Bu elbise bu millete dar geliyor
Bu elbise bu millete dar geliyor
Kahramanmaraş AK Parti Onikişubat İlçe Başkanı Av. Fırat Görgel gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Görgel, Türkiye’nin Parlamenter Sistem’deki tıkanıklıklara çözüm olarak Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin getirilmeye çalışıldığını ifade ederek, ‘Bu elbise Bu Millete Dar Geliyor’ dedi.
Görgel, MHP’nin sürece olan katkısının tarihi bir misyon olduğunu ifade ederek, AK Parti teşkilatları olarak Referandum çalışmalarını tüm hızıyla devam ettirdiklerini belirtti.
TÜRKİYE’NİN SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNE İHTİYACI VAR MI?
Türkiye’nin acilen bir sistem değişikliğine ihtiyacı var. Ancak bu sistem değişikliğine duyulan ihtiyaç bugünün meselesi değil çok uzun yıllar öncesine dayanan millet tarafından dile getirilen bir istekti.
Bizim parlamenter sistemimiz tam anlamıyla parlamenter sistemin özelliklerini taşımıyor. Parlamenter sistemin asıl temeli bir sıkıntı olduğunda bunun yolunun çözüme kavuşturulması millet tarafından öngörülen bir yapıdır. Ama bizde parlamenter sistemin getirdiği koalisyonlar ne yazık ki liderlerin belki de yeteri kadar güçlü olmaması çözümü askeri vesayete ve dış güçlere bırakılmak zorunda kalmıştır.
1960 darbesi 1971 muhtırası, 28 Şubat, Nisan bildirisi gibi hep çözüme kavuşturulması gereken noktalarda çözüme kavuşturulacak olan organ milletken, biz çözümü askerden veya başka güçlerden beklemişiz. Burada biz bu ihtiyacı parlamenter sistemi tam anlamıyla uygulayamamış bir ülke konumunda oluyoruz, tarihsel gelişime baktığımızda bu durum bunu özetliyor. Parlamenter sistem Tarihsel sıkıntıları olan bir sistem çeşitli tarihlerde ciddi koalisyon tehlikesine yol açmış bir sistem olmuş ve koalisyon yönetimlerinde başarılı olunamamıştır.
Cumhurbaşkanı 2007’den önce TBMM’yi seçiyor, TBMM kendi içerisinde bir Başbakan seçiyor ve TBMM çoğunluğuyla bir Cumhurbaşkanı seçiliyordu. 2007’den önce Başbakan ve Cumhurbaşkanı ayrı ayrı güçlere sahip olan kişiler oluyordu ve büyük sıkıntılara yol açıyordu.
Atatürk, İnönü zamanında yaşanan sıkıntılar, 1960 öncesinde aynı davaya hizmet etmelerine rağmen Adnan Menderes ve Celal Bayar arasında sıkıntıları, Yine aynı görüşe sahip olan Süleyman Demirel, Turgut Özal arasında sıkıntılar, Yine Demirel’in Tansu Çiller ile yaşanan sıkıntılar, Ahmet Necdet Sezer ve Bülent Ecevit arasında sıkıntılar gibi birçok sıkıntılara yol açmıştır.
Bir koalisyonların olması, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın ayrı yetkilere sahip olan iki güç olması sistemde sıkıntılara yol açıyor. Halktan meşruiyetini alan bir Cumhurbaşkanı yine halktan meşruiyetini alan bir Başbakan bu iki liderin çok iyi bir liderlik özellikleri yoksa ciddi anlamda kişisel hırslarını dengeleyemiyorsa bu iki liderin sıkıntı yaşaması içten bile değildir. Önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Önceki Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan arasında bir sıkıntı yaşanmaması sadece aralarında dostluk ve uzun süre aynı davaya hizmet etmelerinden kaynaklıdır.
Bu sistemin bir yerde defosunun ortaya çıkacağı malumdur. Biz bunların tamamını ortadan kaldıralım diyoruz çift başlılığın iki ayrı gücün sıkıntı yaşamaması bugüne kadar dillendirdiğimiz ve arzuladığımız bir sistem değişikliğidir.
Bu Süleyman Demirel, Adnan Menderes, Erbakan Hoca ve çoğu siyasetçinin bu sistemi arzuladığı bir gerçektir.
YENİ SİSTEMİN GETİRECEĞİ YENİLİKLER NELERDİR? DESTEKLENMELİ MİDİR?
Yeni sistemin en büyük kazancı koalisyon ihtimalini ortadan kalkacaktır. Koalisyon ihtimalinin ortadan kalkması ve çift başlılığın ortadan kalkması yeni gelecek olan sistemin kazandıracağı en büyük avantajlardır.
Tek başlı bir yönetim olduğu için, daha hızlı ve daha etkin istikrara yönelik bir yapıya kavuşacak Türkiye, bürokratik sıkıntıların daha çabuk aşılacağı kanaatindeyim. Bu sistemin içerisinde çok güzel yenilikler var, askeri vesayetin ortadan kalkması, Cumhurbaşkanının bugüne kadarki sorumsuzluğunun ortadan kalkması ve sorumlu hale gelmesi, Yine kuvvetler ayrılığı ile ilgili ciddi hukuki dayanaklar var. Cumhurbaşkanın sadece belli konularda kararname çıkarması ve bunların güncel konular ile ilgili olması büyük öneme taşıyor.
TBMM’nin asli yapısına kavuşması, Yargının Cumhurbaşkanı kararnamesini her konuda denetleyebilmesi bu anlamda kuvvetler ayrılığı tam anlamıyla uygulandığı bir yapıya sahip olacağını düşünüyorum.
MHP’NİN SÜRECE OLAN DESTEĞİNİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
MHP bu süreçte tarihi bir sorumluluk üstlendi. Bir Ak Partili olarak değil bu milletin bir çocuğu olarak düşünüyorum ve Devlet Bahçeli’nin Devlet adamlığı öngörüsüyle aldığı bu karar çok önemli ve yerinde bir karar olduğunu düşünüyorum. Bu elbise artık bu millete dar geldiğini düşünüyorum.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin bu kararından dolayı memnun olduğunu görüyorum çünkü verdiği bu kararın halkta yansımalarının olumlu olması kendisini ve bizi de mutlu etmiştir.
Sahadaki çalışmalarımızı bazen birlikte yürütüyoruz. MHP’nin bu sürece verdiği destek için ayrıca teşekkür ediyorum.
Çok fazla kararsız seçmen olduğu kanaatindeydim ancak artık insanlarımız sistemi tam olarak anladığını düşünüyorum bize yeni sistem ile ilgili fazla soru sorulmuyor, milletimizin bu sisteme verdiği destekten dolayı ayrıca teşekkür ediyorum.
KAYNAK: Maraştanhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.