1- Eğitim kimin meselesi ? Siyaset eğitimin neresinde ?

Eğitim, topyekün milletin meselesi.Eğitim denince sadece okullar, üniversiteler,akla gelmesin.Eğitim yediden yetmişe herkesi ilgilendirir.

Şuan okulsuz eğitimi savunan eğitimciler de var.Yaygın eğitim,hayat boyu eğitim,belki de örgün eğitimden daha önemlidir.Bundan dolayı eğitim tüm insanların,milletin,devletin meselesidir.Ancak fiilen işi eğitim olan,öğretmenlerin,ülkedeki eğitim kadrosunun,üniversitelerin bu konudaki sorumluluğu daha fazla.Ülkenin eğitim kadrosu; eğitim konusunda şikayet makamı değil icra makamıdır.

Siyaset bir yönetim erkidir.Siyaset yönetim esnasında var olan ve doğacak meselelere çözüm üreten bir mekanizmadır.Siyaset eğitimde icranın başıdır.Eğitimde meydana gelecek aksaklıkların baş sorumlusu siyesettir.Siyaset; yani yönetim çare bulma makamıdır.

Siyasetin özellikle eğitim noktasında birikimli üst aklı olmalı.Siyasetin arkasında bilim, tecrübe, arge yoksa; alınan kararlar zamansız ve ayaküstü olur.

Siyasetçinin her konuya hakim olması beklenmez; ama siyaset ehliyetli insanlardan faydalanır,onları sevk ve idare eder.

2-Eğitim kalitesi için ne gerekli ? Eğitim ve öğretim arasındaki fark nedir?

‘‘Eğitim’’ ve ‘‘öğretim’’ kavramları çoğu kere birbirine karıştırılır.

Eğitim, davranışı; öğretim bilgiyi hedefler.

Milli Eğitim’in amaçları açıklanırken ‘‘ öğrenciye istendik davranışlar kazandırmak’’ ifadesi kullanılır.

Öğretim, bilgi odaklıdır.İşin akademik boyutunu ifade eder.

İlköğretim’de hedef öncelikle iyi vatandaş yetiştirmektir.Kaliteli davranışlarla donanmış,dürüst,çalışkan insan yetiştirmek.

Ortaöğretim, eğitimle bilginin atbaşı gittiği bir dönem.

Üniversite ise tamamen bireyin akademik yönünü güçlendiren,besleyen bir süreçtir.

Bu ayrıma rağmen, eğitim;doğumdan ölüme,bireyin tüm hayatını ilgilendiren,insani değerleri bir olgunlaştırma sürecidir.

İnsanlık; dünden bugüne bilgi kalitesine değil, daha çok davranış kalitesine ihtiyaç hissetmiştir.

Eğitim kalitesinin paydaşları aile,okul,sosyal çevre,iletişim vasıtaları ve sosyal medya.

Sosyal medya bugünden yarına eğitim’in baş meselesi olmuştur.

İyi bir eğitim için yukarıdaki paydaşların aynı değerlere parmak basması gerekiyor.Paydaşlar arası değer çelişkisi öğrenciyi de yetişkini de değerler çatışmasına itiyor.Yani halk tabirince ‘‘Ali yazar,veli bozar.’’

Siyaset, eğitimle ilgili akşamdan sabah karar almamalı.Kararlar netleşmeden kamuoyuna açıklanmamalı.Yoksa siyasetin güvenirliliği tartışılır.

3-Eğitimci Veliden Öğrenciden ne bekler ?

Eğitimciye ; ‘‘Eğitimci önce kendisinden ne bekler ?’’ sorusunu yöneltmek gerekir.

Eğitimci her anlamda model insandır.Model davranış sergiler,donanımlıdır.

Eğitimci’nin öğrenciden sonra muhatabı velidir.Veli çocuğuna karşı ilgili olmalı.Öğretmenle sürekli görüşmeli.Öğretmenden çocukla ilgili bilgi almalı,öğretmene bilgi aktarmalı.

Öğrencinin eğitim noktasındaki muhatabı sadece okul,öğretmen değildir.Öğrenciyi çevreleyen sosyal medya,sosyal çevre,iletişim vasıtaları bugün okul ve öğretmenden daha etkilidir.O halde eğitim konusunu sadece öğretmenle sınırlamamak gerek.

İnsanların hürriyetlerini diğer insanların hakları sınırlar.

Öğretmenin öğrenci eğitiminde zorlanmaması için,öğrencinin okulun, toplumun hayata dair kurallarına uyması gerekir.Disiplin kurallarının caydırıcı olması gerekir.Siyasetin bu konuda ‘‘baba’’ rolü oynamaması gerekir.

Öğretmenin,elini kolunu bağlayan yönetmelikler,şikayet hatları bugün öğretmeni sindirmiştir.Bu konunun acilen uzmanlar tarafından değerlendirilmesi gerekiyor.

4-Özel Eğitim Kurumları ve bir Özel Eğitim Kurumu olarak Final’den bahseder misiniz ?

Toplumsal hizmetlerin hepsini devlete bırakmak devleti yorar ve hantallaştırır.Bu nedenle eğitim alanında özel teşebbüs devletin yükünü hafifletmelidir.

Özel teşebbüs, resmi kurumlara göre alanda fark oluşturmazsa ilgi görmez.Farkı; sosyal iletişimde,akedemik çalışmalarda,öğrenci-veli ilgisinde oluşturduğu için ülkemizde birazda devletin desteğiyle özel eğitim-öğretim kurumları bugün hizmet payını yüzde yedi seviyesine çıkarmıştır.

Final Eğitim Kurumları 1997 yılından beri ilimizin eğitimine katkı sağlamaktadır.Bugün Final Temel Lisesi ve Kurs Merkezi olarak hizmetine devam eden kurumlarımız önümüzdeki yıllarda kampus okullarla çalışmalarına devam edecektir.

Final Eğitim Kurumları 1980’li yıllarda Elazığ’da doğmuş,bugün ülkenin her tarafına yayılmış eğitimde bir Anadolu markasıdır.

Özel eğitim kurumlarının eğitimdeki oranının devlet desteğiyle artırılıp teşvik edilmesi ülke eğitimine bir canlılık getireceğine inanıyorum.