Demokrat Parti ziyaretinde “Hayır Partisi kuruldu” diyen Meral Akşener'e Hayır Partisi Genel Başkan Danışmanı Emre Kocaoğlu'ndan cevap geldi.

Demokrat Parti ziyaretinde “Hayır Partisi kuruldu” diyen Meral Akşener'e Hayır Partisi Genel Başkan Danışmanı Emre Kocaoğlu gerçekleştirdiği yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

Sn. Meral Akşener'in Demokrat Parti ziyaretinde Hayır Partisi'nin kurulduğunu hatırlatması tüm gönüllülerimizi mutlu etmiştir. İlk günden bu yana ifade ettiğimiz gibi Hayır Partisi hiç kimsenin partisi değildir. Bu rejime karşı mücadele eden herkesin ortak bir itiraz hareketidir. Bu parti milletin partisidir. Bizlerin ve bu partiyi kuran gençlerin bu partide en ufak bir makam, mevki, şan, şöhret beklentisi yoktur.

Bizim ismimiz geçtiğine göre sadece biz değil Hayır'ı temsil eden tüm vicdan cephesini bu vesile ile tekrar hatırlatmakta fayda görüyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. 67 şehir, 157 ilçe, 1.225 köyde ziyaret ettiğimiz ve bizi misafir eden tüm vatandaşlarımıza, CHP başta olmak üzere Saadet Partisi, Demokrat Parti, Büyük Türkiye Partisi, Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı, Hayır için mücadele eden diğer tüm kıymetli partilerin yöneticileri ve il, ilçe, belde teşkilatlarına, gençlik ve kadın kolları yöneticilerine, Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi üyelerine, Milletvekilleri ve Belediye Başkanlarına, Hayır Partisi'nin yaşadığı engellemeleri TBMM'ye taşıyan Sn. Özgür Özel (7 Mart 2017 Sayı: 9107) ve Sn. Barış Yarkadaş'a (2 Mart 2017 Sayı: 9028), bizleri köylerinde misafir eden Muhtarlarımıza, öğrenci kardeşlerimize, en ağır sansüre maruz kaldığımızda sesimizi duyurmamız noktasında gazetecilik görevlerini gerçekleştiren yerel, ulusal ve uluslararası medya kuruluşlarına, Hayırlı Konvoy ve Demokratik İtiraz Hareketi, Oy ve Ötesi gibi sağduyulu ve cesur sivil toplum kuruluşlarının hassasiyetlerine, Hayır kampanyaları için milleti bilgilendirme sorumluluğunu yerine getiren ülke genelindeki sağduyulu Barolara, DİSK Başkanı Sn. Kani Beko ve Yöneticilerine, MHP Genel Başkan Adayları olan Sn. Sinan Oğan, Sn. Meral Akşener'e, Sn. Ümit Özdağ ve Sn. Koray Aydın'a tüm milletimiz ve gönüllülerimiz adına teşekkür ederiz

Hayır Partisi olarak referandum boyunca bir cepheyi değil vicdanı temsil edebilmek için mücadele ettik. Her ne kadar ağır bir basın sansürüne maruz kalsakta sandıklarda Hayır'ın çoğalmasına katkı verdik. 

Hayırın kazandığını tüm Dünya kadar Evet oyu veren vatandaşlarımız da kabul ediyorlar. Hükümetin bu suç karnesi ile 2 yıl daha ülkeyi yönetmesin mümkün değildir. Sn. Meral Akşener'in de farklı vesileler ile işaret ettiği üzere Hayır'ı temsil eden Vicdan Cephesi seçimi kazanmıştır. Seçim sürecinde hükümet, sayım esnasında ise YSK sayısız suç işlemiştir. Tüm muhataplar, kurul üyeleri ve suç ortakları bu hukuksuzluktan ötürü yargılanmalıdır. Sonuçlar doğru değildir. Seçim sonucu hem ahlaken hem de hukuken geçersizdir. Sonuçları geçersiz bir seçim ile OHAL koşullarında apar topar bir rejim inşa edilmeye çalışılmaktadır. Dolayısıyla 16 Nisan'dan itibaren alınacak olan kararlar da sorgulanmalıdır.

Ülkesini seven vatanseverler olarak demokratik siyasi kanallar çerçevesinde, hukukun içerisinde, kesinlikle şiddetin dışında kalıp bu anlayışla yeni bir muhalefet inşa etmeliyiz. Hayır oyu veren tüm vatandaşlarımızın hayal kırıklığını anlıyoruz. Fakat bu güzel memleketimizin en az yarısı olduğumuzu hatırlamalı, sabırlı olmalı ve haklı mücadelemizi demokratik siyaset alanında gösterebilmeliyiz. Biz çoğulcu bir toplum, gençleri gelecekten umutlu ve farklılıklarıyla güçlü bir Türkiye hayal ediyoruz. Milli olduğumuz kadar kendimize de güveniyoruz. Hakiki bir adalet anlayışına ve gerçek bir demokrasiye inanıyoruz. Hiç vakit kaybetmeden sıfır baraj, hemen erken seçim ile kurucu meclis ve tertemiz yüzlerle yeni anayasa çalışmalarına başlanmasını talep ediyoruz.

Ülkemizde farklılıklarımızı yok etmek isteyen bu rejime karşı üstteki temel ilkelerimiz çerçevesinde açıkça mücadele edeceğiz. Anadolu'muzun tüm kılcal damarlarına kadar herkesin gönüllerine sevgiyi, kardeşliği, bir arada yaşamı ve unuttuğumuz değerlerimizi anlatmamız gerektiğini hissediyoruz. Biz 17 Nisan'da yurt içinde tüm şehirlerimizi içeren Gönül Köprüleri yolculuğumuza başladık. Yurt dışında da seçim öncesi yapılanlara ve seçim sürecindeki hukuksuzlukları Dünya'da anlatıyoruz.