Türk’ün iman dolu göğsünün, tek dişi kalmış medeniyet canavarına karşı vermiş olduğu istiklal mücadelesinin kelimelere dökülmüş hali olan İstiklal Marşı’mızın kabulünün 98. Yıldönümü kutlu olsun.

Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlarında, İstiklal Harbi’ne milli bir ruh kazandırmak amacıyla Maarif Vekaleti’nin düzenlemiş olduğu güfte yarışmasına toplam 724 şiir katılmıştır. Para ödülü konduğu için önce yarışmaya katılmak istemeyen Burdur milletvekili Mehmet Akif Ersoy, Maarif Vekili Hamdullah Suphi Tanrıöver’in ısrarı üzerine yarışmaya katılmıştır. Akif’in, Ankara’daki Taceddin Dergahı’nda yazdığı ve Türk Ordusu’na hitap ettiği şiiri yapılan elemeler sonucu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda, bazı mebusların itirazlarına rağmen coşkulu alkışlarla kabul edilmiştir. Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı’nın güftesini, şiirlerini topladığı Safahat’a dahil etmeyerek, İstiklal Marşı’nın Türk Milleti’nin eseri olduğunu beyan etmiştir.

Her okuduğumuzda hürriyet aşkımızı kabartan, her kıtasında iman tazeleten, her mısrasında kahraman ecdadımıza rahmet okutan, her kelimesinde milli bilincimizi aydınlatan İstiklal Marşımız; Türk Milleti’nin bağımsızlık ve özgürlük savaşını ölümsüzleştiren ‘ya istiklal ya ölüm’ parolasını tüm cihana anlatan muazzam bir sesleniş, eşi benzeri görülmemiş bir meydan okuma ve yazılabilecek en güzel milli marş olmuştur.

Bu dizeleri yazarken Türk’ün korkmayacağını, Vatanı için gerekirse göğsünü siper ederek şehadete koşacağını ehemmiyetle belirten, Türk Milletini ortak değerler ve düşünce düzleminde buluşturan ve sahip olduğumuz her değerin bağımsızlık mücadelesinden izler taşıdığını en güzel kelimelerle bizlere aktaran milli şairimiz Akif’in, gelecek nesillere bulunduğu ‘incitme yazıktır Atanı’ uyarısına karşılık, bize düşen en temel vazife de bu mücadeleyi daima diri tutmak ve gelecek nesillere aktarmaktır. Bu bilinçle hareket ederek, Türk’ün İstiklal ve istikbali mevzu bahis olduğunda; ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyerek dün nasıl esaret prangalarını parçaladıysak, bugün de aynısını yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.

İstiklal Marşımızın TBMM’de kabulünün 98’inci yılında, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u, bu vatan uğruna can veren bütün şehitlerimizi ve ebediyete intikal etmiş gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.

Son olarak duygu ve düşüncelerimi Akif’in ifadeleri ile özetliyorum; ‘Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.’