FETÖ'nün Hava Kuvvetleri'ndeki mahrem yapılanmasına ilişkin soruşturma tamamlandı. 157 şüphelinin olduğu davada itirafçı olan Ufuk Işık, darbenin Genelkurmaybaşkanı olarak anılan Akın Öztürk'e 'Büyük Patron' denildiğini söyledi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Hava Kuvvetleri Komutanlığı mahrem yapılanmasında yer aldığı belirlenen 76'sı mahrem imam, 81'i askeri personel olmak üzere 157 şüpheli hakkında 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. TSK'nın ilk kadın general adayı olduğu belirtilen Bilgehan Bülbül ve eşi Nail Bülbül şüpheli olarak iddianamede yer aldı. Ankara Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, FETÖ mahrem yapılanmasına ilişkin önemli bilgiler yer aldı.

AKIN ÖZTÜRK'Ü ANLATTI

İddianamede itirafçı olan öğretmen pozisyonundaki Ufuk Işık adlı mahrem imamın eski YAŞ üyesi Akın Öztürk'le ilgili ifadesi dikkat çekti. Işık, “Selim-Muhsin" kod adlı Murat Kara'nın koordinesinde müdür yardımcılarının katıldığı bir toplantı düzenlendiğini anlattı. Toplantıda, Kemal Alkan'ın, 'kendisinin ilgilendiği bir subay hanımına örgüt elebaşı Fetullah Gülen tarafından saat gönderildiğini' anlattığını kaydetti.

NEDEN DEŞİFRE ETTİN?

Alkan'ın, 'bu subay eşinin de aynı saati Büyük Patron'un eşinde de gördüğünü' söylediğini, bunun üzerine Murat Kara'nın, “Keşke bunları burada paylaşmasaydın, deşifre ettin, iyi olmadı" şeklinde söylemde bulunduğunu aktardı. Orada bulunan herkesin bu söylem üzerine gülümsediğini kaydeden Işık, “Burada 'Büyük Patron' olarak geçen kişinin eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk olduğunu tahmin ediyorum" dedi.

DAMADA KIYAK

Ufuk Işık'ın imamlığını yaptığı şüphelilerden Hava Pilot Kurmay Yüzbaşı İbrahim Aygün ile ilgili beyanları da iddianamede yer aldı. Aygün'ün kendisine 'Akın Öztürk'ün damadı cuntacı Kurmay Yarbay Hakan Karakuş ile arasının hiç iyi olmadığını' söylediğini belirten Işık, “Aygün, Hakan Karakuş'la arasında sürekli problemler, tartışmalar olduğunu anlatırdı. Ayrıca Aygün, Hakan Karakuş'un filodaki subaylar tarafından sevilmediğini ve kayınpederi Akın Öztürk sayesinde bulunduğu konuma geldiğini söylerdi" diye konuştu.

PİLOTA ÖZEL İLGİ

15 Temmuz darbe girişimi sırasında TBMM'yi bombalayan pilotların arasında yer alan şüpheli Yarbay Hasan Hüsnü Balıkçı'nın FETÖ'nün mahrem yapılanmasında yer aldığı ve örgütteki kod adının “Serkan" olduğu belirtildi. İddianameye giren ifadelere göre örgütte müdür olarak görev yapan Murat Kara, Balıkçı ile özel olarak ilgileniyordu.

MAHREM YAPILANMA ŞEMASI DOSYADA

İddianamede, Ankara 1. Bölge sorumlusunun 2014 yılına kadar Saffet-Fevzi kod adlı Mustafa Küçükköse olduğu, daha sonra ise Ertuğrul kod adlı Levent Çakmaktepe'nin örgüt tarafından bu göreve getirildiği belirtildi. Çakmaktepe'ye bağlı olarak Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda Muhsin/Selim kod adlı Murat Kara, Etimesgut Hava Lojistik Komutanlığı'nda Kamil kod adlı Kemal Alkan, Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'nda Enes kod adlı Ertuğrul Akkaya ve Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'nda ise Kürşat kod isimli FETÖ imamlarının müdür pozisyonunda görev yaptıkları iddianamede yer aldı.

Shu'dan iletişim

İddianamede, 2014 yılından itibaren örgütsel faaliyetlerde akıllı telefonlar ve tabletlerin kullanıldığı, son zamanlarda müdürlerin iletişimi tamamen tabletler üzerinden yaptıkları, ayrıca sadece müdürlerin kullandığı tablet ve telefonlara “panik buton" adında bir uygulama yüklendiği aktarıldı. Bu butona basınca cihazın tüm hafızasının silindiği ve bir daha bilgilerin geri getirilemediği, müdürlerin bir dönem ayrıca “shu" adlı programı kullandıkları, bu program üzerinden hiçbir şifreleme yapmadan çok rahatça konuştukları, her şeyi alenen birbirlerine anlatıp bilgi paylaşımında bulundukları belirtilen iddianamede, tabletlerde özel mesajlaşma programlarının kullanıldığı, daha alt kadrodaki örgüt elemanlarının ise ByLock, tango, kakao talk, eagle, tik tok, Skype, ovo gibi sosyal medya mesajlaşma programlarını kullandıkları kaydedildi.