MİT TIR'larını durdurulmasında başrol oynayan Tuğgeneral Celepoğlu’nun Hrant Dink cinayetini planladığı ortaya çıktı. Celepoğlu’nun cinayetten 1 ay önce suikast planı yapmak için İtalya’dan geldiği ve 10 gün kalıp geri döndüğü belirlendi.

Hrant Dink cinayetindeki Jandarma görevlilerinin ihmaline ilişkin iddianamede, MİT TIR’larının durdurulmasında başrol oynayan tutuklu Tuğgeneral Hamza Celepoğlu’nun cinayetteki rolü deşifre oldu. İstanbul Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminde Jandarma Genel Komutanlığı binasında yakalanan cuntacı Yarbay Muharrem Demirkale, Dink cinayetinde rol alan jandarmaları koordine etti. Demirkale’nin üstünde ise Celepoğlu yer aldı.

1 AY ÖNCE İTALYA’DAN GELDİ

Celepoğlu’nun cinayet planının olgunlaştırılıp icra aşamasına geçildiği 2006 yılı Aralık ayında (cinayetten 1 ay önce ), dil kursunda bulunduğu İtalya’dan Türkiye’ye izinli olarak geldiği, 10 gün sonra tekrar İtalya ya döndüğü ortaya çıktı. İddianamede, Celepoğlu’nun cinayetin planlamasında yapılacak örgütsel faaliyetler için İtalya’dan döndüğüne vurgu yapıldı. Celepoğlu’nun cinayet döneminde Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Değerlendirme ve Analiz Merkez Amiri olarak görev yaptığı belirtildi.

CİNAYETİ ÖNLEMEDİLER

Bir kısım kamu görevlilerinin, cinayetin başından sonuna kadar planlayıp yolunu açtıkları ve denetledikleri ifade edilen iddianamede, cinayetin işlenmesine nezaret ettikleri, eylemi gerçekleştirecek potansiyel şüphelileri eylem öncesi bildikleri halde örgüt amaçları doğrultusunda Dink’in öldürülmesini engellemedikleri anlatıldı. Şüphelilerin eylemi engellemedikleri gibi aksine suça iştirak ettikleri de vurgulandı.

15 TEMMUZ İÇİN İLK KURŞUN

15 Temmuz başarısız darbe kalkışmasına giden süreçte Dink cinayetinin bu yolda ve bu amaç için attırılan ilk kurşun olduğu vurgulanan iddianamede, bu eylemin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’den bağımsız olarak gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığına dikkat çekildi. FETÖ’nün sadece Türkiye için değil faaliyet gösterdiği 170 ülkede tehdit oluşturarak küresel bir tehdide dönüştü tespiti yapıldı.

ALMAN KORUMASINDA

İddianamede şüpheli firari savcı Zekeriya Öz’ün şüpheli Muharrem Demirkale’ye ait iki ayrı telefondan cinayetten bir gün önce ve sonrasında toplam 7 defa arandığı belirlendi. İddianameye göre Demirkale, cinayetten bir gün önce 3 kez, cinayetten bir gün sonra ise 2 kez görüştü. Cinayetten bir gün önce 2 kez görüştü. İddianamede Öz’ün Alman istihbarat servisinin korumasında bulunan firari savcı olduğu vurgulandı.