusunda. Göz açtırmıyoruz. Her türlü hazırlığımız var.”
"SİNCAR İÇİN PLANIMIZ VAR"
Resepsiyonda kuvvet komutanlarıyla da sohbet ettik.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım, Irak’ın Sincar bölgesindeki PKK varlığı konusunda daha önce sık sık “İkinci Kandil olmasına izin vermeyeceğiz” açıklamaları yaptılar. Erdoğan, Fırat Kalkanı harekatının terörle mücadele konusunda son değil ilk operasyon olduğunu vurguladı. Bu açıklamalardan sonra özellikle Sincar’a yönelik bir operasyon ihtimali, Dicle Operasyonu adı altında yeni bir harekat olasılığı sıkça tartışılıyor.
Başbakan Yıldırım resepsiyonda “Fırat Kalkanı’nda daha öteye gidilecek mi?” sorusuna, “Ötesi berisi yok. Memleketin güvenliği için ne gerekiyorsa o yapılır” yanıtını verdi.
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’a, özellikle Sincar odaklı bu haberleri, Başbakan’ın sözlerini anımsattık:
Orgeneral Ünal, Sincar konusundaki kararlılığı, “Sincar’ın ikinci Kandil olmasına izin vermeyeceğiz. Çünkü Sincar Irak’la Suriye’yi birbirine bağlayan kilit konumunda” sözleriyle aktardı. “Dicle Operasyonu” adı altında bir operasyon planlanıp planlanmadığı konusunda ise “Bir operasyon yapınca hemen devamı için başka isimler kamuoyuna yansıyor ama Dicle Operasyonu diye isim vermedik. Ancak Sincar’a yönelik planlarımız var. Bizim planlarımız her zaman vardır. Çünkü Irak ve Suriye’de PKK’yla ilgili gelişmeler bizim için beka sorunu. Bu coğrafyada hem askeri, hem siyasi olarak planlarımız olmazsa olmaz. Bu planlar hemen de gerekli olabilir, sonra da gerekli olabilir. Ya askeri olarak çözeceğiz ya da siyasi olarak. Siyasi olarak da mümkün” dedi.
"MÜRACAATLAR ÇIĞ GİBİ"
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve ile de 15 Temmuz travması üzerine sohbet ettik. Işık, “TSK Üniversitesi’ne müracaatlar çığ gibi büyüyor. Bu millet ordusunu seviyor. 15 Temmuz travmasının altından da bu sevgi sayesinde kalktık. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği çok önemli oldu. Yenikapı’ya Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarımızı davet etti, onları orada millete alkışlattı. O bir kırılma anıydı” dedi.
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu’yla da yerli savunma sanayi üzerine konuştuk. Haliyle konu TCG Bayraktar gemisinin hizmete alınmasına geldi. Bostanoğlu, Bayraktar’dan sonra sırada tamamı yerli olanaklarla üretilen Sancaktar’ın olduğunu anlattı.
KAYNAK:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.